Haftalardır üstüne basa basa anlatmaya çalıştığımız “sabır ve tahammül” ‘ün önemi, dün akşam sonunda meyvesini verdi. Artık tartışmasız bir şekilde Göztepe’nin as kalecisi İrfan Can Eğribayat’dır. 3 puan kaybeden Göztepe, bu puanlardan çok daha değerli olan İrfan Can’ı kazanmış oldu. Artık taraftarın İrfan Can’ı sorgulamayı ve yargısız eleştirmeyi bırakıp destek vermesi gerekiyor ki dün akşamki performansı devam edebilsin. Tek maçta kesip atamayacağımız gibi tek maçta da yıldız ilan etmemiz doğru olmaz ama ne kadar yetenekli ve potansiyelli olduğunu artık kanıtladı. Özellikle ayaklarını ve boyunu iyi kullanan İrfan Can’ın tek ihtiyacı Süper Lig’de daha fazla tecrübe kazanmak.

Göztepe kendi sahasında beklenin aksine çok zayıf bir performans sergilediği maçta, rakibi Fenerbahçe’ye 3-2 mağlup oldu. Maça hakem kararları etkisini vursa da pozisyon yaratmada özellikle orta saha ve defansta çok dağınık bir Göztepe izledik. İrfan Can konusunda sabretmek gerektiğini söylerken bir yandan bu sabrın sonuna gelen bir Murat Paluli gerçeği ile karşı karşıyayız. Maalesef Göztepe’nin sağ beki olarak gerek defansif gerek hücum yönünde çok yetersiz kalıyor ve gözlerimiz Gassama’yı arıyor.

Alpaslan’ın yokluğunda ilk defa beraber oynayan Mihojevic ve Atınç defansta uyum sorunu yaşarken özellikle yan toplarda uzun boylarına rağmen etkisiz kaldılar. Taraftarın ısrarla dönmesini beklediği Poko sahada takımın en kötüsüydü. Penaltı pozisyonunda her ne kadar top yön değiştirmiyor hatta eline değip değmediği tartışılıyor da olsa topa kollarını o denli açarak girmesi zaten başlı başına hataydı. Poko’nun en büyük becerisi 90 dakika koşmak ve pres yapmak, anlaşılan verdiği aradan sonra hazır şekilde dönememiş. Bunları yapamazsa zaten pas vermek ve oyun vizyonu konusunda oldukça yetersiz olduğu için bir daha formayı giyemez. Performansı giderek artan genç Yalçın bu sene 6 numara pozisyonunda kendini geliştirerek formayı parselleyebilir. 

Orta sahada en büyük eksiklik ise hiçbir pozisyon üretemeyen Soner ve 2 gol atmasına rağmen pozisyonunun gereğini yapamaya fırsat bulamayan Guilherme ikilisi oldu. İlhan Palut’un oyun anlayışı topu 1. Bölgeden paslarla oyuna sokmak fakat takım 1. Bölgede o kadar kötüydü ki 2. Bölgede de top kapamayınca orta saha resmen işlevini yitirmiş oldu. Göztepe kanatlardan etkili olduğu sadece iki pozisyondan birinde penaltı aldı birinde de ceza sahası içine topu kesmeyi başarıp gol attı. Bunları daha fazla yapabilseydi sahadan puanla ayrılması oldukça mümkündü. Ne yazık ki 2.bölge-3.bölge arasındaki başarısız futbol 1.bölgenin konsantrasyon kaybıyla birlikte takımı mağlubiyete götürdü.