CHP Lideri Kılıçdaroğlu, "Çanakkale Savaşı için 18 Mart günü bütün camilerimizde hutbe okundu. Hutbede Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün adı geçmedi. Diyanet’e sormak isterim. Sizin kurucunuzu neden anmıyorsunuz? 1920’lerde, 1930’larda harabeye dönmüş camiler için ödenek çıkartıp tamir ettiren Atatürk’ü neden anmıyorsunuz?" dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısında yaptığı konuşma özetle şöyle dedi: "18 Mart günü bütün camilerimizde hutbe okundu. Hutbede Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün adı geçmedi. Atatürk herkesin onurudur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk düşmanın bile saygı gösterdiği bir isim. Kahramanlıkları var, aynı zamanda gazi, 18 mart Çanakkale Zaferi'nin kahramanı. O Çanakkale savaşlarında en üstteki komutan kimdi? Liman von Sanders bir Alman. Osmanlı hayranlarına seslenmek isterim. Osmanlının paşası yok muydu, bir Alman’ı getirip koydular? Eğer Gazi Mustafa Kemal olmasaydı Çanakkale Zaferi de olmayacaktı. Diyanet’e sormak isterim; sizin kurucunuzu neden anmıyorsunuz? 1920’lerde, 1930’larda harabeye dönmüş camiler için ödenek çıkartıp tamir ettiren Atatürk’ü neden anmıyorsunuz?

'BİR FESLİ KADİR SOYTARISI VAR'

Bir Fesli Kadir soytarısı var. Saray'daki zat ziyaret ediyor. Siz Diyanet İşleri başkanlığı, siz Atatürk’ün adını anmadığınız zaman bu soytarıyla aynı çizgiye geliyorsunuz.Yapmayın, etmeyin; bu memlekete kötülük yapıyorsunuz. 80 milyonun kalbini kırıyorsunuz. Bu ülkenin tarihine kültürüne inancına uygun düşen, geçişte bu ülke için mücadele edip bugün olmayanlara Fatiha okumaktır. Geçmişte FETÖ’nün dini kullanarak neler yaptığını biliyoruz. Diyanet’in bundan ders çıkarması lazım. Bizim dışımızda itiraz eden yoktu. Tarih bizi haklı çıkardı ama ülkeye verdiği zarar çok büyük oldu.

 ŞAHİN ALPAY’IN SERBEST BIRAKILMASI

Anayasa Mahkemesi'ni kutluyoruz ama geciken adalet adalet değildir. Bu kadar gecikme olmamalıydı.

 HÂKİM VE SAVCI KURA ÇEKİM TÖRENİ

Dün, Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal eden zat bir toplantı yaptı. İçeri girerken bütün hakimler ayakta. Neden ayağa kalktınız? Bir partinin genel başkanı içeri girdi diye neden ayağa kalktınız? Hepsi ayakta alkışlıyorlar. Yarın bu senin önüne geldiği zaman ne diyeceksin? “Bu benim kuramı çekti. İsterse 20 adam öldürsün ben bunu beraat ettireceğim” mi diyeceksin? Ayağa kalkan hakimlere sesleniyorum. Cübbelerinize iki delik açınız. İki tane de düğme. Düğmelerin üzerindeki kabartma sarayın kabartması olsun. Önünüze gelince ikisini de ilikleyin. Birisi yasama, birisi yürütme. Sizi üçüncü güç olmaya layık değilsiniz. Sen hakim değilsin. Sarayın hakimi hakim mi olur. AYM karar verecek serbest bırakacak sen saray adına ağırlaştırılmış müebbet vereceksin. Türk milleti adına karar verecek şimdi. Saray adına de bari.


'DAYISI OLANLAR ÇIKIYOR'

 

Dedik ki FETÖ davalarında garibanlar yatıyor, dayısı olanlar çıkıyor. AKP milletvekili Şamil Tayyar diyor ki, “Gaziantep’te çok ciddi Fetö borsası var.” Kayseri’de de var… Elitaş’a sorun kimi nasıl çıkardı. Milyon dolarlar dönüyor. Ben bunu söylüyorum. Evet, itirafçı adı altında iş adamlarını serbest bırakıyorlar.  Saray'dan talimatlar alan istediği kararı veriyor. Sen istersen iktidarın istersen muhalefetin milletvekili ol. TMSF’nin el koyduğu mallar vardı. Listeyi alıp iş adamalarını gezenler vardı. “size bu malı satacağım komisyonu bu kadar” diyenler vardı. Biz bunları bilmiyor muyduk. Bu iktidar önlem alamaz. Bu iktidar çökmüştür artık. Hiçbir söylemi sağlıklı ve tutarlı değildir. 

 

'AFRİN'Dİ TERÖRDÜ DERKEN ŞEKER FABRİKALARINI SATIYORLAR'

 

 

Bütün bunlar yetmezmiş gibi Afrin’di terördü derken aradan şeker fabrikalarını nasıl satarız diyorlar. Neden satıyorsun şeker fabrikalarını. AKP’nin Genel Başkanı diyor ki “bu fabrikalar zarar ediyor.” Etmiyor Recep Bey etmiyor. Sen zarar ettiriyorsun bu fabrikalara. Zarar ediyorsa köprüler de zarar ediyor. Onu neden satmıyorsun? Satamazsın çünkü orada yandaş var. Saray'ın 13 günlük parasını versinler hiçbir zarar olmaz. Asıl batak sarayda. Milletin üzerinde yük o saray. AB şeker pancarı kotalarını kaldırdı. Çağrı yapıyoruz. Kaldır şeker pancarı kotalarını. Kaldırmıyorlar. Amaç ne? Nişasta bazlı şekeri millete yedirmek. Amaç Cargill’e çalışmak. Bunun mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğiz. Bunu sana zorla kabul ettireceğiz.


 'GÜCÜN ÇİFTÇİYE YETİYOR TELEKOM'A YETMİYOR'


Telekom pek çok malını sattı, karını yurtdışına götürdü. Bankalardan 4,5 milyar kredi aldı. Bankalara “krediyi ödemeyeceğim” diyor. Hükümet de bankalara talimat veriyor “Türk Telekom’a dokunmayın” diyor. Sizin ortaklığınız mı var? Ne haltlar yediğinizi ben biliyorum. Ama ne oluyor, bakan söylüyor, “benim derdim Telekom’un borcunu ödeyip ödemediği bankaların o borcu alıp almadığı değil. Bizim için Türk Telekom’un büyüyerek geleceğe yürümesi. Gözün sevdiğimin bakanı Mardin’de tarımsal sulama aboneliğini iptal ettiler çiftçilerin borç nedeniyle. Gücün çiftçiye yetiyor Telekom’a yetmiyor." (Hürriyet)