Kendi yurdunda kendi insanları tarafından anlaşılamamak veya yanlış anlaşılmak samimi ve onurlu insanlar için hayal, kalp ve gönül kırıcıdır. Fakat kendi yurdunda, kendi anadilinde düşünceleri yüzünden suçlanmak samimi, içten ve onurlu insanlar için şevk kırıcıdır. Dünyaya yeni fikirler, yeni buluşlar, yeni olasılıklar sunmak hevesiyle hayatlarını bu yola adamış insanların şevki ve hevesi kırıldığında hava kurşun gibi ağırlaşır ve tüm kanalları tıkanır.
 
Hava nefestir!
 
Nefessiz insan yaşayabilir mi?
 
Bir de hayata bu yönde bak be kardeşim!
 
Kaybın olmaz, ama kazancın çok olur…
 
Zaten tabiatta hiçbir canlı öbürünün hatta kendi evlatlarının bile sahibi değildir. Bulunduğu, şimdiki makamı itibariyle kendini insanların, hayvanların, bitkilerin ve tabiatın sahibi olduğunu sanan kişi ve kişiler en çok yanılanlardır ki, bu tiplerin hiçbiri tarihte hayırla anılmamıştır!
 
Kılıcı her yol vurucunun eline verme!
 
Din ehlini kin ehlinden ayırt et; Halkla oturanı ara; onunla otur!
 
Seçim senin kardeşim!
 
Işık ve sevgiyle kalın!