Günümüzdeki soğuk savaşta bir toplumu uysallaştırmak, entelektüel kapasitesini azaltmak, hastalıklı ve az düşünen bireylerden oluşan bir toplum yaratarak yönetmek için top, tüfek, füze ve benzeri ateşli silahlar asla gerekli değildir.
Bunu hedefinizdeki ülkenin önce sigorta şirketlerini ve bankalarını satın alıp; birikim kapital ve kredi sarmalı üçgeninde yaratacağınız piyasada pompalayacağınız yüksek limitli kredi kartları ile tüketime alıştırıp sonra da beslenme politikalarını ele geçirerek genetiği ile oynanmış gıdalar ile sulh ve sükunet içinde himmet ve minnet duyguları ile fevkalade bir şekilde başarabilirsiniz.
Bugün Amerika, Avrupa ve kıtalararası emperyalizminin ülkemizde yaptığı tam da budur.
Peki bu durumdan kurtulabilir miyiz? 
Tabii ki kurtulabiliriz akıl ve bilim yoluyla!
 -Öncelikle bizi aptallaştıran flörür’lü diş macunlarının kullanımını derhal bırakıp yerine yerli ve milli kooperatif şirketler yoluyla organik diş macunu üretip minimum fiyat ile halkımıza ulaştıracağız. 
-Milli yerel fide ve tohumlarımızı kooperatif şirketler yoluyla üretip minimum fiyat ile mini üretici ve aile işletmelerine ulaştıracağız.
- Sermayesi yerli ve milli; mikro ölçekli tarım,ticaret ve iş bankaları ile sigorta şirketlerini kooperatif şirketler olarak kurup mini üretici ve aile işletmelerini kefilsiz ve koşulsuz barter sistemiyle destekleyeceğiz.
Bakın bakalım bu ülke geri mi gider yoksa uçar mı?
Bu önerdiğim sistemin benzerini günümüzde Hollanda, İsrail, Finlandiya ve Pakistan başarıyla uyguluyor. Karar ve uygulamak size kalmış…
Işık ve sevgiyle kalın!