Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Meclis Grubu'nda yaptığı açıklamada, "Bizim için PKK neyse PYD ile YPG aynıdır. Nasıl DEAŞ’ı ÖSO mensuplarıyla Cerablus’tan aşağıya doğru püskürttüysek gerektiği anda PYD ve YPG’yi de zorla Cerablus’tan atmasını biliriz" dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti Meclis Gurubu'nda yaptığı konuşmada, 1,5 aylık aranın ardından TBMM'nin yeni ve verimli bir çalışma için hazır olduğunu söyledi. Yıldırım, "Yeni dönemde ağır görev meclisini iktidar kanadını temsil ediyor olması nedeniyle AK Parti grubu olarak bizlere düşüyor. Bu yeni dönemde de milletimiz için en güzelini yapmaya gayret edeceğiz. Türkiye’de bunca yıl iktidar olup gücünü desteğini AK Parti kadar yüksek tutan başka bir siyasi kuruluş parti tanımam. Milletin bu teveccühü sorumluluklarımızı daha da artırıyor" dedi.

Yıldırım'ın grup toplantısında yaptığı açıklamalar şöyle:

"Ülkemizin demokrasi tarihinde AK Parti kadar kaderi milletin kaderiyle iç içe geçmiş başka bir parti yok. Bu ağır sorumluluğun altından kalkmak için bize düşen de çalışmaktadır. Daha fazla yatırım yapmaktır. İnşallah TBMM yeni yasama dönemi bu bakımdan hayırlı çalışmalara vesile olacak. Bütün siyasi partilerimize ve milletvekillerimize önemli sorumluluklar düşüyor. 15 Temmuz sonrasında sorunlarımızı ancak birlikte hareket ederek çözebileceğini göstermiştir.

'TERÖRE KARŞI DİĞER PARTİLERDEN DE AYNI TAVRI BEKLİYORUZ'

FETÖ, PKK, DEAŞ alayı bütün terör örgütleriyle mücadelenin sürdüğü bu dönemde diğer siyasi partilerden de aynı tavrı bekliyoruz. Terör örgütlerine cesaret verecek söylemlerin kimseye faydası yoktur. Bu söylemler bu amansız mücadeleyi baltalar. Kimsenin ülkemize ve milletimize böyle bir kötülük yapmaya hakkı yoktur.

AK PARTİ TEŞKİLATINA FETÖ UYARISI 

FETÖ'nün vucuda giren bir zehir gibi her yere ulaşabilen, her yere sızabilen, her yere nüfus edebilen fitne söylemlerine karşı da çok dikkatli olmanızı istiyorum. AK Partili yol arkadaşlarıma, AK Parti teşkilatlarıma da şunları söylemek istiyorum. Hiç kimse FETÖ'nün oyununa gelmesin. FETÖ diğer partilerle birlikte AK Parti teşkilatları içinde de tereddütler ortaya çıkarmak, kendisine karşı yürütülen mücadelenin kararlılığına gölge düşürmek için her türlü hileye, yalana, dolana başvuruyor.

Neymiş, alt düzeydeki FETÖ'cüler tasfiye edilirken, siyasi gücü ve konumu olanlar korunuyormuş... Bu ifade fitnenin ta kendisidir. Bu tür ifadelerin peşinde gidenler, FETÖ'nün kündesine geldiklerini asla unutmasınlar.

AK Parti’ye ayar vermeye çalışanlar kendi içlerinde temizliği yapmalıdırlar. Biliyoruz ki, AK Parti’den yüz bulamayan FETÖ’cüler soluğu diğer partilerden alıyor. PKK ile mücadele konusunda da benzer sıkıntılar ortaya çıkabiliyor. Tavrımız orada da nettir. Suçlu olan kim olursa olsun mutlaka cezası çekecek suçsuz olan hiç kimsenin mağduriyet yaşamasına izin vermeyeceğiz.

Türkiye terör belasından kurtuluncaya kadar bu yolda durmak duraklamak hedeften sapmak asla yoktur. Biz bu yola baş verdik.

