İZMİR’in Bornova ilçesindeki Hasan Tahsin Özel ve Mesleki Eğitim Merkezi’nde eğitim gören yüzde 50 zihinsel engelli Vatan Karadeniz (17), tarım derslerinde okulda bulunan serada merak saldığı sukulent ve kaktüs yetiştiriciliğini, atık malzemeler kullanarak yaptığı kendi küçük serasına taşıdı. Mahallesindeki arkadaş çevresine de bitki yetiştiriciliğini öğreten ve satışını yapan Vatan'ın en büyük hayali, daha büyük bir seraya sahip olup, bitkileriyle ilgilenmek.

Bornova Hasan Tahsin Özel ve Mesleki Eğitim Merkezi son sınıf öğrencisi, yüzde 50 zihinsel engelli Vatan Karadeniz, 8. sınıftan mezun olup okula ilk geldiğinde, Tarım Teknolojisi Öğretmeni Adem Erhan'ın (44) dikkatini çekti. Pek mutlu görünmeyen Karadeniz, öğretmeni Adem Erhan'ın eğitim verdiği büyük serada zaman geçirmeye başladı. Karadeniz, yapraklarında su depolayan bitki türleri olan sukulent ve kaktüslerle ilgilenmenin ona çok iyi geldiğini fark etti. Öğretmeninin yoğun ilgisiyle okulda birçok şey öğrenen Vatan, önce bitkileri evinin çatısında yetiştirmeye başladı. Daha sonra öğrendiklerini uygulayarak, kendi evinin yakınındaki bir arsaya, önüne çıkan tüm engelleri aşarak, seradan kalma atık malzemelerle, çevreden bulduğu vazolarla, duş teknesinden yaptığı bitki dikim masasıyla bir sera kurdu. Burada çeşit çeşit sukulent ve kaktüs türü yetiştiren ve hobisi sayesinde kötü alışkanlıklarından da kurtulan Vatan Karadeniz, yetiştirdiği bitkilerin satışını da yapmaya başladı. Bitkilerle ilgilenmenin ona iyi geldiğini ve stresini azalttığını söyleyen Karadeniz, aynı zamanda Bornova Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nde staj yapıyor.

'BU ATÖLYEYE GELDİĞİNDE DOĞA ONA DOKUNDU VE VATAN ÇİÇEK AÇTI'

Okula yeni gelen öğrencilerin kendilerine ait saksılarda kendi bitkilerini yetiştirmelerini sağladıklarını anlatan öğretmeni Adem Erhan, "Bütün gelişim süreçlerini gözlemliyorlar ve bu onların çok hoşuna gidiyor. Bu sorumluluğun onda olması, bitkilerin çiçek açması ve bu süreçleri takip etmeleri onların özgüvenlerini artıyor. Vatan da bu süreçte bitkileri sevdi. Bitkilerin büyümesine katkıda bulunmak, buna şahit olmak insanda çok olumlu etkiler yaratıyor. Vatan da bu frekansı yakaladı. Hayatındaki bütün kötü alışkanlıklarını bıraktı. Bütün ilgisini bitki dünyasına verdi" diye konuştu.

Okulda kurduğu tarım atölyesindeki serada 200’e yakın sukulent ve kaktüs türü yetiştiren ve her öğrencisiyle özel olarak ilgilenen Erhan, şunları söyledi:

"Bu atölyeye geldiği zaman doğa ona dokundu, bitkiler ona dokundu, bizler ona dokunduk, toprak ona dokundu ve Vatan çiçek açtı, meyve verdi. Artık Vatan burada yaptığımız çalışmaları arkadaşıyla atık malzemelerden kendine yaptığı serasıyla bütün engelleri aştı. Önüne çıkan bütün engelleri aşıp kendine bir sera kurdu. Orada buradan aldığı bitkilerden yetiştiriyor, satışlar yapıyor. Hatta internet ortamında, sosyal medyada takipçileri var. Bitki gruplarında çok seviliyor, okulumuza Vatan’ı görmek için gelenler var. Kendine güzel bir sera kurma hayali var, umarım o da gerçekleşir. Hatta umarım kendi dükkanını açıp bu işten para kazanır. Bizim amacımız da zaten onları bu şekilde hayata ve topluma entegre etmek. Vatan’ın özellikle kendi imkanlarıyla çabalaması, önüne çıkan engelleri aşması ve kendi ihtiyaçlarını kendi karşılaması bana göre eğitimde kat edilmiş önemli bir yoldur. Hani bir deniz yıldızı hikayesi vardır ya, Vatan da benim deniz yıldızlarımdan biri oldu." 

BİTKİLER HAYATINI OLUMLU YÖNDE ETKİLEDİ

Bitkiler sayesinde kendine bir hayal kuran Vatan Karadeniz ise, "Okuldaki seraya ilk gittiğimde ‘Hoca bunlarla ne yapıyor ki’ dedim. Daha sonra Adem Hoca hem dikmemize, hem de eve götürmemize izin veriyordu. Ben de eve götürüp bitkilerin yavru verdiğini, büyüdüğünü görüp mutlu olmaya başladım. Bitkileri önce çatıya koydum, daha sonra büyüdükçe bu arsaya geçtim. Serayı arkadaşlarımın, kuzenlerimin yardımıyla kendi imkanlarımla yaptım. Balonlu naylon, tahta gibi atık malzemeler kullanarak yaptım. Akşamları evden çok burada arkadaşlarımla müzik dinleyip, bitkilerle ilgileniyoruz. Adem Hoca sayesinde bunları öğrendim ve hayatım değişti. Burada olmak stresimi azaltıyor, bana iyi geliyor. Bitkilerle uğraştıkça daha çok hayal kuruyorum. Hayalim, buradaki bitkilerimle daha büyük bir yerde sera kurmak. 8'inci sınıfta bu hobiyi edinmiş olsaydım belki derslerime daha çok çalışır ve üniversite okurdum. Ama nasip olan buymuş" şeklinde konuştu.

Vatan Karadeniz’in annesi Figen Karadeniz (36) de, "Vatan çok güzel şeylerle uğraşıyor. Okulda serada bitkilerle uğraştı, sonra hobi haline getirdi ve evimizin çatısında çoğaltıp yetiştirmeye başladı. Bitkiler çatıya sığmayınca bu arsaya taşıdık. Hocasından çok şey öğrendi. Öğrendiklerini arkadaşlarına da öğretiyor, çocuklara bitki ekmeyi, yetiştirmeyi öğretiyor. Bu hobi Vatan’ın davranışlarında, gelişiminde çok etkili oldu" diye konuştu.