EGE MECLİSİ - İzmir’de konuşan eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, “New York’ta o mahkemede sunulan belgelerin 17-25 Aralık ile irtibatı dolayısıyla bizim açımızdan hükmü yoktur. Eğer Türkiye’de yanlış bazı işler olmuşsa bu yanlışın hesap verilme makamı da New York değil Ankara’dır, Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleridir” dedi.

26. Dönem Başbakanı ve AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, Konyalılar Federasyonu tarafından Buca Atlı Spor Kulübünde düzenlenen 2. Konya Hemşehri Buluşmasına katıldı. AK Parti İstanbul Milletvekili Abdullah Başçı, AK Parti İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık ve AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican’ın da bulunduğu buluşmada Konyalı hemşehrileri ile bir araya gelen Davutoğlu, bağımsız ve egemen bir devlet olarak Türkiye Cumhuriyeti Devletinin hangi ülke ile nasıl ilişki kuracağına kendisinin karar vereceğini söyledi. Davutoğlu, “Uluslararası hukuka saygılıyız ve gereğini her zaman yaptık. İran’a yönelik ambargo söz konusu olduğunda her zaman süreçlerin içerisinde olduk ve hiç ikiyüzlü tavır içinde olmadık. Amerika’nın tek taraflı ambargosuna uymadık uyamayız. O zaman da söyledik şimdi de söylüyoruz, kıyamete kadar da söyleyeceğiz” diye konuştu.

“Kimse Türkiye’yi yedeğine alamaz”

Dışişleri bakanı olduğu dönemde Tahran’a gidip bir günde 17 saat aralıksız müzakere ettiklerini hatırlatan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“O zaman biz bu çabaları yaparken bizi batı karşıtlığıyla suçlayanlar şimdi küstahça itham etmeye kalkarlar. Gece gündüz. Oturduğumuz sandalyeden 17 saat kalkmadık. İran’a yönelik ambargoyu kaldıracak anlaşmayı sağlamak istedik. ‘Türkiye’nin çıkarı önemlidir’ dedik ve Türkiye-İran-Brezilya anlaşmasını imzaladık. O gün bize karşı çıkanlar şimdi neredeler? Bu anlaşma kabul görmedi. Eğer o gün anlaşma kabul görseydi bugün bu yaşananlar olmayacaktı. İran bizim komşumuzdur. Kimse Türkiye’nin İran’la veya herhangi bir komşu ülkeyle olan ilişkileri mahkeme konusu yapamaz. Bu bizim izzetimizin bir gereğidir kendi egemenliğimizi ve bağımsızlığımızı savunmak. Hangi küresel güç olursa olsun kimse Türkiye’yi yedeğine alamaz. Türkiye’yi kendi politikalarının parçası haline getiremez.”

 

“Bizim açımızdan hükmü yoktur”

17-25 Aralık’ın darbe teşebbüsü olduğunu belirten Davutoğlu, “Seçilmiş hükümete, başbakana, devletin bütün mekanizmalarına ve demokrasiye darbe teşebbüsüdür. FETÖ denilen alçak çete, benim ofisimi de dinledi. Hiçbir kripto FETÖ’cü bizim temiz ve kararlı mücadelemizi gölgeleyemez. 17-25 Aralık darbe girişimi sonrasında saatlerini bile buna göre ayarlayanlar bize FETÖ ile mücadele dersi veremez. Biz o mücadeleyi yaptık, o mücadelenin bedelini ödedik, gerekirse ödeyeme de hazırız. Bugün 17-25 Aralık’ı darbe teşebbüsü olarak görüp de o günlerde o dosyalara sahip çıkanların sicillerine bir bakmak lazım. Bugün o mahkemede sunulan belgelerin 17-25 Aralık ile irtibatı dolayısıyla bizim açımızdan hükmü yoktur. Türkiye’deki darbe teşebbüsü bir silsiledir. Bütün çabalarımıza o zaman karşı çıkanlar, bugün de eleştirme cüretindeler. New York’ta sürdürülen algı operasyonlarına karşı dimdik ayaktayız. 17-25 Aralık dahil olmak üzere FETÖ’nün Türkiye üzerindeki çete olarak yürüttüğü tüm darbe teşebbüslerinin karşısında da bütün vatandaşlarımız dimdik durmuştur.”

