Başbakan Binali Yıldırım ABD-Rusya arasında yaşanan gerilim hakkında, "Tweetl'er atarak birbirlerini tehdit ediyorlar. Kardeşim, dünya, bölgenin geleceğini sizin karşılıklı atışmanıza milyonlarca insanın yok olmasına seyirci mi kalacak? “Benim daha iyi füzem var, öbürü diyor benim daha iyi füzem var. Gönder bakalım, göndermezsen şöyle...” Sokak kavgası, sokak kabadayıları gibi kavga ediyorlar" dedi.

21. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nde konuşan Binali Yıldırım şunları söyledi:

 

'TÜRKİYE GİTTİĞİ YERE İYİLİK İÇİN GİDER'

Ortadoğu’da zaten yeterince sorunumuz var. Başka bölgelere de bu sorunun yayılmasının önüne mutlaka geçmemiz gerekiyor. İşte bunun için Türkiye Balkanlar’da bu anlayışla hareket ediyor. Türkiye’nin emperyal hedefleri hiç olmadı, bundan sonra da olmaz. Türkiye gittiği yere iyilik için gider, dostluk için gider, barış için gider.

 

'DÜNYANIN OLAYLARI AVRASYA COĞRAFYASINDA OLUYOR'

Suriye’de içsavaş, Irak’ta keza aynı, Kafkaslar’da Azerbaycan–Ermenistan anlaşmazlığı, Filistin–İsrail meselesi, Balkanlar’da her an istikrarın bozulmasına yönelik riskler, Kuzey’de Kırım meselesi, Ukrayna-Rusya, İran–Suudi Arabistan, Katar–Körfez ülkeleri, say say bitmiyor. Bütün dünyanın olayları Avrasya coğrafyasında oluyor. Bu coğrafyanın ortasında Türkiye var.

 

'SURİYE'NİN TOPRAKLARINDA GÖZÜMÜZ YOK'

Bu görevimizi terörle mücadelede yapıyoruz. Suriye’de, Irak’ta, Ortadoğu’da, bu bölgelerde oluşan savaşların sonucu ortaya çıkan veya çıkarılan terör örgütleri var. Bu terör örgütlerinin dünyanın başına bela olmaması için Türkiye büyük bir mücadele veriyor. Bizim Zeytin Dalı ile Afrin’e, Fırat Kalkanı ile Cerablus’a, El Bab’a gitmemizin arkasında Suriye’nin topraklarında gözümüz yok. Ne var? Terörü orada kontrol etmek, ortadan kaldırmak ve ülkemize gelmek zorunda kalan kardeşlerimizin huzur içinde, barış içinde kendi bölgelerine gitmesini sağlamak. Bunu da başardık. Bugün Fırat Kalkanı bölgesine 140 bin kişi döndü, yerleşti. Aynı şey Afrin’de olacak. Çünkü terör örgütü maalesef zulmediyor. Çocuklarını alıp dağa götürüyor, kalem tutacak eller silahla tanışıyor. 

 

'BEDEL ÖDEMENİN KARŞILIĞI BU OLMAMALI'

Bütün bunların üstesinden gelmek için büyük bir mücadele veriyoruz. Bugüne kadar da başardık. Ama bunun takdir edilmesini beklerken, ne çıkıyor karşımıza? Aşırıcılık çıkıyor, islam düşmanlığı çıkıyor. Terör örgütlerine karşı muhabbet olarak bize dönüyor. Bunlar Türkiye’nin hak ettiği şeyler değildir. Dost ve müttefiklerimizden biz daha fazla empati bekliyoruz. Bu büyük bedel ödemenin karşılığı bu olmamalı. Balkanlarda’ da bu olmamalı, Ortadoğu’da da ve Türkiye’de de bu olmamalı.

Balkanlar’da eğer sorun olursa, Avrupa rahat mı olacak? Avrupa bu işten etkilenmeyecek mi? Tabii ki etkilenecek. Onun için hepimize ortak sorumluluk düşüyor. 

 

ABD - RUSYA RESTLEŞMESİ: SOKAK KABADAYISI GİBİ...

