Vakti zamanında Bergama’nın Kale arkasındaki küçük köylerinden birinde bir çiftçinin kasabadaki yaşlı ve çirkin dul bir adam olan zahireciye yüklü miktarda borcu vardır. Çiftçinin de çok güzel bir kızı vardı. Alacaklı yaşlı dul adam da bu kızdan çok hoşlanıyordu. Bu yüzden çiftçiye bir teklif yaptı: Eğer kızı ile evlenmesine müsaade ederse borçlarını ödenmiş kabul edecekti.

Bu öneri karşısında çiftçi ve kızı dehşete düştü. Bunun üzerine alacaklı, borcun ödenmesi için zorlu yeni bir öneride bulundu.

Onlara biri siyah biri beyaz iki çakıl taşını bir torbaya koyacağını söyledi. Kız bakmadan torbadan birini seçecekti yani iki çakıl taşından birini!...

Şayet kız, siyah çakıl taşını seçerse kendisiyle muhakkak evlenecek ve babasının borcu silinecekti. Şayet beyaz çakıl taşını seçerse evlenmek zorunda olmayacak ama babasının borcu yine silinecekti. Kız çakıl taşlarından birini seçme önerisini reddederse babası hapse girecekti.

Konuşma sırasında yaşlı alacaklı adam eğilir ve yerden iki çakıl taşı alır. Kız, keskin gözleri ile adamın yerden aldığı çakıl taşlarının ikisinin de siyah olduğunu görür. Fakat hiçbir şey hissettirmez.

Yaşlı alacaklı; kıza torbadaki taşlardan birini seçmesini söyler. 

Kız, elini torbaya daldırıp, çakıl taşlarından birini avuçladı ve sakarlık yapmış gibi yerdeki çakıl taşlarının içine düşürdü. Öyle ustaca davrandı ki yere düşen taşın ne renk olduğu fark edilemedi. Aman tanrım. Ne kadar beceriksizim diye tepki verdi. Sonra mesele değil, ben de diğer çakıl taşını keseden alırım… Böylece keseden aldığım taşın renginden, düşürdüğüm taşın rengini kolayca anlarız.

Olanlar karşısında yaşlı alacaklı, hile yaptığını açıklamaya cesaret edemedi, kabullenmekten başka şansı kalmamıştı.

Genç kız, bu kötü durumdan aklını kullanarak, pozitif düşünerek kendini ve babasını şanslı duruma getirerek kurtulmayı başardı.

Önümüzdeki Belediye seçimleri ile ilgili olarak iktidar tarafından o kadar çok baskıya  hileye, kumpasa maruz kalıyoruz ki bu durumdan ancak; bu anlamlı ve güzel hikayeyi günümüze uyarlayarak, aklımızı kullanırsak çıkabiliriz.

Işık ve sevgiyle kalın!