 

“Hesap sorulmalıdır”

Rıza Zarrab’ın Türkiye'nin izzeti ve itibarı ile oynamak yanında adaleti de rencide eden beyanatlarda bulunduğunu kaydeden Davutoğlu, “Devletimizin izzeti ve itibarı anlamında yapılan her komplo karşısında dimdik dururken adaleti ve ahlakı hakim kılmak zorundayız. Devletimiz ateş çemberi içinden geçerken her birimiz bu ülkeyi bu ateş çemberinden nasıl çıkarırız diye düşünürken Rıza Zarrab başta olmak üzere bu ateş çemberindeki ülkenin düştüğü zor şartlarda kim kendi çıkarını düşünmüşse, kim servetini artırmayı planlamışsa, kim rüşvet almışsa, kim haksız kazanç peşinde olmuş ve elde etmişse onlardan da hesap sorulmalıdır. Biz buradayız. Bu ateş çemberin içinden geçerek geldik. Mücadele yürütürken eğer Türkiye’de yanlış bazı işler olmuşsa bu yanlışın hesap verilme makamı da New York değil Ankara’dır, Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleridir. Bu anlamda İran’a da dost bir ülke olarak düşlen görev de budur” dedi.

 

“Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma hazırlığı içindeler”

Konuşmasında, Kudüs’ün İsrail’in başkent olarak tanıma tutumlarına da eleştirilerde bulunan Davutoğlu, “Bugünlerde Trump önce İslam karşıtı tweetlerle İslam karşıtı tutuma girdi. Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma hazırlığı içindeler. Kudüs bizim için Konya gibi, İstanbul gibi ve İzmir gibi azizdir. Kudüs’e dönük bir hareket olursa yüreğimize saplanmış hançer gibi yüreğimize işler. Kudüs’ün İsrail’ın başkenti olarak tanınması, sadece Filistin’de büyük bir çatışmanın tekrar başlaması anlamına gelmez, bütün İslam dünyası ve Hristiyan dünyasının kutsal saydığı şehre açıktan müdahale anlamındadır” diye konuştu.

 

“Aşırı uçlarda düşünceleri olan vatandaşlarımız vatan haini olmamıştır”

Toplantıda konuşan AK Parti İstanbul Milletvekili Abdullah Başçı, “Herkesin görüşüne ve düşüncesine saygılı olacağız. Bu görüş ve düşünceler bizim mozaiğimiz ama konu hemşehri dernekleri olunca bu dernek ve vakıflarda güç birliği yapmak için bir araya geleceğiz. Solcu, aşırı uçlarda düşünceleri olan vatandaşlarımız vatan haini olmamıştır. En uç düşüncedeki vatandaşımız konu vatan olunca gider, canını verir” dedi.

 

Delican, Konyalıları partiye davet etti

AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican da şunları söyledi: “Bu kentte nüfus olarak en fazla Konyalı var. Bizim il yönetimimizde de çok sayıda Konyalı bulunuyor ama yetmez. Ben daha fazla Konyalının siyasette yer almasını istiyorum. Sizi partimize davet ediyorum. Siyasetten uzak durmayın. Türkiye için siyaset son derece önemli.” 

Konuşmaların ardından Davutoğlu, federasyon yöneticileri ve üyeleri ile fotoğraf çektirdi. 

