Günlerdir sanal ortamda, gençlerin eğitim/ kültür durumlarını ağzına sakız etmiş binlerce insan var :
 
‘’YKS Sonucuna göre, %86 sı Matematik, %89 u Fen, %63 ü Türkçe bilmeyen zırcahil bir gençlik yetiştirilmiştir.’’
 
Ortada takdirlerin, teşekkürlerin uçuştuğu, her önüne gelenin üstün başarılı gösterildiği eğitim sistemini en çok diline dolayan kişilerdenim. Fikrim de değişmiş değildir ama; bu eleştirileri yapan, koskoca, hem de yüksek eğitimli insanlara bir de bakıyorsunuz; meramını anlatacak bir paragraf cümleyi yazmaktan aciz. Ne demek istediğini anlamaya uğraşıyorsunuz. Bazen de birkaç kere okumak zorunda kalıyorsunuz.
 
Bu kişiler mi, gençlerin Türkçe zafiyetine, kültür azlığına, bilgi yoksunluğuna takmış ?
 
Unutmayalım ki, ‘’Ali yat yat uyu’’ ile başlayan bizim ezber sistemimiz de, mükemmel olmaktan çok uzaktı. Bir yığın tarih coğrafya detayları ile gereksiz doldurulan beyinlerimizin yorgunluğunu hala çekmekteyiz.
 
Notla terbiye edilen bizler… Disiplin cezası ile korkutulan bizler… Sonuçta saçın boyunun, eteğin boyunun, eğitimin en önemli parçası haline getirilmiş zamanlarında yetişmedik mi?
 
Şimdiki gençler, okul eğitiminin yetersizliğinin bilincinde hiç olmazsa… Geleceğin teknolojilerine hazır, ufka bakabilen, kendini yetiştirmeyi gerekli gören aydınlanmış çocuklar. Büyük çoğunluğu yarınların hızına yetişmenin önemini kavramış durumda. Bilgili ve eğitimli ebeveynlerle yola çıkıyorlar.
 
Eğitim sistemini savunmuyorum, hiç beğenmiyorum ama, bizlerden farklı olarak gençlerin bunun farkında olduğuna ve kendilerini yetiştireceğine inanıyorum.