Çay mı, Kahve mi?

Abone Ol

Çay insanı mısınız, kahve insanı mı? Tercih etmeniz gerekirse seçiminiz çaydan yana mı olur, kahveden yana mı?

Ben baştan söyleyeyim: Çaycılar tarafındayım.

Her iki içecek de ülkemiz için milli içecek niteliği taşır. Aslında, çayın ve kahvenin yanında getirdiği sosyal kültür, asıl analiz edilmesi gereken noktadır.

Kısaca tarihine bakmak gerekirse; kahveyi ve çayı, diğer bazı uluslara göre daha geç keşfetmişiz. Kahve, Kanuni Sultan Süleyman döneminde ülkemize giriş yapmıştır. Osmanlı'da kahve, sarayda başlayan bir alışkanlık olarak zamanla halka yayılmış ve kahvehane kültürü yerleşik bir sistem haline gelmiştir. Ancak zamanla, kahvenin halk arasında tembelliğe ve dedikoduya yol açtığı iddialarıyla yasaklanması dahi gündeme gelmiştir. Kahvehaneler kontrol altına alınmaya çalışılsa da bu kültür giderek büyüyerek günümüze kadar ulaşmıştır.

Çayın ülkemize gelişi ise kahveye göre daha geç olmuştur. Tanzimat Fermanı’yla birlikte başlayan Batılılaşma hareketleri çayın Osmanlı’ya girişini hızlandırmıştır. Saray bürokratları ve yurt dışına eğitim için gönderilen öğrenciler, çayın ülkede yaygınlaşmasına öncülük etmiştir. Ancak çayın milli içecek olarak benimsenmesi ve kahvenin önüne geçmesi, esas olarak Cumhuriyet döneminde gerçekleşmiştir.

SABAH KAHVESİ/AKŞAM ÇAYI!
Ekonomik düzeyi ya da statüsü ne olursa olsun, çay ve kahve her ailede günlük yaşamın bir parçasıdır. Sabah kahvesi, başlı başına bir kültürdür. Geleneksel Türk kahvesinden, günümüzde Amerikan kahve kültürüne kayan bir alışkanlık söz konusudur. Bu da kahvenin yeni nesil ile birlikte farklı bir boyuta taşındığını gösteriyor.

Hiç düşündünüz mü? Aile ilişkilerinden iş görüşmelerine kadar birçok iletişimin temelinde çay ve kahve yer alır. Ülkemizde pek çok konu, çay ya da kahve eşliğinde konuşulur, çözülür.

Çaya ise toplum olarak daha farklı anlamlar yüklemişizdir. Toplumsal yaşamın her alanında yerini almış olan çay, birçok tartışmayı bitiren, sohbeti başlatan ya da sürdüren bir içecek olmuştur.

Son zamanlarda çayın alkolle birlikte tüketilmesi de sosyal medyada gündem oldu. Özellikle rakının yanında çay içme konusu tartışılıyor. Bu durumu destekleyenler de var, karşı çıkanlar da. Benim fikrim şu: Çay her zaman, her şeyle içilebilir. Yeter ki çayı paylaştığınız kişiler size huzur ve sevgi versin.

Herkesin, herkesle paylaşabileceği bir bardak çayı ya da kahvesi mutlaka vardır. Bu nedenle çay ve kahve, insanların dertlerini çözmekte veya yeni başlangıçlar yapmakta yeterli bir sebeptir.

Son cümle: "Hangisini severseniz sevin; hayatınızda çayınızı ya da kahvenizi huzur ve güvenle içeceğiniz dostlarınız olsun. Afiyet olsun…"