 

Eski Başbakan Davutoğlu: “Kim el uzatırsa elini kırarız” 

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Makamları terk edebiliriz hatta ve hatta bulunduğumuz mekanları terk edebiliriz. Ama terk etmeyeceğimiz şey izzetimiz ve onurumuzdur. Kim ona el uzatırsa elini kırarız. Kim bu milletin izzetiyle oynamaya kalkarsa değil yurt mahkemelerinde, dünyanın neresinde olursa olsun mutlaka hesabını sorarız” dedi. 

26. Dönem Başbakanı ve AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, Konyalılar Federasyonu tarafından İzmir’de düzenlenen 2. Konya Hemşehri Buluşması'na katıldı.

Kültürpark İsmet İnönü Merkezi’nde gerçekleşen buluşmada konuşan Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Haz. Mevlana ve Konya hakkında bilgiler vererek, “Anadolu toprakları bereketli topraklardır, yere sağlam basmayanları üzerinde barındırmaz. Dünyadaki bütün mazlum milletler bu toprağa dönüp yardım beklerler. Bu topraklarda hüküm sürenlerin zafiyet göstermeleri, küçük menfaatler peşinde olmaları hakları yoktur. Bu topraklarda yaşayanların günlük yaşamaya hakları yoktur. Bu topraklarda yaşayanların devleti ahlaktan, siyaseti maneviyattan ayırmaya hakları yoktur. Aslında Hz.Mevlana onurlu bir mültecidir. Maneviyata Anadolu’ya yerleştirmek için gelmiştir. Bu topraklarda bir direnciniz olsun, herkes Konyalılık bilinciyle bakmalı” dedi.

 

“Kim izzetimize el uzatırsa elini kırarız”

Türkiye’nin farklı tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirten Ahmet Davutoğlu, “Bizim Anadolu topraklarında kurduğumuz Selçuklu Devlet geleneğimizin payidar olabilmesi için izzet ve adaleti unutmamak lazım. Devletin izzeti ve itibarı korunmazsa devletin değeri kalmaz. Adaleti eksik kalırsa devlet var olamaz. Adaletsiz devletimizin yaşaması mümkün değildir, devlet yaşasa bile izzetli olmazsa itibar görmesi mümkün değildir. Bizim bütün gayretimiz insanlara muhabbeti, sevgiyi, kardeşliği, adaleti götürmektir. Nizamı alem davasının esası da budur. Her yerde devletimizin izzet ve onurunu korumak. Nerede olursa olsun, ne şekilde olursa olsun izzetimize yönelen her söze, her davranışa karşı dururuz. Bu bizim devlete, millete borcumuzdur. Makamları terk edebiliriz hatta ve hatta bulunduğumuz mekanları terk edebiliriz. Hz. Mevlana’nın yaptığı gibi yeni mekanlara ufuklar açabiliriz. Ama terk etmeyeceğimiz şey izzetimiz ve onurumuzdur. Kim ona el uzatırsa elini kırarız. Kim bu milletin izzetiyle oynamaya kalkarsa değil yurt mahkemelerinde, dünyanın neresinde olursa olsun mutlaka hesabını sorarız. Biz bu yola menfaatlerin peşinde olduğumuz için çıkmadık. Bu milletin izzeti, onuru, bu al bayrağın dünyada dalgalandığı her yerde, bütün mazlum milletlerin ortak bayrağı olarak saygı göstermesi için yola çıktık” diye konuştu.

“Hiçbir ülke, çete Türkiye’ye bir şey empoze edemez”

