‘’Biz dinozorlar, günümüzde yaş ortalamasının 80 e çıkması ile yetinmedik. Şimdi de 100 yaşı bulmanın çarelerini aramaktayız. Vay geldi çocuklarımızın başına …’’

 

Elime geçen ilginç bir araştırmayı sizlerle paylaşıyorum:

 

100 YAŞ VE ÜZERİ SAĞLIKLI YAŞAMIN KRİTERLERİ NELERDİR?

Elbette dinç bir yaşamdan söz ediliyor. ‘’En azından kendi işini görebilen akıl sağlığı yerine olan ’’ anlamında.

On binlerce denek üzerinde; uyguladıkları perhiz, yürüyüş alışkanlıkları, hangi sıklıkta doktora gittikleri, medeni durumları, ne kadar sigara içki içtikleri, yıllarca inceleme yapılmış.

Elde edilen bilgiler ışığında uzun ve sağlıklı yaşamanın sırrı; ‘en az etkili’ kriterden ‘en güçlüsüne’ olmak üzere maddeler halinde sıralanmış. ( Sonuç sürpriz tabii. Aksi olsa bu yazı yazılmazdı ) :

En alt sıradaki en önemsiz etkiden başlamak üzere :

10. Temiz havada yaşam

9 . Yüksek tansiyon tedavisi

8 . Kilo ve vücut yağı sorunu

7 . Spor, yürüyüş sıklığı

6. Kalp rahatsızlığı

5 . Grip aşısı olmak

4 . Alkolü bırakmak

3. Sigarayı bırakmak

… Yani hepsi bu güne kadar bildiklerimizi inandıklarımız yalanlar nitelikte. Düşünebiliyor musunuz? Grip aşısı olmak bile, daimi spor yapmaktan daha önemli bir tedbir!

….. Şimdi gelelim, insana uzun ve sağlıklı ömür vadeden en önemli 2 etkiye :

 

2 . YAKIN İLİŞKİLER ( Close Relationships) : Gerçek dostlar. Darda kaldığınızda size borç para veren, hastalandığınızda sizi doktora götüren, bunalımlı zamanlarınızda yanı başınızda olup derdinizi paylaşanların varlığı.

 

Sıra asıl sürprize geldi :

1. SOSYAL BAĞLILIK. ( Social Integration)

Bu sizin günlük yaşamda çevrenizdeki üçüncül kişilerle kurduğunuz iletişim. En önemli şık. Örneğin, her gün ekmek gazete aldığınız marketteki bey ile , kargonuzu getiren çocukla , her sabah köpeğini gezdiren genç kızla, kitap kulübündeki arkadaşlarla yaptığınız sohbetler. Sabaha gülerek başlamak, neşeyi bir başkasına geçirmek, kendine de, karşındakine de hoşnutluk veren sihirli birkaç cümleyi paylaşmak. Hayata bağlı olmak kısacası.

Bu sonuç, günümüzde aynı apartmanda oturup da sabahları güleryüzlü bir ‘günaydını’ bile birbirine çok gören insanımıza bir ayrıntı. En ucuz , en kolay ve en değerli bir armağan olarak yakamıza iliştirilmeli.

Üç basamaklı sayıdaki yaşları görmek, eminim bir çok kişinin amacı değildir

O üç basamağı; sağlıklı, yardımsız ve yakınlarına külfet yüklemeden çıkabilmektir asıl marifet…

Kalın sağlıcakla.