Atlaslara ve haritalara baktığınızda. Aslında bir köy kadar küçük olan eski dünyanın, nasıl yönetildiğini hiç düşündünüz mü?
 
Eski Dünya, tahminen bir milyon kötü, on milyon aptal ve yüz milyon korkak insan tarafından yönetilirmiş.
 
Zenginler, politikacılar ve din fanatikleri gibi kötü olanlar güç sahibiydi. Onların kararları ile dünya dönmeye ve kıskançlıkları ile yıkıma gitmeye devam eder di!
 
Koskoca eski dünyada, yalnızca bir milyon tane gerçekten kötü insan vardı. Büyük güç sahibi olanlar, yani kararları uygulanan bir milyon kişi. Sayıları on milyon olan aptal olanlar ise kötülerin aldıkları kararları uygulamaya çalışan askerler ve polislerden ibaret ti. Onlar, on iki anahtar ülke ile yirmi ülkenin ordusu ve polis güçleri. Toplamda gerçek bir güce ya da yaptırıma sahip olmayan on milyon kişi var dı. Genellikle cesur insanlar olduklarına şüphe yok fakat aynı zamanda aptallar, çünkü hayatlarını onları satrançta birer piyonmuş gibi kullanan hükümet uğruna vermeye hazırlar. Oysa uzun vadede o hükümetler, onları her zaman hayal kırıklığına uğratıp bir başına bırakır dı. Ülkeler, savaş kahramanlarını görmezden geldiği kadar kimseyi görmezden gelmemişti. Yüz milyon korkağa gelince, onlar da kötü insanların bildiğini okumasına izin vererek başlarını diğer yana çeviren bürokratlar ve memurlar dı. Onlar bu bölümün başı, şu komitenin sekreteri ya da diğer kuruluşun başkanı. Müdürler, yetkililer, belediye başkanları, mahkeme görevlileri, kanunları uyguladıklarını ya da sadece işlerini yaptıklarını ve bunu yapmazlarsa bir başkasının nasılsa yapacağını söyleyerek kendilerini savunanlar… Onlar, neler olup bittiğini bilen; ama bundan asla bahsetmeyen, bir adamı idam mangasının önüne götüren kağıdı imzalayan ya da bir milyon insanı aç bırakarak yavaş bir ölüme mahkum eden yüz milyon korkaktı.
 
İşte böyle, Eski Dünya bir milyon kötü adam, on milyon aptal adam ve yüz milyon korkak adam tarafından yüzyıllardır yönetiliyordu. Geri kalanları, yani yedi milyarı da, onlara ne söylenirse onu yapıyordu.
 
Bu bir milyon, on milyon, yüz milyon formülü mevcut uygulanan politikanın altındaki gerçekti. Marks yanılıyordu. Bu bir sınıf meselesi değil, çünkü sınıflar bahsettiğim azınlığın emri altında. Bu sayılar, bir imparatorluğun kurulmasının ya da bir isyanın başlamasının nedeni. Son on bin yıldır bu formülle uygarlıklar kuruldu. Piramitleri ve yeraltı ters piramitlerini inşa eden bu formüldü. Haçlı seferlerine neden olan da buydu. Dünyayı savaşa sürüklemek de, barışı sürdürmek de bu formüle bağlıydı.
 
Peki! Eski Dünya bu durumdan kurtulabilir miydi?
 
Tabii ki! Kendini bilip, haktan ve halktan yana olanlar dil, din, ırk, mezhep, kültür,yaş ve cinsiyet farkı gözetmeksizin bir araya gelebilselerdi!
 
Işık ve sevgiyle kalın!