'PYD VE YPG'Yİ DE ZORLA CERABLUS'TAN ATMASINI DA BİLİRİZ"

Ülkemizdeki terör örgütlerinin hayat kaynağı Suriye'dir, Irak'tır. Suriye'deki Irak'taki istikrarsızlık ortadan kalktığı, güvenlik sorunları çözüldüğü zaman Türkiye'de de terör konusunda büyük bir mesafeyi katetmiş olacağız. Türkiye'de başlattığımız, Fırat Kalkanı Harekatı çok önemlidir. Suriye'de bir güvenli alan oluşturulmasının bölgedeki terör ve mülteci sorunun çözümü için gerekli olduğunu uzun süreden beri ifade ediyoruz. Bu teklifimize bir itiraz olmamasına rağmen, maalesef istediğimiz desteği de bugüne kadar göremedik. Bunun için iş başa düştü, güney hudutlarımızı emniyet altına almak ve o bölgede yaşayan vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini sağlamak için Özgür Suriye Ordusu'nun önceliğinde Fırat Kalkanı Operasyonu'nun başlattık

El Bab ve oranın kuzeyindeki bütün bölgeyi, 5 bin kilometre karelik alanı her türlü terör unsurundan DEAŞ, PYD, YPG gibi unsurlardan temizleyinceye kadar bu harekat kesintisiz devam edecek. Menbiç'i bu terör gruplarını terk etmesi gerekiyor, ancak bugüne kadar maalesef tam anlamıyla Menbiç terör unsurlarından boşaltılmış değil. Bin bir türlü yalanla, örgüt ismi değiştirerek ipe un seriyorlar, çekilmeyi gerçekleştirmiyorlar. Türkiye olarak biz bu konuda kararlılıyız. PKK neyse PYD'de de YPG de aynıdır. Sadece isimleri değişiktir ama bunların hepsi terör örgütüdür. Nasıl DEAŞ'ı bölge halkından oluşan Özgür Suriye Ordusu mensuplarıyla birlikte Cerablus'tan aşağı doğru püskürttüysek, gerektiği anda PYD ve YPG'yi de zorla Cerablus'tan atmasını da biliriz. Bundan sonra Suriye konusunda her ne adım atılacaksa onun bir tarafı da mutlaka Türkiye olacak. 911 km hududu, 3 milyonu bulan mültecisiyle Türkiye'yi, Suriye sorunu konusunda dikkate almamak tarihi hatadır.

Müttefiklerimizin Musul operasyonu kurgusu saydam değil, bu tehlikeyi içeriyor. Bu yol bölge için pek hayırlı değil. Musul’u Şii misillere teslim etmek işin içine PKK/PYD terör örgütünü de eklemek bölgede yeni bir ateşin fitilini yakmak demektir. Suriye’nin toprak bütünlüğü bizim için önemlidir.

"DARBE GİRŞİMİYLE YIKAMAYINCA BOŞ DURMADILAR"

15 Temmuz’da altın vuruşlarını denediler. FETÖ’nün 40 yıl boyunca büyük gizlilikle ordu içine yerleştirdikleri kadrolarını o gece harekete geçirdiler. Bu ihanet girişiminin de üstesinden gelmeyi başardık.  Türkiye, 15 Temmuz darbe girişimiyle yıkamayınca boş durmadılar yeniden eski yöntemlere başvurdular. Önce değerlendirme kuruluşlarını sahaya sürdüler. Zorlamaya gerekçelerle Türkiye’nin kredi notunu düşürdüler. Not düşüşünü piyasa ciddiye almadı.  Not düştükten sonra enflasyon düşmeye başladı, ihracat yüzde 8 arttı. Güven endeksi yüzde 21 arttı. Senin notun o ise bizim notumuz da bu! Bize notu millet verir, millet. Biz notu milletten alırız, hesabı da millete veririz. Bu kuruluşlar Türkiye’ye karşı sergiledikleri hadsiz tutumla aslında kendi notunu kırdılar. Son not indirimin gerekçesi dış kaynak ihtiyacı, kurumsal zayıflık ne anlıyorsunuz, anladınız mı? Zırva! Daha bunların açıklamalarının mürekkebi kurumadan Hazine’nin ihalesine 3,5 kat talep geldi, talepteki faiz oranı da beklenenden düşük oldu. 

Darbe girişimiyle patlama yapması beklenen döviz hareketleri spekülatörlerin beklediği gibi olmadı.  Vatandaş hem darbecileri hem onları halletti. 

Sonuç olarak hem terör saldırılarına hem ekonomik hem de diplomatik saldırılara karşı direncini arttırarak yoluna devam ediyor. 2023 hedeflerimize ulaşmaktan hiç bir güç alıkoymaz. (hürriyet)