Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Devrim Şehidi Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın katledilişinin 88.yıl dönümünde Menemen’de düzenlenen anma etkinliklerine katıldı.

Yücel, Menemen Yıldıztepe de düzenlenen resmî anma törenlerine ve belediye tarafından düzenlenen Kubilay’ı anma yürüyüşüne katıldıktan sonra, Cumhuriyet meydanı’nda gerçekleştirilen “İrticaya Geçit Yok” mitinginde halka seslendi. 

Cumhuriyet meydanı’ndaki  konuşmasında  “Atatürk'ün başlattığı, Kubilay'ın sürdürdüğü Cumhuriyet kavgası bizim en büyük onurumuz ve en değerli kavgamızdır” sözlerine yer veren Yücel, şunları söyledi.

KUBİLAY MİLLETİMİZİN GÖNLÜNDE  ÖLÜMSÜZLEŞMİŞTİR

Bu meydan Yiğitlerin, Bu meydan Cumhuriyetçilerin, Bu meydan Atatürkçülerin, Bu meydan Kubilayların meydanı. Yüreği Atatürk ve cumhuriyet sevdasıyla dolu, Şehit Kubilay’ın kavgasını kendi kavgası bilen, bu meydana koşarak gelen tüm cumhuriyet aşıklarına selam olsun.

Bugün, Cumhuriyetimizle onun çağdaş kazanımlarını yok etmeyi hedefleyen, şeriat yanlısı, yobaz ve gerici bir grubun, Asteğmen Kubilay ile Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki’yi şehit etmelerinin 88'inci yıl dönümü.

Şehit Asteğmen Kubilay ve arkadaşları, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün söylediği gibi, "Cumhuriyet'in hayatiyetini tazeleyen ve kuvvetlendiren" bir simge olarak milletimizin gönlünde ölümsüzleşmiştir. 

Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığına, laik ve demokratik yapısına yönelen bu eylemler, milletimizin Cumhuriyet'e, ATATÜRK ilke ve devrimlerine olan sarsılmaz inancı vevatanperverliği sayesinde başarılı olamamıştır, olamayacaktır.

Hepimiz gururla, duygulanarak ve korkusuzca haykırırız "Mustafa Kemal'in Askerleriyiz"diye. İşte Kahraman Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay ve emrindeki Mehmetçiklerimiz gibi davranmaktır Mustafa Kemal’in askeri olmak. Atatürk ilke ve devrimlerine gönülden bağlı bu kahraman insanlar, gerektiğinde bu uğurda ölmenin ama asla eğilmemenin ne anlama geldiğini 23 Aralık 1930'da göstermişlerdir.

BİZE DÜŞEN CUMHURİYETE UZANAN ELLERİ KIRMAKTIR

Bugün bize düşen 1930'da Kubilay'ın gösterdiği duruşu sergilemektir. 

Bugün bize düşen, içinde bulunduğumuz vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeden, Cumhuriyeti korumak ve kollamaktır.

Bugün bize düşen, Cumhuriyeti yok etmek için uzanan elleri kırmak, Atatürk düşmanlarına gereken dersi vermektir. 

Bize düşen, Atatürkçüymüş gibi gözüken ama aslında Kubilay'ı şehit eden yobazların hizmetkarı olanlarla, Kubilay gibi savaşmaktır. 

Bu savaş kimi zaman Atamızın kaleme aldığı nutukla, kimi zaman kalemle, kimi zaman Menemen cumhuriyet meydanında bir mitingde ve eğer kaçınılmazsa cephede göğüs göğse verilecektir. 

Atatürk'ün başlattığı, Kubilay'ın sürdürdüğü Cumhuriyet kavgası bizim en büyük onurumuz ve en değerli kavgamızdır.

Bu kavgada korkuya yer yok. Bu kavgada yolundan dönmeye, boyun eğmeye yer yok. Bir avuç insan bile kalsak bu kavgada, kazanan cumhuriyet ve Atatürkçülük olacaktır. Kazanan Kubilay ve Devrimcilik olacaktır.

Bizler hiç kanmadık, kandırılmadık. Çünkü liderimiz Atatürk, yolumuz cumhuriyet ve devrim yoluydu. Kendimize aklı ve bilimi rehber edindik. Din sömürücüsü yobazlar kendine kılavuz edinenlerden olmadık hiç bir zaman. Devletin bütün kalelerini çıkar uğruna, koltuk uğruna, menfaat uğruna cumhuriyet düşmanlarına teslim edenlerden olmadık. Ne istediler de vermedik diyenlerden olmadık. Gaflet, dalalet ve hatta ihanet içinde olanlardan olmadık hiçbir zaman.

İHANET EDENLER HEP OLACAK

Biliyoruz, ihanet edenler hep olacak. Ve biliyoruz ki, bu ihanet edenlerin karşısında hepimiz bir Kubilay gibi duracağız. Canımızdan vazgeçecek ama cumhuriyetin ışığının sönmesine izin vermeyeceğiz.

Cumhuriyetimizi son nefesimize kadar savunmak, Menemen’de haince katledilen devrim şehidimiz Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay ve bu vatan uğruna can veren binlerce evladımıza borcumuzdur. 

Cumhuriyetimizi kuran, yaşatan tüm gazi ve şehitlerimizi rahmetle anıyor, bizlere verdikleri cesaret ve bıraktıkları bu onurlu kavga için minnetlerimi sunuyorum.

Kubilay yaşıyor, bu kavga sürüyor. Bu yolda yürüyen tüm vatanseverlere, Mustafa Kemal'in askerlerine selam olsun.