İZMİR'de ve ülke genelinde hayvancılık ile ilgili üretimin giderek düştüğünü öne süren İzmir Ticaret Borsası (İTB) Meclis Üyesi Umut Okan, ithalata dayalı bir ülke konuma gelindiğine dikkat çekerek, 2019'da sıkıntı yaşanmaması için önlem alınmasını istedi.

İTB Meclis Üyesi Umut Okan, Türkiye'de ithalata dayalı hayvancılığın yapıldığını söyleyerek bu sorununun yıllardır çözülemediğini belirtti. Et tüketimindeki artışla ilgili bir değerlendirme yapan Okan, "Et tüketiminin kişi başına 15 kiloya yükseldiği konuşuluyor. Dileğimiz bu rakamın 30 kilolara çıkması. Maalesef tamamen ithalata dayalı bir ülkeyiz. 2011 yılında besi hayvanı ithalatıyla başlayan bu süreçte durmaksızın ithalata devam ediyoruz. Yerli üretici ürettiğini Et ve Süt Kurumu hariç hiçbir yere satamıyor. İç Anadolu'da da durum iyi değil. İzmir'de yaklaşık 5 aydır nisan, mayıs ayını dengeleyecek materyaller gelmemeye başladı. Atalarından gördüğü işi 30-40 yıldır sürdüren insanlar damlarına hayvan bağlamıyor" dedi. Üreticinin maliyetlerinin yüksekliğine dikkat çeken Okan, "Et ve Süt Kurumu ile Tarım Bakanı'nın konuya acilen müdahale etmesi lazım. Aksi takdirde 2019 hayvancılığı problemli hale gelebilir. Mayıs ayı stokçuların hayvan ve karkas çekmeye başladığı bir dönem. Et tüketiminde hızlı bir hamle olursa nisan, mayıs, haziranda çok ciddi bir boşluk olur. Et ve Süt Kurumu karkas ithal etmek durumunda kalabilir. Acilen sektör paydaşları birşeyler yapmalı" diye konuştu.

ÇİN'E KURU ÜZÜMDE İŞBİRLİĞİ TEKLİFİ

İTB Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Zinciroğlu da Çin ile Türkiye arasında çekirdeksiz kuru üzüm ticaretinin arttırılabileceğini belirterek meclisin kasım ayı toplantısına konuk olan Çin Başkonsolosu Liu Zengsian'ı işbirliğine davet etti. Türkiye'nin çekirdeksiz kuru üzümün hem üretiminde hem de ihracatında lider bir ülke olduğunu vurgulayan Zinciroğlu, "ABD'nin son 5 yılda bağ sahalarını söküp onun yerine badem, ceviz ve diğer kabuklu meyvelere ağırlık vermesi, Türkiye'yi bu alanda bir hamle yaparak bağ alanlarını çoğaltma ve ürün kalitesini yükseltmeye sevk etti. Çin ile de tatlı bir rekabet içindeyiz. Çin piyasasına da üzümlerimizi satabiliriz. Çin piyasası çok büyük bir piyasa, yaklaşık 1 milyar 400 milyon nüfusa yeten iki kaliteli üzümü var. Yeşil üzümü dışarı çok iyi bir fiyata satıyor. İç piyasada kullandığı sultani üzümü var. Dolayısıyla Türk üzümünü damak zevkine kolayca adapte edebilir. Onlara ürünümüzü makul bir fiyata satabiliriz. İTB olarak işbirliğine hazırız" dedi. (DHA)