Emzirme, hamilelik ve yer çekimi gibi etkenler hem cildin hem memenin içerisindeki bağ dokularda elastikiyetin kaybolmasına neden olabiliyor. Buna bağlı olarak da kadınlarda memenin şeklinin bozulması, yumuşamaya ve sarkmaya başlaması gibi sorunlarla karşı karşıya kalınabiliyor. Bu tür durumlarda; sarkmış olan memelerin yeniden şekillendirilmesi, sertleştirilmesi ve dikleştirilmesi içim memenin üzerindeki deri fazlasının alındığı ve içerideki meme dokusunun şekillendirildiği bir cerrahi işlem olan meme dikleştirme operasyonu uygulanabiliyor. Aynı zamanda operasyon esnasında meme başı ve çevresi olması gereken pozisyona getirilerek meme başının çevresinin genişliği de azaltılabiliyor.

 

Memelerinde sarkma ve deri fazlası sorunu olan herkes meme dikleştirme operasyonu yaptırabiliyor. Kimi hastalar kilo verme ameliyatı geçirdikten ya da aşırı kilo kaybettikten sonra meme dikleştirme ameliyatı geçirmeyi tercih edebiliyorlar. Meme dikleştirme ameliyatı kimi zamanlarda silikon protez kullanılmadan asimetrik görüşlerin düzeltilmesi amacına yönelik olarak da uygulanabiliyor.

 

Meme dikleştirme ameliyatlarında; hastanın istediği göğsün şekli ve boyutu, meme ucu çevresinin konumu, sertliği ve derinin elastikiyet durumu gibi pek çok faktör göz önünde bulunduruluyor. Meme dikleştirme ameliyatlarının tamamında meme başının çevresinde bir iz kalması söz konusu oluyor. Bazı hastalarda meme başı ile meme altı katlantısı arası dikey bir şekilde kimi hastalarda dikey şekildeki izle birlikte meme altı katlantısı boyunca yatay bir izin de kullanılması gerekliliği oluşabiliyor. Operasyondan sonra kalacak izin ne kadar belirgin olacağı; kişinin genetiğine, uygulanan tekniğe ve çevresel faktörlere göre değişiklik gösterebiliyor. Sigara içmeyerek ve C vitaminiyle protein yönünden zengin bir beslenme programı uygulanarak, kalacak izin belirginliğinin azaltılması söz konusu olabiliyor. 

 

Meme dikleştirme ameliyatında hastanın memesinde kesi açıldıktan sonra, altta yer alan göğüs dokusu yeniden şekillendiriliyor. Göğüs ucu çevresi doğal ve simetrik bir pozisyonda olacak şekilde yeniden yerleştiriliyor. Sarkmış olan deriye daha güzel ve genç bir görünüm kazandırılabilmesi için fazla derinin alınması işlemi gerçekleştiriliyor. Dikişler estetik olarak atılarak dikişlerin dışarıdan görünmemesi sağlanıyor. Meme dikleştirme İstanbul bölgesinde Op.Dr.Evren İşçi kliniğinin uzman ekibi tarafından başarılı bir şekilde yapılmakta olup meme dikleştirme operasyonu geçirmeyi düşünen hastalara yaptıkları doğru yönlendirme ile de ön plana çıkıyorlar. 

 

Liposuction Ameliyatı Nasıl Yapılır?

 

Liposuction ameliyatlarında cerrahın muayenesi ve hastanın şikayetlerine göre belirlense de tıbbi olarak günde ortalama 2.5 ile 4.5 litre arasında yağ alınması uygun görülüyor. Uygulamanın yapılmasından önce operasyonu gerçekleştirecek olan cerrah, şekillendirmek istediği ve yağın alınacağı bölgeyi işaretliyor. Ameliyat sonucunun daha iyi değerlendirilebilmesi adına operasyondan önce fotoğraf çekilmesi söz konusu olabiliyor. Ardından tercihe göre hastaya lokal ya da genel anestezi uygulanabiliyor. Uygulamanın yapılacak olduğu bölgedeki ağrının hafifletilebilmesi için bölgeye karışım sıvı çözelti enjekte ediliyor. Söz konusu sıvının içerisinde ağrı önleyici, fizyolojik serum, bikarbonat, kan damarlarını daraltıp kanamayı azaltan ilaç bulunuyor. Bölgenin uyuşturulmasını sağlayan çözelti aynı zamanda uygulamanın daha rahat yapılabilmesi için sertleşmesine de yardımcı oluyor. Ardından cilde 1-2 cm’lik kesikler atılıyor ve bu kesikler aracılığı ile yağlı bölgeye kanüller yerleştiriliyor. Kanüllerin bağlı bulunduğu vakum makinesi nispeten sıvılaştırılmış olan yağı emmeye başlıyor. Yağın parçalanmasını ve en hızlı şekilde boşaltılmasını sağlayabilmek için vakum borusu yüzeyde hareket ettiriliyor. Ameliyat tamamlandıktan sonra içeride oluşmuş sıvının dışarı akmasını sağlamak ve ödem oluşmasını engellemek için kesikler bir süreliğine açık bırakılıyor. İşlem tamamlandıktan sonra açılan kesiklere dikişleri atılıyor ve bölge sıkı bir şekilde bandajlanıyor.

 

Liposuction İstanbul ve diğer metropollerde sık tercih edilen operasyonlardan olsa da bunun bir zayıflama yöntemi olarak kullanılamayacağının bilincinde olunması gerekiyor. Liposuction operasyonundan sonra hastalar genellikle bir gece hastanede gözlem altında tutulduktan sonra taburcu ediliyorlar. Operasyonun ardından hastanın vücuduna uygulanan bandajlar yağın alındığı bölgeye bağlı olarak 4 hafta ya da daha uzun süre kullanılabiliyor. Operasyondan sonra ödeme ve morarma meydana gelmemesi için hastanın mutlaka doktorunun tavsiyelerine uymayı gerekiyor. Genelde birkaç günün ardından işine ve sosyal yaşamına dönüş yapabilen hastaların egzersiz türü yoğun aktivitelerde bulunulması için ödeminin hafiflemesini ve iyileşmenin büyük ölçüde gerçekleşmesini beklemesi uzmanların önerileri arasında yer alıyor. İyileşme sürecinin hızlı ve sağlıklı bir şekilde tamamlanması için bol su içilmesi, dinlenilmesi, alkol ve sigara gibi ürünlerden uzak durulması dikkat edilmesi gereken noktalar arasında yer alıyor. Bu sayede iyileşme süreci daha kısa sürebiliyor ve daha ağrısız bir şekilde tamamlanabiliyor. Ameliyattan sonra iyileşme sürecinin hızlandırılması ve enfeksiyon oluşması riskinin en az seviyeye indirilebilmesi için doktor tarafından antibiyotik ve ağrı kesici kullanılması tavsiye edilebiliyor. Operasyonun ardından alınan sonucun kalıcı bir hale dönüşebilmesi için hastaların; sebze, lifli gıdalar ve az yağlı proteinler başta olmak üzere dengeli bir beslenme programı uygulamaları gerekiyor. Çünkü; liposuction uygulanan bölgedeki yağ hücrelerinin büyük bir kısmının vakumla çıkarılmış olması aynı bölgede yeniden yağlanma oluşmayacağı anlamına gelmiyor.

 

Detaylı bilgi almak için: https://drevrenisci.com/