MHP Genel Başkanı Bahçeli, teşkilatlara gönderdiği genelgede kongre takviminin yarından itibaren işlemeye başlayacağını belirterek, "Kongrelerimizde FETÖ ve diğer suç örgütleriyle herhangi bir irtibatı, iltisakı ve illiyet bağı tespit edilenler kesinlikle ayıklanacak, partimizle ilişikleri kesilecektir." ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Irak ile yaşanan Başika kriziyle ilgili "Türk Silahlı Kuvvetlerinin terörizmle mücadele etmek için komşu coğrafyalardaki mevcudiyetinden rahatsızlık duyulması en hafif tabirle pervasızlık ve art niyetliliktir. Komşu ülke Irak'ın, topraklarında terör örgütleri cirit atıp birçok ülkenin askeri varlığı konuşlanmışken, Türkiye'ye işgalci muamelesi yapması, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne müracaatta bulunması tek kelimeyle hezeyan ve akıl tutulmasıdır. ABD'nin ikircikli ve sarsak tutumu ise bir başka açmaz, bir diğer izah ve kabulü mümkün olmayan sorundur" dedi.
"MUHASIM GÜÇLER PEŞ PEŞE SALDIRI KUYRUĞUNA GİRMİŞLERDİR"
 MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin ilçe kongrelerinin başlaması dolayısıyla parti teşkilatlarına 12 maddelik bir genelge gönderdi. Bahçeli, yazılı açıklamasında gündemdeki gelişmelere de değinerek, Türkiye'nin vahim bir darboğaza düştüğünü savundu. Bahçeli, "Ülkemizin tarihi bir dönemeçten geçtiğini, tehditlerin yoğunluğunda sıra dışı artışlar yaşandığını hem kabul hem de itiraf etmek durumundayız. Yine kabul edelim ki, milli birlik ve bekamız yakın markaja alınmakla kalmayıp taarruza uğramaktadır. Toplumsal huzur ve dirliğimiz taciz, tariz ve tahrik kıskacındadır. 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsüyle birlikte riskler yaygınlaşmış, belirsizlikler fazlalaşmış, gelecek planları ertelenerek askıya alınmıştır. Şu anda Milli Mücadele yıllarından daha ağır şartlar hüküm sürmekte, günden güne hâkimiyet alanını genişletmektedir. Türk milletine diz çöktürmek emelinde olan, bağımsızlığına zincir vurmak amacıyla yanıp tutuşan azılı suç örgütleri, terör çeteleri, melun ve muhasım güçler peş peşe saldırı kuyruğuna girmişlerdir. Üzülerek ifade etmek isterim ki, Türkiye vahim bir darboğaza düşmüş, içinden çıkılması zaman alacak husumet fırtınasına tutulmuştur. Kritik ve stratejik sorunlar vatanımızı kuşatmış, insanımızı bunaltmış, umutları karartmıştır" ifadelerini kullandı.
 "HASIM ÜLKELER, TÜRKİYE'NİN KUYUSUNU KAZMAK İÇİN HER FIRSATTAN İSTİFADE ETME HEVESİNDE"
 
PKK ve IŞİD gibi terör örgütlerinin sabotajlarını aralıksız sürdürdüğünü vurgulayan Bahçeli, "Maalesef gelişmeler kahredici boyutlardadır. Özellikle FETÖ, ihanet ikizi PKK'yla birlikte eşzamanlı, birbirini tamamlar ve takviye eder şekilde Türkiye'ye tuzak kurmuş, şiddet ve dehşet sarmalına çekmiştir. Terör örgütleri koordineli şekilde milletimizden ve devletimizden intikam alma yarışına girmişler, tüm imkânlarını kullanarak milli ve manevi değerlerimize savaş açmışlardır. En son olarak, 6 Ekim'de İstanbul Yenibosna'da vuku bulan menfur saldırı, bugün ise Ankara Haymana yolu civarında bombalı araçla eylem hazırlığındaki iki teröristin bedenlerini patlatması nasıl bir felaketle karşı karşıya olduğumuzu tekrar gözler önüne sermiştir. Nitekim muhatap olduğumuz düşmanlık, maruz kaldığımız nefret salgını devasa boyutlara ulaşmıştır. Türkiye çok bilinmeyenli, çok aktörlü, çok tehlikeli bir sürecin olumsuz tüm gelişmelerine mahkûm edilmiştir. Ülkemiz 15 Temmuz FETÖ darbe kalkışmasının sonuç ve sarsıntılarıyla büsbütün meşgul oluyorken; PKK ve IŞİD gibi kiralık cinayet örgütleri suikast ve sabotajlarını aralıksız sürdürmektedir. Terörizmin ahlaksız, kural, insaf ve vicdan tanımayan vahşi yüzüne milletimiz acı verici şekilde defalarca şahit olmaktadır. Bölücü caniler, din ve diyaneti kılıf yapan katiller, hepsinden önemlisi de bunlara kol-kanat geren sözde dost görümlü hasım ülkeler, Türkiye'nin kuyusunu kazmak için her fırsattan istifade etme hevesindedir" açıklamasında bulundu.
