EGE Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkan Vekili Erdoğan Çiçekçi "Türkiye’nin üstüne oynanan oyunlar, geçmişten bugüne hiç değişmedi. Başroldekiler de değişmediği gibi figüranlar da hiç değişmiyor. İşte bugünlerde biz, enerjimizi kendi içimizde polemiklerde harcamak yerine, birlik ve beraberlik içinde ülkemizin geleceğine odaklanmak, motivasyonumuzu bu yönde kullanmak zorundayız" dedi.

 

EBSO Ekim ayı meclis toplantısı, konuk konuşmacılar ekonomistler Murat Sağman ve Savaş Divanlıoğlu'nun katılımıyla gerçekleşti. Konuşmacılar küresel ve ulusal ekonominin durumundan bahsetti. Şirketlerin risk yönetimi konusunu ele aldı. EBSO Ekim ayı meclis toplantısında konuşan Başkan Vekili Erdoğan Çiçekçi, Fırat Kalkanı ve Misil konusunda dikkatli olunması gerektiğini vurguladı. Çiçekçi “Fırat Kalkanı Operasyonu plan ve projelendirme açısından başarılı bir harekattır. Güney sınırımızda ABD- PYD işbirliği ile yapılması planlanan kantonlar koridoru bu harekatla engellenmiştir. Elbab’a kadar ÖSO ve TSK gidip duracaktır. Gerek Fırat Kalkanı, gerek PKK terörü ile ilgili mücadele devam edecektir. Dış politikada sıkıntılı günler geçiriyoruz. Yakın geleceği, stratejik atılan hamleler şekillendirecektir. Musul konusunda dikkatli adım atılmalıdır. Tarihin bütün sayfalarında emperyalist düzenin uşakları bu bölgeyi kendi emelleri için kullanmışlardır. Türkiye’nin üstüne oynanan oyunlar, geçmişten bugüne hiç değişmedi. Başroldekiler de değişmediği gibi figüranlar da hiç değişmiyor. İşte bugünler de biz, enerjimizi kendi içimizde polemiklerde harcamak yerine, birlik ve beraberlik içinde ülkemizin geleceğine odaklanmak, motivasyonumuzu bu yönde kullanmak zorundayız" dedi.

"TEŞVİKLER ÖNEMLİ"

Belirsizlik ortamı içerisinde hükümetimiz olumsuzlukları bir parça da olsa bertaraf edebilmek için yeni adımlar attığını belirten Çiçekçi “Bu adımların sonuncusu, İzmir için de oldukça önem taşımaktadır.Çünkü ekranda belirlenen sektörlerde yapılacak yatırımlar için İstanbul hariç olmak üzere 1., 2. ve 3. Bölgelerin 4. Bölge teşviklerinden yararlandırılması söz konusudur. İzmir için bu iyi bir fırsattır" diye konuştu. 

KURAKLIK VURGUSU

Kuraklığa dikkat çeken Çiçekçi sözlerini şöyle sürdürdü: 

"21. yüzyılın en büyük tehlikesi, kuraklık ve susuzluk olarak gösteriliyorsa, tüketen, israf eden değil, her alanda üreten ve tasarruf eden bir topluma dönüşmek zorundayız ki, hep beraber zenginleşelim. Gelişmekte olan ülkelerde yaklaşık 1 milyar insan aşırı yoksulluk içinde yaşarken, Dünyada yüzde 40'ı yenilebilir durumdaki 1.3 milyar ton yiyecek, çöpe gitmektedir. Yapılan araştırmalar, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 40'ının susuzluk riskiyle karşı karşıya olacağını öngörmektedir."

Meclis toplantısında küresel ekonominin durumundan bahseden Ekonomist Murat Sağman, 2008 yılında Amerika'da yaşanan krizin benzerinin Avrupa'da görülmeye başlandığını anlattı. 95 yılında 2 trilyon dolar olan merkez bankalarının toplam bilançosunun, 20 trilyon dolara çıkarken, 40 trilyon dolar olan küresel borcun 225 trilyon dolara ulaştığını söyleyen Sağman, borçlanmanın ekonomik büyümeye oranla 2 kat arttığını belirtti. Son 3 bin yılın en farklı faiz durumunun yaşandığını belirten Sağman, Avrupa bankalarının negatif yönlü faiz uyguladığını anlattı. 2017 yılında referandum veya başkanlık seçimi olacağını söyleyen Sağman, belirsizliğin ekonomiyi olumsuz etkileyeceğini, doların 3,20-3,25 seviyelerine gelmesinin beklediğini anlattı.

2017'de ekonomide kriz hareketinin Avrupa'dan gelebileceğini ifade eden Sağman, şöyle konuştu:

"Avrupa'da ekonomiler büyüyemiyor. Genç issizlik ispanya gibi ülkelerde yüzde 30'a gelmiş durumda. Avrupa biraz tehlikeli. 2008'de dünya krize girdi biz iyi durumdaydık teğet geçti diye konuşmalar oldu. 2016'da dünya kötüleşiyor ama biz de kötü durumdayız. Bize etkisi çok daha fazla olacaktır."

Ekonomist Savaş Divanlıoğlu ise özellikle dövizle satış yapan şirketlerin risklerini yönetmesi gerektiğini anlattı. Divanlioğlu, "Avrupa ile iş yapıyorsunuz, satışı dövizle yapıyorsunuz ama Türk lirasıyla maliyet karşılıyorsunuz. İşimizin dövizin nereye gideceğini tahmin etmek olmaması lazım. Envanter riskinin de bertaraf edilmesi gerekir" diye konuştu. (Timur TARLIĞ /DHA)