DENİZ DOĞAN / EGE MECLİSİ - Şirince denilince akla mistik tarihi ve şarapları gelir. Ancak birçok kişininde dikkatinden kaçmadığı Şirince Köyü'nün her köşesinde bir kadın pazarcının oluşudur.
Ege Meclisi olarak Şirince'nin çarşısından, şarabından değil de üreten çalışan kadınlarını ele almak istedik.

Orta yaşlı ve orta yaşının üzerinde bir çok köylü kadını hünerli ellerinden çıkan dantel ve örgü ürünlerini, ev yapımı sabunlarını Şirince'ye gelen yerli yabancı turistlere satarak geçimini sağlıyor.


Doğma büyüme Şirinceli olduğunu söyleyen 72 yaşındaki Hatice Özlü, çocuklarını kendi yaptığı el işleriyle okuttugunu belirterek "Bu yaşıma kadar hep çalıştım,yaşadığım hayattan hiç şikayetçi olmadım, hep şükretmesini bildim. Mesela çamaşır makinem hiç olmadı ihtiyaçta hissetmedim hala çamaşırlarımı elimde yıkıyorum. Kendi ekmeğimi kendim yapıyorum ve yaşamımdan oldukça mutluyum. Burada doğdum burada ölmek istiyorum" diyor.


64 yaşındaki Saliha Olgun da doğma büyüme Şirinceli. Bir kızı var. Mübadele sırasında Selanik'ten gelmişler.  Köy içerisinde de elişi sergisi var. Sergisindeki, patik, çorap ve dantel işlerinin kimisini kendisi yapıyor kimisini de alıp satıyor. Babasının çok güzel Rumca konuştuğunu ancak kendisinin bilmediğini anlatıyor Saliha Olgun. Turizmin köyde ne gibi değişikliklere yol açtığını soruyoruz. Saliha Olgun, "Eskiden fakirlik vardı, şimdi kendi yağımızla kavruluyoruz, kimseye muhtaç değiliz. Buradan aldığımız üç beş kuruş evimizin geçimine katkı oluyor" diye cevaplıyor.



Şirince St. John Kilisesi'nin girişinde tezgah açıp topladığı otları, yaptığı örgüleri satarak geçimini sağlayan 67 yaşındaki  Kamile Solak, insanların kendisine ilgi göstermesinden oldukça memnun olduğunu dile getiriyor.
Solak; "Gözüm gördüğü elim ayağım tuttuğu sürece örgü öreceğim,çalışmayı hayatım boyunca çok sevdim.Buraya gelen insanlar fotoğrafımı çekiyor yaptığım şeylerden alıyorlar Allah boş duranı sevmez bize öyle öğrettiler" diyor.



Şirince'de şarap evi olan 44 yaşındaki Maver Çatal 17 yıldır Şirince'de işletmecilik yapıyor. Şirince'yi yaşatanların kadınlar olduğunu savunan Çatal, köylü kadınlarının el emeği göz nuru dantelleri, sehpa örtülerini, yazma, yün eldiven, çorap gibi elişlerini köy meydanında kurdukları çarşıda turistlerin beğenisine sunduklarını elde ettikleri gelirle de hem Şirince'ye hemde aile bütçelerine katkı sağladıklarını belirtiyor.



Şirince köyünde kendi yaptıkları reçel ve sabunları satan 32 yaşındaki Yasemin Şen ise ailesine ve kendisine gelir etmek için her sabah erkenden kalktığını ve tezgahını kurduğunu belirterek; "Doğal katkısız ürünlerimizi ve gıdalarımızı Şirince'yi ziyaret edenler beğeniyor ve satın alıyorlar. Kışın  biraz satışlarımız düşsede genelde satışlardan memnunuz. Bu sokaklarda büyüdüm burada yaşayanlarla adeta aile bağı kurduk birlikte seviniyor birlikte üzülüyoruz" ifadelerini kullandı.