İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 2. derece doğal sit ve arkeolojik sit olarak tescilli Kültürpark'ı yeniden tasarlamasıyla başlayan vaziyet planı üzerinde yapılan değişikliklik için Nisan 2016'da Koruma Bölge Kurulu'na başvuru yapmasıyla devam eden tartışma Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın kararıyla duruldu. Sosyal medyada bir araya gelen "Kültarparkıma dokunma" adlı platform ile meslek odaları projeye karşı çıktı. Yıkılacak tesislerin yerine yeni tesis yapılmaması, ticaretin öne çıkarılmaması, doğal yeşil alan örgüsünün bozulmaması istendi. Meslek odaları da projeye karşı çıktı. Koruma amaçlı imar planı olmadan projenin gerçekleşemeyeceğini savundu. Bakanlık da bu yönde karar açıkladı. Mimarlar Odası İzmir Şubesi, Bakanlığın kararından bir süre sonra sessizliğini bozdu. Oda Yönetim Kurulu,  Kültürpark'ın İzmir'in kültür ve iktisadi geçmişinin önemli bir mirası, kentin açık, yeşil, kamusal kültürel alanı olduğunu ve yeniden varedilemez nitelikte bir değer olduğunu belirtti. Kültürpark'a yapılacak her türlü inşai-fiziki müdahalenin dikkatle ve özenle yapılması, yasalara uygun olmasının yanı sıra kentlilerle paylaşılarak olgunlaştırılacak süreçlere sahip olması gerektiğine dikkat çeken Mimarlar Odası, "Yasal açıdan bakılacak olursa, yapılacak her türlü müdahalenin, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ve eki yönetmelikleri uyarınca onaylı bir 'Koruma Amaçlı İmar Planı"nın kararlarına göre yapılması gerekmektedir. Bu alan için Koruma Amaçlı İmar Planı hazırlamadan projeler üretmek yasal olmadığı gibi alanın niteliğinin bozulmasına da neden olacaktır. Bu tavır özenle korumamız gereken Kültürpark'ı herhangi bir inşaat alanı olarak görmekle eşdeğerdir" değerlendirmesi yaptı.

 

"DANIŞMAN VE BÜROKRATLAR TEKRAR DEĞERLENDİRİLMELİ"

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın da konu ile ilgili yaptığı açıklamada şunları dedi:

"Koruma Amaçlı İmar Planı"nın zorunluluğunu vurguladığını belirten Mimarlar Odası " Net bir şekilde belirtmek gerekir ki bu siyasi ya da beklenmedik bir görüş değildir. Meslek Odaları olarak uzun zamandır İzmir Büyükşehir Belediyesi'ni bu konuda uyarmış, projeden önce Koruma Amaçlı İmar Planı yapılması gerektiğini ısrarla dile getirmiştik. Ancak bu yöndeki uyarılarımızı dikkate almayan Büyükşehir Belediyesi ne yazık ki önemli sakıncalar da içeren projede diretmiş, meslek odaları ve sivil toplum örgütleri ile olumlu bir diyalog kurmak yerine ciddi bütçeler sarf ederek projenin reklamını yapmayı, ilçe belediye başkanları ve diğer siyasi figürlerle tanıtım ve ikna çabalarına girmeyi tercih etmiştir. Ancak sonuçta Bakanlık'ın görüşü ile proje kadük kalmış, kentin zamanı ve kaynakları boşa harcanmıştır."

Büyükşehir Belediyesi'nin meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları ile birlikte, demokratik ve katılımcı süreçlerle yol almanın ne kadar gerekli olduğunu öğrendiğini umut ettiklerini dile getiren Mimarlar Odası bu süreçte yanlış kararlar alınmasına neden olan danışman ve bürokrat kadrolarının da tekrar değerlendirilmesini beklediklerini belirtti.(Utku Bolulu / DHA)