Seçilmiş cumhurbaşkanına, hükümete ve millete saldırıda bulunulmasına asla tahammül göstermeyeceklerini dil getiren Davutoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti bağımsız ve egemen karakteriyle bir onur devletidir. Bu devlet, hangi ülkeyle nasıl ilişki kuracağına kendisi Ankara’da karar verme iradesine sahip bir milletin devletidir. Hiçbir başka ülke, hiçbir başka devlet, hiçbir başka çete ya da çevre Türkiye’ye herhangi bir şey empoze edemez. Aynı şekilde 17-25 Aralık’ta olduğu gibi, 15 Temmuz olduğu gibi eğer içimizdeki bazı hainler seçilmiş cumhurbaşkanını, seçilmiş hükümeti ve mili irade ile oluşmuş meclisi hedef alırsa, orada 80 milyonun ortak ruhunun direndiğini görür. Dolayısıyla New York’ta bir çetenin belgelerine dayanarak bu aziz milletin ve temsilcilerinin itibarına saldırıda bulunulmasına karşı yek vücut olmak durumundayız. Hiç kimsenin seçilmiş cumhurbaşkanına, milletine saldırıda bulunmasına asla tahammül göstermeyiz. Bu ateş çemberi içinde geçerken ve gittikçe yakıcılığı artan bu ateş çemberinin sıcaklığını vücudumuzda hissede hissede, Türkün ateşle imtihanında olduğu gibi bir imtihandan geçerken, eğer birileri bu zelil Rıza Zarrab gibi, şimdi orada kendisine vatandaş olduğu için sahip çıkan bir ülkeye ihanet eden bu zelil Rıza Zarab gibi, birileri bu ateş çemberinin içinden geçen ülkenin zor döneminde kendi çıkarını, hesabını düşünmüşse onları da yargılayacak olan yer New York Mahkemeleri değil Ankara mahkemeleri olacaktır” ifadelerini kullandı.

 

“Bu millet ateşle imtihanın her türünden geçti”

Yaşadığımız her şeyin yeni sınamalarla karşı karşıya kalacağımızın işaretini verdiğini ifade eden Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Büyük milletler, büyük devletler büyük olma niteliklerini zor şartlarda ateşle imtihandan geçerken kazanırlar. Bu millet ateşle imtihanın her türünden geçti. Haçlı sürülerini gördük, Moğol sürülerini de, çeteleri de gördük, darbecileri de gördük, bürokratik oligarşiyi de gördük, her şeyi gördük. İnancımıza ahlakımıza, devletimize yapılan nice saldırılar karşısında fedai can eden nesillerin torunlarıyız. Fedai can etmek gerekirse bir an bile tereddüt etmeyeceğiz herkes bilmelidir. Bu kritik dönemde Konyalılar omuz omuza vereceğiz. Kim inancımıza, ahlakımıza saldırıda bulunursa, sadece saldırılara direnmeyeceğiz, bu saldırının arkasındakilere ders vermeyeceğiz, aynı zamanda her birimiz bu inancın öznesi, bu ahlakın yaşayan temsilcisi olacağız. Bu devletin onurlu vatandaşı olacağız. Riyanın, yalanın ve son dönemde bu hain çeteyle yaygınlaşan takıyye kültürünün karşısında kendi ahlakımızı savunacağız. Biz bütün bu mücadeleyi 28 Şubat’ta konuştuğumuz kürsülerin kendi iktidarımızda bize kapanması için yapmadık. Yaşadığımızı herşey bize yeni sınamalarla karşı karşıya kalacağımızın işaretini veriyor. Bu sınamaların neresinde olursak olalım, üzerimize düşen omuz omuza olma zaruriyetidir. Bir olalım, iri olalım, diri olalım, hep beraber yürüyen Mevlana olalım. Allah Mevlana ahlakını, aşkını bizden eksik etmesin.”

 

Kültürpark İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde gerçekleşen buluşmaya, Ahmet Davutoğlu’nun yanı sıra Vali Yardımcısı Erol Türkmen, AK Parti İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık, AK Parti İstanbul Milletvekili Abdullah Başçı, Konak Belediye Başkan Yardımcısı Zeki Günen, AK Parti İl Başkanı Bülent Delican, Konyalılar Federasyonu Genel Başkanı Yusuf Devebacak ve çok sayıda vatandaş katıldı. (Ceren Atmaca - Sinan Yeniçeri-Mihrap Düzöz - Halil Karahan/İHA)