Zor günler geçirdik ve dilerim ki sona yaklaşıyoruzdur. En azından bu yaz başlangıcı için böyle olsun. Sonbaharı bilemiyoruz ve morali kimsenin bozulsun istemem. Bir konu var ki, bu çelişkiyi bir türlü anlayamadım. Bu kadar sıkıntı, bu kadar vefat ve enfekte sayısına rağmen futbol maçlarının oynanmasına ilişkin çabaları neye bağlamak lazım? İster seyircili olsun, isterse de seyircisiz, yanlış bir yönlendirme var sanırım ki, ısrarcı yaklaşım devam ediyor.

Her zaman belirtirim ki, etik doğrular ve ahlaki uygulamalar bizleri hiçbir zaman yanıltmaz. Bir kararın gerisinde neyin olduğunu bilmek önemli değildir. Yapılan doğru mudur? Bu önemlidir. TFF’nin futbol maçları oynansın, hatta seyircili bile olabilir haberlerini görünce bir akıl tutulması veya yanılsama mı var diye düşünmeden edemedim. Böylesine bir kararın felaket sonuçlarını hiç kimse nasıl göremez. O zaman sokağa çıkma yasakları neden yapıldı? Yine de bilgilendirme görevimizi yerine getirelim ve eleştirimizi dozunda bırakalım:

-Bu sezon için futbol maçları oynanmamalıdır. Bu yıl COVID-19 pandemisi yüzünden boş geçmeli ve tarihe bu anlamda not düşülmelidir.

-Futbolcularda ve yöneticilerde görülen pozitif olgular sebebiyle duyarlı olunmalı, maçların oynanması konusunda ısrarcı olunmamalıdır.

-Futbol sezonunun 2020 yılının ikinci yarısı başlaması sonbahardaki tabloya bakılarak karar verilmelidir. Salgının hava koşullarının değişmesiyle ikinci atak yapma şansı yüksektir. Bu nedenle bekleyişin süresi, sonbahar ve kış ayları gözlemlenerek, pozitif olgu yoksa buna göre belirlenmelidir. Kendi kişisel ön görü ve fikrim belli bir ilacı bulunana ve aşısı ortaya çıkana kadar futbol maçlarının 2021 yılında da oynanmaması yönündedir.

Şimdi bir daha düşünelim: COVID-19 mu, futbol mu?

Bence sağlıklı günler ve güzel bir yaşam önemlidir. Futbol ikinci planda kalmalıdır.