Yurtdışı borçlanması ile emeklilik Avrupa’ya çalışmaya giden ve bu ülkelerde emeklilik yaşının yüksekliğinden dolayı oradan emekli oluncaya kadar Türkiye’ye gelen işçi aileleri için önemli bir hakdır.

 

Türkiye’de sigortalı çalışmaya başladıktan sonra  gidenler için daha  kolay olmakla birlikte ,çalışması olmayanlar için bile belirli bir tutarda para ödeyerek  hem Türkiye’den hem çalışılan ülkeden iki emekli aylığı mümkün bulunmaktadır.

 

Türkiye’den yurtdışında bulunduğu çalışma sürelerini veya ikamet sürelerini  3201 sayılı yasadan faydalanarak  borçlanıp emekli olan vatandaşlarımızın  01.10.2008’den itibaren Türkiye’de sigortalı olarak çalışmaya başlamaları halinde emekli aylıkları kesilmemektedir. Yurt dışı borçlanma ile emekli olan çalışan diğer emeklilerde olduğu gibi Sosyal Güvenlik Destek Primi öder. SGDP’ ni de işvereni öder. Emekli aylığından kesilmez.

 

Yurt dışı sürelerini dikkate almadan Türkiye Sigortalılık süreleri ile SSK,EMEKLİ SANDIĞI,BAĞKUR süreleri ile emekli olanlar istedikleri hallerde yurt dışında çalışabilir,sosyal yardım ,ikamete dayalı yardım alabilir.Kesinlikle Türkiye ‘de aldıkları emekli aylıklarını durdurmak zorunda değillerdir.

 

Yurt dışı borçlanma yaparak emekli olan (3201 sayılı yasa ) kişi yurt dışında çalışamaz ,  sosyal yardım ,ikamete dayalı yardım alamaz.Ancak ,1978 öncesinde 2147 sayılı Kanundan yararlanarak yurtdışı borçlanması yapıp aylık bağlanan veya bundan sonra bağlanacak olanların  ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği almaya başlasalar da aylıkları kesilmeyecektir.

 

Yurtdışında Türk işveren yanında çalışan Türk işçileri buralardaki çalışmalarında uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmadıklarından, kendileri Türkiye’den emekli olsalar dahi ne emekli aylıklarının kesilmesi ne de SGDP ödemeleri gerekmemektedir.

 

3201 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 22/05/1985 tarihinden sonra yurtdışı sürelerini borçlanarak aylık bağlanan veya bağlanacak olanların aylıkları, 06/07/2007 tarihinden sonra yurtdışında ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği almaları halinde, bu ödenekleri almaya başladıkları tarihten itibaren kesilmektedir. Bu tarihten önce yurtdışında ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği almaya başlayıp, bu ödeneklerini bu tarih itibaren de almayı sürdürenlerin ödenekleri kesilinceye kadar aylıkları kazanılmış hak olarak devam ettirilmektedir.

 

Yurtdışındaki çalışmalarını 3201 sayılı Kanun kapsamında borçlanarak ülkemizdeki sosyal güvenlik kurumlarından emekli olanların 01.10.2008 tarihinden sonra ülke içinde özel sektörde çalışmaya başlamaları halinde emekli aylıklarının kesilmesi uygulaması 19.06.2010’dan itibaren sona ermiş bulunmaktadır. Buna karşın aynı durumdaki kişilerin yurtdışında çalışmaya başlamaları durumunda Türkiye’den kendilerine bağlanan emekli aylıklarının kesilmesi gerekmektedir. 2147 sayılı Kanun kapsamında yurtdışı borçlanmasıyla emekli olanların ise gerek yurtdışında ve gerekse yurt içinde çalışmaya ilişkin kazanılmış olan hakları korunmaya devam etmektedir.

Sonuç olarak Yurt dışı borçlanma ile emekli olduysanız ve bu borçlanma 1978 öncesine ait değilse yurt dışında çalışamaz ve sosyal yardım alamazsınız.

 

Diyelim ki yurtdışı borçlanma yaparak emekli oldunuz ve yurt dışında kayıt dışı çalışıyorsunuz bu durumda emekli aylığı almaya devam edebilirsiniz. Bunu herkese haber vermeden yaparsanız menfaatinizedir. Çünkü genelde bu maaş iptalleri yapılan ihbarlar ile ortaya çıkmaktadır.Özellikle yetim aylıklarında kesilen maaşların temelinde akraba ihbarları yatmaktadır.

 

Emekli aylığınız kesildi ve geriye yönelik borç çıkarıldı.Bu durumda da çıkan borç tutarı doğru mu?Sosyal yardım aldığınız veya çalıştığınız dönemleri mi kapsıyor?Bütün bunları kontrol edip buna göre bir ödeme yapmanız doğru olacaktır.Bu tür yersiz ödeme iptalleri doğru kontrol ve açılacak davalar ile yarı yarıya azaltılabilmektedir.

 

 

Bu konuda konuya vakıf kişilerden ödeme yapmadan önce danışmalık almanızı öneririz.