Vaktin zamanında ıssız mı ıssız bir ormanda yaşayan bir sihirbaz vardı. Bu sihirbazın birçok koyunu vardı ve tek yiyeceği de onlardı. Sihirbaz, koyunları her gün bir tanesini boğazlamak için barındırıyordu ve koyunlar da başına gelecekleri bildikleri için bu adamdan doğal olarak çok korkuyorlardı. İçlerinden çoğu o gün ölebilecekleri korkusuyla ormanın derinlerine kaçıp saklanıyorlardı. Arkadaşlarının öldüğünü biliyorlardı ve sıranın her an kendilerine gelebileceğinin farkındaydılar. Sihirbaz için her gün çıkıp kaçan koyunları aramaya çalışmak artık çok sıkıcı bir hale gelmişti.
Sonunda sihirbaz bir hileye başvurdu. Bütün koyunları hipnotize etti ve her birine tek tek, “Sen bir istisnasın. Herkes öldürülebilir ama sen öldürülemezsin. Sen sıradan bir koyun değilsin. Senin tanrısal bir önceliğin var” dedi. Bazılarına da “ Sen bir koyun bile değilsin. Sen bir aslansın, bir kaplansın, bir kurtsun. Sadece koyunlar öldürülür. Senin gidip ormanda saklanmana gerek yok. Bir aslanın öldürülme korkusuyla kaçıp saklanması çok aşağılayıcı bir şey, çünkü sadece koyunlar öldürülür.” dedi. Sihirbaz bu şekilde bütün koyunları değişik yollarla hipnotize etmeyi başardı. O günden sonra hiçbir koyun kaçmaya kalkışmadı. Sürekli içlerinden birilerinin öldürüldüğünü, katledildiğini görmelerine rağmen artık korkmuyorlardı, çünkü sihirbaz onları, özel ve ayrıcalıklı olduklarına inandırmıştı. Doğal olarak hepsi öldürülenlerin birer koyun olduğuna ve kendilerinin ise birer aslan, kaplan, kurt, vs. olduğuna inanıyorlardı. “Ben öldürülmeyeceğim çünkü istisnayım, tanrısal bir önceliğim var” diye düşünüyorlardı. Zihinlerine sihirbaz tarafından bu şekilde bir öykü yerleştirilmişti.
Sevgili İnsan kardeşlerim; kendini sizin çobanınız zannedenler tarafından bu ve buna benzer hikayeler ile hipnotize ediliyorsanız! Bilin ki bu durumdan biran öce uyanmanız lazım; çünkü ’taş bitti inşaat paydos.’ ayrıca ‘deniz bitti, kara göründü! ‘
Bizden uyarması yine de en doğrusunu siz bilirsiniz. Çünkü sonuçlarına siz katlanacaksınız…
Işık ve sevgiyle kalın!
