99 depremi sonrasında, kızımla benim tüm çabalarımıza ve sıkı takibime rağmen yakınım olan bir Amerikalı ailemden gelen yardım, yerini bulmamış, son anda kayıplara karışmıştı! Bundan böyle de hiçbir eşya, kitap, para vs. yardımı yapmamaya karar vermiştim.
Kızım birkaç aydır bana Ankaralı Osman diye bir hayırseveri anlatmakta. Ben de öylesine başımı sallamaktaydım. Sıtkım sıyrılmış bir kere… Güvenim yok. Yardım hevesim de bitmiş! Fakat bir şey dikkatimi çekti:
Osman yalnızca eşya kitap giyecek yiyecek toplamıyor! Örneğin kocası ölmüş ve dökük bir evde sığınmaya çalışan bir anne ve yavruları için yardımseverlerden ‘boya’, çatı tamiratı için kereste, vs. istiyor . Onun çağrısı için yola düşen yüzlerce insan var. Onu çok iyi tanıyorlar. Her biri bir kalemi getiriyor, birlikte evi boyayıp tamir ediyorlar ve Osman, tüm bu malzemeleri, kullanıldığı yerleri , çalışmaları gün be gün filme alıyor. Evin eski ve yeni halini hayır sahiplerine gösteriyor!
Yardım için getirilen ekmeklerin içine kendi parası ile aldığı peynir, domatesleri koyup bunu terminalde , evsiz, barksız, açlara hayrına dağıtıyor. Daha neler…. neler. Anlatmakla tükenmez.
Osman önce gerçek mağduru tespit ediyor, kimin neye ihtiyacı varsa sayfasından duyuruyor. Gelen yardım ve desteklerin hepsini fotoğraflarla gösteriyor. Soyunuyor, dökünüyor. Güzel yürekli insanlardan beden yardımı da aldığı zamanlar oluyor. Malzemelerin nasıl ve nerede değerlendirildiğini başta yardım sahipleri olmak üzere, herkese gösteriyor.
Osman Allah'ın insanlara bir lütfu. Osman, dünyaya bu amaç için gelmiş!
Gazetelere konu olmuş Osman. Duyan onun özverilerine inanamıyor.
Facebooka OSMAN KAPLAN yazın, sayfasını ziyaret edin. Sonrası size kalmış.
Onun yardım, destek projelerini takip edebilirsiniz.
Başta Ankaralı dostlar olmak üzere, İzmir, İstanbul ve yurdun her köşesinde herkese duyurulur.
El verilecek insan Osman!