 "FETÖ; ADİCE, ALÇAKÇA FAALİYETTE BULUNMUŞTUR"
 MHP lideri Bahçeli, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Türklüğe karşı yeni bir haçlı operasyonu tertip edilmiş, silahlanan, bombaları kuşanan insan kasapları devreye girmişlerdir. FETÖ, IŞİD, PKK, PYD-YPG, DHKP-C isimli Türk ve Türkiye düşmanı örgütler aynı kirli ve karanlık merkezlerden yönlendirilip kontrol edilirken, hem Ortadoğu'nun hem de Türkiye'nin parçalanarak yeniden dizayn projesinde maşa işlevi görmektedirler. Emperyalizm coğrafyamızdaki tüm hesaplarını asırlık çıkarları doğrultusunda güncellemiştir. 15 Temmuz'da Türkiye'nin iç savaşa savrulması, ardından içine doğru kıvrılarak çökmesi net olarak planlanmıştır. 15 Temmuz'da kardeşin kardeşe kast etmesinin iklim ve vasatı oluşturulmak istenmiştir. Pensilvanya'dan yağdırılan ölüm ve yıkım emirleriyle Ankara'nın düşürülmesi, Türkiye'nin imhası kurgulanmıştır. Hizmet ve himmet şifreleriyle Türk devletinin hücrelerine kadar sızıp işgal hareketi başlatan FETÖ; bugüne kadar Türkiye'yi uçurumdan aşağı itmek ve yok etmek için adice, alçakça faaliyette bulunmuştur. Ve bunu yıllar içinde sayısız işbirlikçinin katılımıyla yapmıştır. Türk devleti kaybettiği denge ve düzene mutlaka kavuşmalı, bu nedenle meşru müdafaa ve refleksini hukuk sınırları içerisinde kalarak sonuna kadar göstermelidir. Türkiye baştan ayağa temizlenmelidir. Teröristler saklandıkları her delikten çıkarılıp adalete teslim edilmelidir. Hainler yaptıklarının bedeli misliyle ödemelidir. Devlet ebed müddet anlayış ve kavrayışıyla zulme ortak olan, hıyanete destek veren, çanak tutan, kıyısından köşesinden içinde bulunan kim varsa hak ettiği cezaya çarptırılmalıdır. Bu yapılıyorken mağduriyetlerin önü de alınmalı, suçsuz ve günahsız insanlarımızın hak ve hukuklarına azami saygı gösterilmelidir"
 "EN HAFİF TABİRLE PERVASIZLIK VE ART NİYETLİLİKTİR"
 
Irak'ın Başika Kampı'nda bulunan Türk askerlerine yönelik açıklamalarına tepki gösteren Bahçeli, "Türkiye, devlet olmaktan kaynaklanan hak ve yükümlülüklerini savunmak amacıyla gerek sınır güvenliğini gerekse de milli varlığını koruma ve kollama görevini ne pahasına olursa olsun yerine getirme mecburiyetindedir. Bu maksatla kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerinin terörizmle mücadele etmek için komşu coğrafyalardaki mevcudiyetinden rahatsızlık duyulması en hafif tabirle pervasızlık ve art niyetliliktir. Ülkemize doğrudan tehdit doğuran sınırlarımıza yakın veya mücavir bölgelerde uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızı kullanmamız hiçbir ülkenin zoruna gitmemelidir. Bu itibarla TSK'nın Irak'ın Başika Kampında bulunması meşru olduğu kadar ülke ve bölge güvenliği açısından da zorunluluktur. Komşu ülke Irak'ın, topraklarında terör örgütleri cirit atıp birçok ülkenin askeri varlığı konuşlanmışken, Türkiye'ye işgalci muamelesi yapması, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne müracaatta bulunması tek kelimeyle hezeyan ve akıl tutulmasıdır. ABD'nin ikircikli ve sarsak tutumu ise bir başka açmaz, bir diğer izah ve kabulü mümkün olmayan sorundur. Türkiye Cumhuriyeti sınır ötesinden kaynaklanan her türlü mütecaviz saldırı ve şirret hesaplara karşı gereken tedbirleri yerinde ve zamanında almakla mükelleftir. Bundan gocunan ülkelerin öncelikle kendi niyet ve politikalarını gözden geçirmeleri, insanlığın ve tarihin doğru yerinde durmaları şarttır" ifadelerini kullandı.
 "MHP İÇ BARIŞ ORTAMININ TEMİNİNE TALİPTİR"
 Bahçeli, şu açıklamalarda bulundu: "Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye'nin tarihi hak ve çıkarlarını zedelemek, zayıf düşürmek, tartışmaya açmak isteyen iç ve dış odakların tam karşı cephesindedir. Bu duruşumuz asla bozulmayacaktır. Çünkü Milliyetçi Hareket Partisi gerçek manada millidir, ahlaklıdır, tutarlıdır, sevdalısı olduğu vatanı ve milleti için her fedakarlığı yapmaya hazırdır. 'Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben' ilkemizin gayesi de buna hizmettir. Partimiz demokrasinin erdemlerine bağlanmış, milletinin kararlarına güvenmiş, Türkiye'nin küresel ve bölgesel zeminde lider ve süper güce ulaşmış bir ülke olacağına inanmış milliyetçi ruh, milli ve imanlı iradedir. Bizim yegane dayanağımız aziz Türk milletidir. Şu gerçek görülmelidir ki, Milliyetçi Hareket Partisi'nin belirlediği yüksek ülkülere ulaşması ülkemizin tek ümidi, tek çıkışıdır. Türkiye'nin arzulanan şekilde derlenip toparlanmasının tek seçeneği milletimizin tamamına hitap eden, herkesi bir ve kardeş gören Milliyetçi Hareket Partisi'nin başarı ve iktidarıdır. Bu nedenle partimiz çok güçlü şekilde Türkiye'nin yönetimine, milli huzur ve iç barış ortamının teminine taliptir. Partimizin demokratik süreçleri teker teker aşarak, taze kan takviyesi yaparak ve yenilenmeyi sağlayarak ülkemizin kaderine yön vereceğini samimiyetle ifade etmek isterim"(vatan)