Bulgaristan'da prematüre olarak dünyaya gelen Hülya Gül, kuvöze konuldu. Gül'ün kuvöze konulduğu sırada doktorunun bantlamayı unutması nedeniyle ışık alan göz damarları kurudu. Doktorun hatası nedeniyle Gül'ün her iki gözü, görme yetisini kaybetti. Görme engelli Gül, 10 yaşına geldiğinde ailesiyle birlikte Manisa'ya yerleşti. Yunusemre ilçesi Hafsa Sultan Mahallesi'nde yaşayan Gül, ilkokul eğitimini aldığı İzmir'in Bornova ilçesinde dinlediği Kuran-ı Kerim'den etkilenip, öğrenmeye karar verdi. Altı Nokta Körler Derneği Üyesi Hülya Gül, Kuran-ı Kerim okumayı öğrenmesinin hikayesini ise şöyle anlattı:

"İlkokulu İzmir Bornova'da okudum. Okulda Arapça Kuran-ı Kerim okunduğunu duydum. Daha sonra tanıdığımız bir polis ağabey vardı, Ankara'ya gidecekti. 'Benden ne istiyorsun' diye sordu. Ben de kendisinden görme engellilerin okuyabileceği Braille alfabesiyle yazılan Kuran-ı Kerim almasını istedim. İstediğim Kuran-ı Kerim geldi. Manisa'da Sultan Camisi'ne gittim, orada Kuran-ı Kerim okumayı öğrendim. Bir haftada Kuran-ı Kerim'e geçtim. İçimde heves ve istek oluşmuştu. Onu ben anlatamam. Ancak yaşanması gerekiyor. 6 yıldır da Kuran-ı Kerim okuyorum. 16 ay önce hafızlık eğitimi almaya başladım" dedi. Gül, hafızlıktan sonra da tek hayalinin Kuran-ı Kerim öğreticisi olmak olduğunu söyledi (DHA)