Her kesim ve her düşünceden insanlar, siyasi patiler, sivil toplum kuruluşları antidemokratik hükümler içeren 1982 darbe anayasasının yerine, daha demokratik, bireyin hak ve özgürlüklerini ön plana alan, çağdaş bir anayasa yapılması konusunda düşünce birliği içindedir.

Ne var ki bu düşünce birliğine karşın, uzun zamandan beri AKP çoğunluklu bir meclisin, yukarıdaki nitelikleri taşıyan bir anayasa yapma konusunda ayni düşünce birliği oluşmadığı için tartışmalar sürüp gitmektedir.
Anayasamızın 175. Maddesine göre TBMM’nin anayasayı değiştirme yetkisinin olduğu tartışma götürmez bir gerçektir.
Ancak tartışmaların odağını, Anayasanın kurucu meclisler tarafından yapılabileceği noktasında düğümlenmektedir.
Bu kısa açıklamadan sonra, bu meclisin Anayasa yapma yetkisi olduğunu belirterek, karşı görüşte olanların haklı olup olmadığını masaya yatıralım.
AKP’nin, meclis çoğunluğuna dayanarak bu güne kadar gerek muhalefetin gerekse sivil toplum kuruluşlarının demokratik isteklerini göz ardı ederek, istediği yasaları kendi düşünceleri doğrultusunda çıkardıkları herkesçe bilinmektedir.
Son olarak Milli Eğitim Komisyonunda görüşülen kesintisiz eğitimle ilgili yasa tasarısında sergilenen tavır ile Sayın Başbakanın dindar ve kinine sahip gençlik yetiştirme arzuları, çağdaş, demokratik, hukukun üstünlüğünü sağlayan, birey hak ve özgürlüklerini ön plana çıkaran bir anayasanın AKP çoğunluğu meclis tarafından kabul edileceğini düşünmek nerdeyse bir hayal olmuştur.
Halkın iradesini temsil eden seçilmiş çoğunluk, her şeyi yapabilen, azınlıkta kalanları dinlemeyen anlamına asla gelmemektedir.
Ne yazık ki AKP uygulamaları bu konuda pek iç açıcı değildir.
Sayın Başbakan halka hitap ederken, “dindar ve çağdaş bir gençlik yetiştirmeği amaçladığını ve halktan yetki aldığını” söylemektedir.
Bu söylem kafa karıştırmaktadır. 
Benim bildiğim kadarıyla İslam ülkelerinde bunun tek bir örneği vardır.
Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, kurtuluştan sonra, devrimleri gerçekleştirdiği kuruluş aşamasında, Müslüman bir ülkede halkına hem dinini yaşama özgürlüğünü tanımış, hem de çağdaş uygarlığa koşar adımlarla ilerlemiştir.
Görülüyor ki AKP iktidarı, bu tek örneği bile çok görmekte, laik, sosyal bir hukuk devleti olan ülkemizi diğer Müslüman ülkelere benzetmenin gayreti içine girmiş bulunmaktadır.
Sonuç,
Anayasa yapma yetkisi olmakla birlikte, AKP çoğunluklu bir mecliste çağdaş, laik bir anayasa yapılabileceği konusunda kuşkulu olan tartışmacıların haklı olduğunu düşünüyorum.
Çünkü ayni kuşkuyu ben de taşıyorum.
Siz ne dersiniz?