Korona virüs sonrası yaşam şeklini değiştiren vatandaşlar daha çok doğa ile iç içe tatili ve gezileri tercih ediyor. Şehirlerin kalabalığından ve stresinden uzaklaşmak isteyen vatandaşlar özellikle hafta sonları doğa yürüyüşleri için yeni yeni alanlar keşfediyor.
 
Yol 10 yıl önce açıldı
Yaklaşık 10 yıl önce Ormancı Türküsü ile ünlü Menteşe’nin kırsal Çaybükü Mahallesi'nden başlayan, Yatağan’ın Gökpınar, Bozüyük, Stratonikeia ve Lagina antik kenti ile devam eden ‘Kültür Yolu’ projesi kapsamında yapılan yürüyüş yolu, bugünlerde şehir yaşantısından uzaklaşmak isteyen ve doğa ile iç içe zaman geçirmek isteyen vatandaşların uğrak noktası oldu.
 
Solunum yolu hastalığına rastlanmadı
Gaybükü Mahallesi'nden sonra kültür yolunun ilk yerleşim birimi olan Gökpınar Mahallesi'nde yaşayan vatandaşlar yıllardır solunum yetmezliği, bronşit, üst solunum yolları enfeksiyonu gibi rahatsızlıklar yaşamazken, bunun nedeninin mahallenin çam ağaçları ile bezenmiş boğaz çıkışında olmasına bağlıyor.
 
“Bu bölgeyi tanıtmak istiyoruz”
Bodeks Turizm ve Yatçılık Seyahat Acentası sahibi ve profesyonel turist rehberi Gül Gözütok, “Pandemi dolayısı ile bütün yaşamın doğru alanlarda oluşması gerektiğini insanlar fark etti. Bizler de hem seyahat acentası kimliği ile hem de turist rehberi kimliğimiz ile burayı tanıtmayı istiyoruz. Şundan eminim ki, Türkiye’nin her yerinden bu bölgeye hem sağlık için hem de bölgeyi tanımak için binlerce insan bu bölgeyi görmeye gelecektir. Buradaki tek eksiklik tanıtım. O da zamanla gerçekleşecek. Çünkü daha yeni başladı her şey. Bununla ilgili bizler de hem bölge insanı olarak, hem de rehber olarak gerekeni yapacağız. Burada aynı zamanda sağlık turizmi de yapılabilir. Çünkü etrafa bakınca binlerce yıllık çam ağaçları, su kaynakları var. Yine bölgede sağlık alanında özellikle nefes yolları ile ilgili rahatsızlığı olanlar bu bölgede tedavi merkezi alanlar oluşturulup bu alanda çalışmalar yapılabilir” dedi.
 
“Rahat bir pandemi dönemi geçiriyoruz”
Gökpınar Mahalle Muhtarı Kudret Uçar, “Bizim köyümüzde şu anda kanser hastalığı akciğer hastalığı görülmedi. Geçmişten günümüze özellikle solunum yolları, akciğerler ile ilgili hastalıklara rastlanmadı. Pandemi döneminde de çok rahat bir dönem geçiriyoruz. Virüs vakası görülen insanlarımız oldu ama rahat atlattık. Beş köyün birleştiği Eylül ayında ‘Çardak yıkımı’ dediğimiz dönemlerde buralarda duaların edildiği, yani ‘bu yılı hatasız kazasız bitirdik’ diyerek kurban kestiğimiz ve 5 köyün burada mesire yaptığı yerler var. Buraları çok güzel bölgeler, oksijen deposudur. Suyu çok temiz ve içilebilir sudur” dedi. (İHA)