Türkiye 24 Haziran seçimlerinin ardından ekonomik krizin teğet geçtiği bir ülke olarak yeniden seçim sathı mailine, yani seçim sürecine girdi. Bu kez sırada yerel seçimler var. 24 Haziran sonrasında ekonomik kriz sürecine giren Türkiye gibi CHP de krize girdi. Ama bu kez kriz ekonomik değildi, parti içi çatışma idi. Şimdilik Kılıçdaroğlu bu süreci biraz yıpranmayla da olsa atlatmış görünüyor. Muharrem İnce’nin 24 Haziran sürecinde ve özellikle de 24 Haziran gecesinde yaptığı yanlışlar Kılıçdaroğlu’nun elini rahatlattı. Ancak zor olan seçmeni tekrar sandık başına götürmek. Demirel’in deyimi ile turpun büyüğü heybede… 

CHP büyük düşünüyor. Ankara ve İstanbul’u da alma hayalleri kuruyor. Gerçekleşir mi? Zor, ama imkansız değil. CHP açısından asıl hayati olan İzmir’i elde tutmak… Burada Aziz Kocaoğlu’nun alacağı pozisyon son derece önemli… Kocaoğlu ile CHP Genel Merkezi’nin mesafeli bir ilişkisi var. Kocaoğlu, 1 Ekim’de aday olup olmayacağını açıklayacak haberleri basında yer alıyor. 

Kocaoğlu, 14 yılı doldurduğu belediye başkanlığı ile Osmanlı’nın son döneminde 12 yıl belediye başkanlığı yapan Eşref Paşa’yı da geride bıraktı. 2009 ve 2014’te aday olacağını seçimler öncesinde açıklamıştı. Beklenti yine o yönde. Kimisi aday olacak diyor, kimisi olmayacak diyor. Ama her ikisi de olmayabilir. Kocaoğlu, kararı Genel Merkeze bırakabilir. Ateşten topu Kılıçdaroğlu’nun kucağına bırakma ihtimali daha büyük bir olasılık. 

İzmir, CHP’nin elinde tuttuğu en büyük kamu yönetimi… İzmir’in kaybı, CHP açısından 24 Haziran seçimlerinin kaybından daha büyük etki yaratır. CHP’deki sarsıntının boyutları genel başkan da dahil herkesi yerinden eder. Bu nedenle 1 Ekim’de kararın netleşmesini beklemiyorum. Muhtemelen Kocaoğlu adayım demeyecektir. Kendisine yönelik eleştirilerin farkında ve o nedenle aday olarak şimşekleri üzerine çekmeyecektir. Aday değilim de demeyecektir. Böylece Genel Merkezin elini rahatlatmayacaktır. Karar, Genel Başkanın ve parti yönetiminindir deme olasılığı daha yüksek bir ihtimaldir. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın Melih Gökçek’e yaptığını Kocaoğlu’na yapmaz/yapamaz. Aday olma, çekil demeyecektir. Erdoğan ve Kılıçdaroğlu farklı kişiliklere sahip. 

Kocaoğlu’nun aday olma konusunda çekimser kalıp sorumluluğu ve kararı Kılıçdaroğlu’na bırakması, Mart 2019 yerel seçimlerinde Kılıçdaroğlu’nun sırtına binen yükü arttıracaktır. Malum İzmir kilit bir şehir. Tarihsel olarak CHP’nin kalesi olmasa da, 1999’dan beri CHP ya da CHP geleneğince yönetiliyor. 

Kocaoğlu, aday değilim derse ve Kılıçdaroğlu istediği bir adayı gösterirse, seçim kaybedilirse, sorumluluğun birazı Kocaoğlu’nun birazı da Kılıçdaroğlu’nun olur. Kılıçdaroğlu, ne yapayım aday olmadı, gösterebildiğimiz en iyi adayı gösterdik, kaybettik diyecektir. Kocaoğlu hem bu sorumluluğa ortak olmak istemez ve hem de Kılıçdaroğlu’nun yükünü hafifletmez. Adayım da demeyecektir tahminime göre. Yukarıda belirttiğim nedenle. Ama Kocaoğlu bence aday olmak isteyecektir, sadece bunu alenen söylemeyecektir. 1 Ekim’de ne tamam, ne devam diyecektir diye düşünüyorum. Belki, deyip topu Genel Merkeze atar gibime geliyor. 

Dolayısıyla CHP Genel Merkezi’nin işi zor. Tüm sorumluluk üzerlerinde olacak. Kocaoğlu ise muhtemelen bunun tadını çıkaracak. Seçim sürecine, hizmetlere odaklanacaktır. Belki ilk kez gergin olmayacaktır. Ayrıca aday değilim dese belediye bürokrasisinin tıkanacağı açık bir gerçek. Hiçbir bürokrat gidecek bir başkanın ciddi projelerine imza atmak istemeyecektir, riske girmeyecektir. Bu Kocaoğlu’nu 6 ay boyunca topal ördek kılacaktır. 

Yanılma ihtimalim olduğunu biliyorum ama dediğim gibi Kocaoğlu’nun net bir şey söylemeyerek son kararı CHP Genel Merkezi’ne bırakması ihtimalini yüksek olasılık olarak görüyorum. Bir noktaya daha değinmekte fayda var. Kocaoğlu aday değilim dediğinde çıkacak kaos ve onun yerine aday adaylığına soyunacakların birbirlerini yıpratma politikalarının yaratacağı etkiyi düşünmek bile CHP Genel Merkezi’nin uykularını kaçıracaktır. 

Elbette başka bir ihtimal daha var. Kocaoğlu aday olmaz ya da gösterilmez, CHP Genel Merkezi başka bir adayla yoluna devam edebilir. AK Parti’nin olası adaylarından Mahmut Özgener’in “sol” versiyonunu bulup aday gösterebilir ve onunla seçim de kazanabilir. Ama bu düşük bir olasılık. AK Parti+MHP ittifakı, CHP’yi büyük olasılıkla Kocaoğlu’na ya da az bir ihtimalle popüler başka bir adaya zorlayabilir.