NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Türkiye’nin Afrin’de yürüttüğü Zeytin Dalı Harekâtı’na ilişkin olarak “Tüm ulusların kendilerini savunma hakkı vardır ancak bu orantılı ve ölçülü bir şekilde yapılmalıdır” dedi. Türkiye’nin en çok terör saldırısına maruz kalan NATO üyelerinden biri olduğunu vurgulayan Stoltenberg, ilgili müttefik ülke liderleriyle düzenli temas halinde olduğunu söyledi.

 

Madrid’de İspanya Savunma Bakanı Maria Dolores de Cospedal ile ortak basın toplantısında konuşan Stoltenberg, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ile geçen hafta konuştum. ABD dahil ilgili diğer ülkelerle düzenli irtibat içindeyiz. Suriye’nin kuzeyinde gördüğümüz sınamalar karşısında en iyi yolu bulmak için ABD ve Türkiye arasında doğrudan temas çağrısında bulunuyorum” dedi.

NATO, Türkiye’nin terör kaygılarını anlayan ve karşı karşıya olduğu tehdidin farkında olan bir yaklaşım içinde. Bununla birlikte üye ülkelerin tamamı operasyona aynı gözle bakmıyor. Türkiye ile ABD arasında operasyon nedeniyle gerginlik yaşanması, Almanya ve Fransa’nın sahadaki gerilimin düşürülmesinden ve sürenin sınırlı tutulmasından yana olan yaklaşımı NATO’nun daha güçlü açıklama yapmasının önüne geçen bir durum yaratıyor. Operasyonun uzaması halinde konunun NATO içinde değerlendirmesine yönelik talepler de var.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye’de başlattığı Zeytin Dalı Operasyonu’nun ikinci gününde açıklamada Stoltenberg’in açıklamalarıyla aynı ifadeler kullanılmıştı. Üst düzey bir NATO yetkilisi tarafından yapılan açıklamada da, “Her ülkenin kendini savunma hakkı vardır” mesajı verilirken Türkiye’nin istikrarsız bir bölgede bulunduğuna ve terörden belirgin şekilde acı çektiğine dikkat çekilmişti. Kendini savunma hakkı ön plana çıkarılırken ‘bu yapılırken orantılı ve ölçülü şekilde hareket edilmesinin’ önemine de dikkat çekilmişti.

 

DEAŞ VURGUSU

Son açıklamaların ilk açıklamadan farkını ise ilk açıklamada yer alan, “Küresel Koalisyon’un üyeleri olarak odakta ortak düşmanımız olan DEAŞ’ın yenilmesi bulunuyor” ifadelerine Stoltenberg’in açıklamalarında yer verilmemesi oluşturdu. (Hürriyet)