Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)Foça Belediye Başkan Aday Adayı Gülderen Özafacan Zeğerek ilçeye kadın elinin değmesi gerektiğine inandığı için aday olduğunu, dünya güzeli bir kent için neler yapılabileceğini göstermeye yalnızca bir dönemin yeteceğini söyledi. Zeğerek Yüksek Mimar kimliği ve hazır projeleriyle Foça’ya yeni bir kimlik kazandırmaya talip olduğunu dile getirdi.

Gülderen Özafacan Zeğerek 52 yaşında. Yüksek Lisansını Foça üzerine yapmış bir Yüksek Mimar. 1999 yılından beri iş yaşamı dışındaki tüm zamanlarını Foça Denizkent’te ki evinde geçiriyor. Evli, üniversite öğrencisi iki çocuğu var. Eşi’yle birlikte TCDD (Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları)’nın değişik kadrolarında çalışırken 2013 yılında 25 yıllık hizmet süresinin sonunda emekli oldu. Aynı yıl Ankara’da kendisine ait mimarlık bürosunu kurdu. Halen devlet ve özel kuruluşlar tarafından açılan ihalelere girerek mimarlık faaliyetlerini ekibiyle birlikte sürdürüyor. 20 yıldır yaşadığı kente bilgi birikimiyle hizmet etme zamanınının geldiğine inanıyor. Bu neden ve amaçla “dededen partiliyim” dediği CHP’den Foça Belediye Başkanlığı’na aday adayı olduğunu vurguluyor.

NE KAZANIRIM DİYE GELMİYORUM

Hiçbir işini tesadüflere bırakmadığını, herşeyinin planlı programlı olduğunu, başkan adaylığı içinde bir plan dahilinde başvuru yaptığını belirten Zeğerek, tüm adaylara ve bu süreçte partisinin belirlediği aday belirleme ilke ve yöntemlerine saygılı olduğunu söyledi. Gülderen Özafacan Zeğerek; “Mevcut Belediye Başkanı’mız üç dönem halkın oyunu alarak Foça’yı  yönetti. Onun eksiğini aramak bana düşmez, şıkta olmaz. Her evde iyi kötü yemek pişer. Ben değişik bir yemek yapacağıma ve bunun iyisi olacağına adım gibi eminim. Foçanın şu anki durumuna artılar yükleyeceğime inanıyorum. Yol yapacağım, otopark yapacağım, çöpleri toplayacağım diye bir vaadim yok. Bunlar zaten benim yapmak zorunda olduğum şeyler. Foça’nın bir kültür merkezi, bir gastronomi merkezi olması için projelerim var. Citta Slow olması için çaba göstereceğim. Bunun için 50 bin nüfus gerekli. Burada evi olanların ikametgahlarını Foça’ya getirmelerini ve kışın başka yazın başka nüfus sayılarının yarattığı sorunları çözmeye çalışacağım. Estetik açıdan yapılması gerekenler var. Peygamber efendimiz bile “Ben Peygamberim” diye diye ispatladı. Bende diyorum ki ben bu işin ehliyim. Ben bu işi yaparım. Eğer şans verilirse bir dönem sonra haklıymış dedirtirim. Personelimin çalışması için önce benim çalışmam gerekir. Çalışırım. Belediye çözüm yeri olmak zorundadır. Çünkü ancak halkın memnuniyetiyle orada kalınabilir. Belediyeyi büyük bir ev gibi düşünürüm. Bir kent detay doludur. Bir kadın detaycı yaklaşımı ile kente daha çok hakim olur. Kente daha farklı bir kimlik kazandırır. Emekliyim, kendime göre bir iş yerim var. Hayatımı belli standartlarda idame ettirmem de bir sıkıntım yok. Ben Belediye Başkanı olursam ne kazanırım diye gelmiyorum. Ne kazandırabilirim diye geliyorum. Demokratik hakkımı kullanarak aday oldum. İnanıyorum ki Foça’ya, dünyanın en güzel kentlerinden biri olan Foça’ya kadın eli değmeli ve değecek“ dedi.