M.Ö. 8. Yüzyıl'da Yunanlı şair Homeros İlyada ve Odeysseia destanlarında Truva Savaşı'nı anlatmıştı. Bu savaşta adı geçen, M.Ö. 1100 yıllarında yaşayan ve tek dileği adının ölümünden sonra da hatırlanması olan büyük savaşçı Aşil’di. 

Aşil, normal bir babadan ve tanrıça bir anneden dünyaya gelmişti. Annesi tanrıça Tethis oğlunun ölümsüz olması için onu topuğundan tutarak Stiks Nehri'nin sularına daldırmış ve böylece Aşil, topuğu hariç her yeri ok girmez, kılıç geçmez yarı tanrı  bir insana dönüşmüştü.

Aşil’in babası 6 yaşından itibaren onun iyi bir savaşçı olması için elinden geleni yapmıştı.

Geleceği okuyabilen ve oğlunun bir savaşta öleceğini gören annesi, Aşil’in kaderini değiştirmek istemiş, ancak Aşil’in Truvalılarla yapılan savaşa katılmasına engel olamamıştır. 

Akhalılarla (Yunanlılar) Truvalıların savaşı 10 yıl sürdü, Yunanlılar kazandılar.

Bu savaş şimdi Çanakkale dediğimiz yerde olmuştur.

M.Ö. 4. Yüzyıl… Büyük İskender Perslere karşı başlattığı büyük savaş için başlangıç noktası olarak yine aynı yeri seçmiştir. Atası kabul ettiği Aşil’i örnek aldı.  

Bu yer yine Çanakkale…

Büyük İskender kazandı.

1915 Çanakkale…

İstanbul’ a girmeyi hedefleyen İngiliz ve Fransız Armadaları Çanakkale Boğazı'nda. 

Düşmanın güçlü donanmaları, denizaltıları ve cephaneleri vardı.

Ölüm saçan topları tüfekleriyle Türk Ordusu'na aman vermiyorlardı. Tüm bu ateş topuna rağmen Mehmetçik canını veriyor, mevzi terk etmiyordu.

275 kiloluk mermiyi sırtlayarak topa yükleyen Havranlı Seyit Onbaşı pes etmiyordu.

Ve Anafartalar Komutanı Mustafa Kemal!

Kocaman bir orduyla yola çıkmadı,

Tanrıça bir anneden doğmadı,

Annesi geleceği görme yetisine sahip değildi,

Yavrusunun canını korumak için ona ölümsüzlük büyüsü yapmadı,

İyi bir evlat yetiştirdi sadece. Memleketi uğruna canını ortaya koymaktan çekinmeyen bir evlat…

Babası, O daha çocukken öldü,

Yoksulluk içinde büyüdü,

“Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler gelir, başka komutanlar hâkim olabilir” diyecek kadar cesur ve vatan sevdalısı.

1'inci Dünya Savaş’ında Mustafa Kemal ve Türk Askeri bir destan yazdı ve düşmanlarına ‘Çanakkale geçilmez’ dedirtti.

Tarihin akışı değişti,

Yepyeni bir Cumhuriyet inşa edildi.

Çok can verdik ama Çanakkale’yi vermedik…