Ve kadınlar

Bizim kadınlarımız,

Korkunç ve mübarek elleri

İnce küçük çeneleri, kocaman gözleriyle

Anamız, avradımız. Yârimiz

Ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen

Ve soframızdaki yeri

Öküzümüzden sonra gelen

 

Kadınlar

Bizim kadınlarımız

 

Tarsus’tan Mersin’deki evine dönmek için bindiği minibüsün kadın sürücüsü tarafından cinsel tacize uğrayan üniversite öğrencisi genç erkek öğrenci, direndiği için bir minibüste defalarca bıçaklanmış ardından demir çubukla dövülmüştür. Daha sonra cesedi yakılarak elleri de kesilmiştir.

İzmir’in Buca ilçesinde 8 Mart günü sabahı 47 yaşındaki iki çocuk babası adam, 62 yaşındaki birlikte yaşadığı kadın tarafından, para yüzünden çıkan tartışma nedeniyle bıçaklandı. Talihsiz adam kan kaybından öldü.

Balıkesir’in Edremit ilçesinde sabah işine gitmek için yola çıkan adam, boşanmak üzere olduğu karısı tarafından sokak ortasında bıçaklandı. İki çocuk babası adam kurtarılamadı.

Evlilik teklifini kabul etmeyen adamı, sokak ortasında bıçaklayarak, on beş bıçak darbesiyle öldüren kadın müebbetle yargılanıyor.

Şaşırdınız mı? Elbette şaşırdınız, yok tabii böyle bir şey. Olaylara bir de tersinden bakalım istedim.

 

Doğru olan ise şimdi anlatacaklarım;

Halide Edip, 1919 yılında İstanbul halkını ülkenin işgaline karşı harekete geçirmek için yaptığı konuşmaları ile zihinlerde yer etmiş usta bir hatiptir. Kurtuluş Savaşı'nda cephede Mustafa Kemal'in yanında görev yapmış, sivil olmasına rağmen rütbe alarak bir savaş kahramanı sayılmıştır. Savaş yıllarında Anadolu Ajansı'nın kurulmasında rol alarak gazetecilik de yapmıştır.

Şerife Bacı, Kurtuluş Savaşı'nda yaşlı kadın ve erkekler ile birlikte İnebolu'da bulunan cephanelerin Ankara'ya götürülmesinde çocuğu ve kağnısıyla yer alırken kış şartları nedeniyle Aralık 1921'de donarak öldü... Anlatılan odur ki, cephane ıslanmasın diye battaniyesini cephaneye sarmış bebeğine de sarılıp onun donmaması için uğraş vermiştir...

Fatma Seher Erden (Erzurumlu Kara Fatma)1888’de Erzurum’da doğdu. Subay Dervişlerden Ahmet Bey ile evlendiğinde Balkan Savaşı’na katıldı, askerlik hayatını eşi ile birlikte paylaştı. I. Dünya Savaşı’nda Kafkas Cephesi'nde kendi ailesinden dokuz-on kadınla birlikte savaştı. Eşi Binbaşı Ahmet Bey'in Sarıkamış'ta şehit olduğu haberini aldıktan sonra memleketi Erzurum'a döndü. 1919'daki kongre günlerinde, Mustafa Kemal'le bizzat görüşebilmek için Sivas'a gitti. Milis Müfreze Komutanı olarak batı cephesinde görevlendirildi. Aldığı talimatla İstanbul'a gitti, silah ve adam kaçırma faaliyetlerinde bulundu. İzmir'in Yunan işgaline uğraması üzerine İzmir'e geçerek kurtuluşu için savaştı.

 

İşte bunlar doğru…

Kadınlar, bizim kadınlarımız, anamız, avradımız, yârimiz…

Yazmayacaktım böyle şeyler, içimizi acıtıyor aslında, ancak ‘8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ nedeniyle gelen ticari indirim mesajları beni benden aldı.

Gel de yazma bakalım.

Söyleyecek fazla bir şey yok, gerisi hep bildiğimiz, hep bilindik laflar. Reklam billboardları, karanfiller, mesajlar.

Sonra…

Yanıtlamak veya Yönlendirmek için burayı tıklayın...