Spor dalları içinde toplumların ilgisini çeken, çoğu insanın gündelik yaşantısında büyük önem tutan oyun “futbol” oldu. Bu ilgi daha da artarak devam ediyor. Dünya ile birlikte futbol ülkemizde de endüstri olmuş durumda. Ekonomik boyutu tartışılmaz şekilde büyüyerek devam ediyor. 7 yaşındaki torun ile 70 yaşındaki dede, aynı renklere bağlılığını aynı sloganlarla evde, sokakta ve statlarda aynı cümlelerle ifade edebiliyor. Futbol takımı taraftarlığı çoğu zaman eleştirilse de, toplumsal bir kuralı olumlu-olumsuz belirleyebiliyor. Statlarda köfteci, mühendis, öğretmen, marangoz, mimar, şoför, profesör yani toplumun her katmanı tek bir statüde yan yana geliyor: “Takım taraftarlığı”…
 
İzmir, Cumhuriyet’in ilk yıllarında yaşadığı futbol başarılarını sonraki yıllarda kaybetti. Köklü futbol takımları inişli çıkışlı yıllar yaşadı. Karşıyaka, Altay, Göztepe, İzmirspor ve Altınordu gibi İzmir futbol kulüpleri uzun yıllar 1.Lig’de mücadele etti. 1960’lı yılların sonunda Göztepe’nin Avrupa’da elde ettiği başarılar, hala İzmir futbolunun gurur kaynağı olarak yerinde duruyor. Göztepe’nin UEFA Kupası yarı finaline kadar çıktığı efsane kadro bugün tek tek sayılıyor. 70’li ve 80’li yıllarda İzmir futboluna hakim olan takımlar Karşıyaka ve Altay oldu. Her iki kulübümüz uzun yıllar İzmir’i 1.Lig’de temsil etti. 2000’li yıllarda İzmir için tekrar Göztepe efsanesi başladı. Uzun ve çalkantılı bir dönemden sonra Göztepe tekrar Süper Lig’le tanıştı. Süreçte bir kez alt lige düşen Göztepe, Süper Lig’de gurumuz olmaya devam etti. 
 
KARŞIYAKA İÇİN ÖNEMLİ ADIM!
Türkiye’nin en köklü ve eski kulüplerinin başında gelen Karşıyaka’da futbol için önemli bir gelişme yaşanıyor. Yeşil-Kırmızılı renklere gönül vermiş birçok isim Karşıyaka futbolunu yeniden yapılandırmak için harekete geçti.  İzmir’in önde gelen isimlerinin hedefi futbolda profesyonel bir yapı oluşturarak Karşıyaka’yı futbolda hak ettiği yere çıkarmak olarak açıklandı. Karşıyaka’ya gönül veren her çevreden isimler,  Karşıyaka 1912 Yatırımlar ve Sportif Hizmetler başlığında bir Anonim Şirket kurmak için çalışmalarını başlattı.
 
TÜRKİYE’DE İLK FUTBOL MAÇI BORNOVA’DA OYNANDI
Futbolun anavatanı İngiltere olarak bilinir. İlk maç ve bu maçın kuralları bu adada oluşturulduğu kabul edilir. Türklerin futbolla tanışması Osmanlı İmparatorluğu zamanında İzmir’de gerçekleşir. İzmir-Bornova’da Türkiye topraklarında oynanan ilk futbol maçı işin mucidi İngilizler arasında oynanır. Ticaret için gemilerle İzmir’e gelen İngiliz tüccarlar bilinen ilk futbol maçını Bornova’da yapmıştır. Dünyada futbolun beşiği İngiltere ise, Türkiye’de de İzmir olmuş benzetmesi çok da yanlış olmaz. 

FUTBOL VE KENT EKONOMİSİ
Yazının girişinde futbolun bir endüstri olduğunu belirtmiştik. Bu endüstri sadece top peşinde koşturan sporcuları yüksek paralar kazandırmanın yanında, kentlerin ekonomi ve sosyolojinde önemli etkilere sahip. Futbol takımlarının oluşturduğu hareketlilik, özellikle hizmet sektörüne yaptığı artı değer tartışılmaz. Uluslararası spor organizasyonlara sahip kentlerin nasıl değiştiğini hep birlikte görüyoruz. 1971 yılında İzmir’de yapılan Akdeniz Oyunları ile 2004 yılında gerçekleşen Dünya Üniversite Oyunları kentin kimliğinde ne kadar etkili olduğunu sonraki yıllarda anladık. İzmir’in Süper Lig’de iki takımla temsil ediliyor olması İzmir’e her anlamda katma değer yaratacaktır. Takımlarımız Avrupa kupaları ile yurt dışına açılırsa en iyi İzmir tanıtımı olacaktır. 

Son cümle: “Futbol sadece futbol değildir. İzmir’den Süper Lig’e üçüncü, hatta dördüncü takım çıkmalıdır…”