Her yıl Şubat ayında yapılan ilaç zamları yürürlüğe girdi ancak ilaç temininde yaşanan sıkıntılar bitmedi. Zamların her yıl Şubat ayında yapılması nedeniyle birkaç ay öncesinden başlayan ilaç üretimindeki düşüş ve ecza depolarının stok yapmaya yönelmesiyle piyasada çok sayıda ilacı bulmak mümkün olmuyor.

 

Her yıl yaşanan ilaç krizi bu yıl da tekrarlandı ve ellerindeki ilacı zamlı satmak isteyen üretici, depocu ve eczaneler nedeniyle piyasada 400’e yakın ilacı bulmak imkansız hale geldi. Bu yıl için açıklanan yüzde 26’lık zammın 19 Şubat’tan itibaren uygulanmaya başlanmasıyla birlikte bulunamayan ilaçlar zamlı fiyatlarla yeniden piyasaya sürüldü.

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili zam beklentisi nedeniyle bulunamayan ilaçları ve vatandaşların yaşadığı mağduriyetin nasıl giderileceğini Meclis gündemine taşıdı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren Sertel, ilaç fiyatlarına her yıl Şubat ayında zam yapılması nedeniyle çok sayıda ilacın birkaç ay öncesinden itibaren piyasada bulunamamasına yönelik alınan önlemleri sordu. Sertel, vatandaşın mağdur olmaması adına ilaç zamlarının her yıl Şubat yerine belirli aralıklarla yıl geneline yayılarak yapılması önerisini getirdi.


400’E YAKIN İLAÇ BULUNAMADI

Sağlık sektöründe yaşanan genel sıkıntıların her yıl Kasım – Şubat ayları arasında had safhaya çıktığını hatırlatan CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, şunları söyledi:

“Yerli ve ithal ilaçlara yılda bir kez Şubat ayında zam yapıldığı biliniyor. Bu yıl ilaç fiyatlarına yüzde 26 oranında zam yapılacağı açıklandı ve kısa bir süre önce yürürlüğe girdi. Zam yapılacak tarihin önceden belli olması nedeniyle çok sayıda üreticinin zam oranları açıklanmadan bir süre önce ilaç üretimini düşürdüğü, bazı ecza depolarının ve eczacıların zamdan birkaç ay önce yüklü miktarda ilaç stoku yaptığı ve bu nedenle özellikle Kasım ve Şubat ayları arasında piyasada çok sayıda ilacın bulunamadığı bize gelen bilgiler arasında. 19 Şubat’ta zamların yürürlüğe gireceği tarihe kadar piyasada 400’e yakın ilacı bulmak neredeyse imkansızdı. Zamların yansıtıldığı gün bulunamayan ilaçlar yeniden bulunur oldu! Bu durumdan ilaç üreticilerinin, ecza depolarının ve eczacıların da memnun olmadığını biliyoruz. Girdi maliyetlerinin aşırı artması nedeniyle para kazanamaz noktaya gelen üreticiler, dağıtıcılar ve eczacılar mecburiyetten bu yönteme başvurmaktadırlar. Bu ayıp onların değil sağlıksız bir sağlık politikası güden hükümet edenlerindir. Her zamanki gibi olan yine vatandaşımıza olmaktadır. Doktorun yazdığı ilacı bulmak için eczane eczane, depo depo gezmek zorunda kalan vatandaş aradığı ilacı bulamamaktadır. Halk sağlığı her şeyin üzerindedir. Hükümet her yıl yaşanan krizin farkındadır ancak hiçbir adım atmamaktadır. Yılda bir kere yüzde 20 zam yapılacağına yılda 4 kez yüzde 5 artış uygulandığı takdirde üreticiler, depolar ve eczaneler ilaç kısıtlamasına gidemeyecektir. Eczacı Birliklerinin beklentisi ve talebi de bu yöndedir. Bu konuda derhal adım atılmalıdır.”


İTHAL İLAÇTA DA SIKINTI VAR

Yerli ilaçların bulunmasına yönelik yaşanan sıkıntının yılın belli bir döneminde olmasına karşın ithal ilaçta aynı sıkıntının sürekli devam ettiğini ifade eden Sertel, “Sağlıkla ilgili harcanan parayı kontrol altına almak ve tasarruf etmek gibi bir mantık çerçevesinde hatalı bir politika izlenmeye başlandı. Bunun devamında ilaç fiyatlarını belirlemek için bir kriter ortaya atıldı ve sabitlenmiş Euro kuru oluşturuldu. Sabitlenmiş Euro kuru geçen yıl 2 lira 69 kuruş idi şimdi 3 lira 40 kuruşa çıkarıldı. Ancak serbest piyasada Euro 6 lira. Euro’nun 6 lira olduğu bir ortamda ithalatçılara 3 lira 40 kuruş sabit fiyatla ilaç getir demek nasıl bir mantık? Bu nedenle çok sayıda ithal ilaç getirilmiyor veya az miktarda getiriliyor. Başta kanser olmak üzere birçok kronik hastalığın ilacı ithal. Yerli ilaç yılda birkaç ay bulunamazken ithal ilaç yılın 12 ayı zor bulunuyor. Vatandaşın sağlığını daha fazla bozmamak adına bu soruna da acil çözüm üretilmeli” diye konuştu.