Osmanlı döneminde Levanten Baltazzi ailesine ait, yoğunlukla Rumların çalıştığı bir çiftlik, Cumhuriyet’in ilk yıllarında ise küçük bir tarım ve sahil kasabası konumunda olan Aliağa, bundan tam 38 yıl önce ilçe statüsüne kavuştu. 1970’lerden itibaren gerek devlet gerekse de özel sektör yatırımlarıyla hızlı bir gelişim gösteren Aliağa, kısa sürede Türkiye ekonomisinin stratejik üssü haline geldi.

Aliağa, 19. yüzyılda Levanten Baltazzi ailesinin sahibi olduğu büyük bir çiftlik arazisiydi. Aliağa’nın gelişimini belirleyen en önemli konu göçlerdi. Aliağa’ya Balkan Harbinden sonra ilk muhacirler geldi. Cumhuriyet’in kuruluşunun ardından 1924’de mübadiller yerleşti. Bulgaristan’daki değişik baskılardan kaçan Müslüman Türkler, özellikle 1934 yılından 1952 yılına kadar aralıklarla Aliağa’ya da yerleştirildi. 1934 yılından itibaren Bulgaristan’dan gelen göçmenler Aliağa Çiftliğine, özellikle de Kurtuluş Mahallesi bölgesine yerleşmeye başladılar.

Aliağa Çiftliği, 1937 yılında Menemen’e bağlı bucak merkezi oldu. 1 Mart 1952’de belediye kuruldu. Kayıtlarda Aliağa Çiftliği olarak görünen beldenin adı Aliağa olarak değiştirildi. 14 Ocak 1982 tarihli 2585 sayılı kanunun yürürlüğe girmesiyle de Menemen’den ayrılarak ilçe oldu. 1961 Anayasası ile birlikte Türkiye’de 5 yıllık Kalkınma Planları uygulamaya başlayınca Aliağa, sanayinin konumlandırılacağı bir yer olarak belirlendi. 17 Ağustos 1967’de dönemin Başbakanı Süleyman Demirel tarafından temeli atılan TÜPRAŞ Rafinerisi Aliağa’nın da kaderini değiştirdi. Ardından LPG depolama tesisleri, demir çelik ve haddehaneler, gemi söküm tesisleri, PETKİM gibi büyük sanayi kuruluşları kuruldu.

Yatırım üssü Aliağa

Son 50 yılda artan ekonomik yatırımlarla birlikte Aliağa, çok yakın bir süre zarfında Türkiye’nin dört bir yanından önemli ölçüde nüfusu da kendine çekti. Günümüzde dev sanayi üretim tesislerine ve önemli liman işletmelerine ev sahipliği yapan Aliağa, sahil kasabasından Türkiye’nin cazibe merkezi haline geldi. Türkiye'nin en değerli üretim tesislerinin yer aldığı Aliağa, ekonomik anlamda hızlı bir yükseliş göstererek Türkiye’nin en değerli kentlerinden biri haline geldi.

Tarihi 8 bin 500 yıl öncesine dayanan Aliağa, uzun süreçte nüfus özellikleri bakımından oldukça köklü bir değişime uğradı. Türkiye’nin dört bir yanından göç alan Aliağa, bu sayede zengin bir kültür birikimine sahip önemli bir kent haline geldi. 1935 yılında 8 bin 805 kişinin kayıtlı olduğu Aliağa ilçe nüfusu, 2018 yılında ise 95 Bin 392 kişiye ulaştı. Kent nüfusu 1935-1975 yılları arasında yüzde 105,2 oranında artarken, sanayileşmenin yaşandığı 1975-2017 yıllarında yüzde 420,5 oranında arttı. Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) verilerine göre 30 mahallesi bulunan kentte en kalabalık nüfus 19 bin 595 kişinin ikamet ettiği Yeni Mahalle olurken, en az nüfus 51 kişinin ikamet ettiği Çoraklar Mahallesinde bulunuyor. Aliağa’da İzmir ili dışında ilçede nüfus çoğunluğuna 4 bin 87 kişi ile Sivas iline bağlı yaşayanlar sahipken, Sivas ilini sırasıyla 3 bin 762 kişi ile Manisa, 3 bin 74 kişi ile Mardin, 2 bin 728 kişi ile Erzurum, 2 bin 449 kişi ile Ağrılılar takip ediyor. İzmir iline bağlı yaşayan kişi sayısı ise 31 bin 615.