Ellerinde güç bulunan ülkeler, BM daimi temsilcileri bugünlerde çok daha büyük sorumluluk altındalar. Yaptıkları ne? Tweet'ler atarak birbirlerini tehdit ediyorlar. Kardeşim, dünya, bölgenin geleceğini sizin karşılıklı atışmanıza, milyonlarca insanın yok olmasına seyirci mi kalacak? “Benim daha iyi füzem var, öbür diyor benim daha iyi füzem var. Gönder bakalım, göndermezsen şöyle olur...” Sokak kavgası, sokak kabadayıları gibi kavga ediyorlar. Bedeli kim ödüyor? Garip gureba, sivil insanlar ödüyor. Zaman rekabet zamanı değildir. zaman bölgede yaraları sarma zamanıdır. Sen daha güçlüsün, ben daha güçlüyüm bir kenara bırakma zamanı.

 

'KARARINDA BÜYÜME ORANINI DEVAM ETTİRECEĞİZ'

Kurlardaki dalgalanma... Bunlarla ilgili bazı sığ, bilimsel temeli olmayan gerçeklikten yoksun değerlendirmeler var. Buradan bu vesileyle milletime vereceğim mesaj şudur. 2017'de olduğu gibi 2018'de de büyümeyi sürdürülebilir şekilde devam ettireceğiz. Soğutma falan yok, aşırı ısıtma da yok. Kararında büyüme devam edecek. Hedeflediğimiz büyüme oranını devam ettireceğiz, onun altına değil üstüne çıkabiliriz.

 

'UZUN VADELİ TEDBİRLER ALIYORUZ'

İki, enflasyonla mücadelede hiçbir rehavet yok. Enflasyon mücadelesi önemli çünkü bu yatırımcının kararını da etkiliyor, vatandaşın ekonomisini de etkiliyor. iğneden ipliğe herkesin ilgilendiği konu. Dolayısıyla burada dikkatimiz üzerinde olacak. Enflasyonun yükselmemesi için alınması gereken anlık tedbirler, orta-uzun vadeli tedbirler alıyoruz. Almaya devam edeceğiz.

Faizler ve kur konusu... Bunların konjonktürel gelişmelerle ilgili olduğunu biliyoruz. Çünkü göstergeler bu durumu doğrulamıyor. Göstergelerimiz başka bir şey söylüyor. Bu ayrışma tamamen küresel şartlardan ve bölgemizdeki jeopolitik risklerin etkisiyle oluyor.

 

'GEÇİCİ YAŞANAN DALGALANMALAR...' 

Savaş mı olacak, oldu mu? Amerika-Rusya tehdit ediyor birbirini, bunların getirdiği geçici yaşanan dalgalanmalardır. Bunun da etkileri sınırlı olacaktır, hem geçici hem sınırlı olacak. Gereken tedbirleri tabii ki alınacak. 

Kurun karşılığı para politikasıdır. Kim sorumludur? Merkez Bankası. Merkez Bankası gündemine hakimdir, gerektiği zaman gerektiği tedbirleri almıştır, bundan sonra da alır.

Peki fiyat istikrarı? Yani enflasyonu kontrol altına alma kimin görevi? Hükümetin görevi. Hükümet de enflasyona sebep olan unsurlar neyse, gıdadan tutun petrole varıncaya kadar bir çok ana kalemde çalışmaları ilgili bakanımızın koordinasyonunda ekonomik koordinasyon kurulu yapıyor. 

 

'KAFA KARIŞIKLIĞI YAPMAYA ÇALIŞANLAR VAR'

Bunları niye anlattım? Bazı kafa karışıklığı yapmaya çalışanlar var. Bunlar duysun diye. Vatandaşımız bunları duysun ve itibar etmesin diye, bunları ifade etme ihtiyacı duydum.

Tabii istikrarın devamı herkesin menfaati. Bilinmezlik herkes için büyük bir risktir. Sadece yatırımcı için değil. Hiçbir hedefi olmayan projesi olmayan insanlar için bile bilinmezlik, belirsizlik can sıkıcı bir şeydir. (Hürriyet)