Yeraltından çıkan ve mineral açısından zengin olan sıcak su kaynağı kaplıcalar, antik çağlardan beri doğal bir tedavi yöntemi olarak kullanılıyor. İzmir de Yarımada'dan Bakırçay'a ve Küçük Menderes'e dek çok sayıda kaplıcaya sahip.

Sağlık turizminin önemli ayaklarından biri olan kaplıcalar açısından İzmir oldukça zengin. İşte hem yarımada bölgesinde, hem de kuzeydeki Bakırçay havzasında yer alan ve ziyaretçilerine şifa dağıtan kaplıcalar...

BALÇOVA
Balçova'daki kaplıcalar konuklarına çam ormanı ve deniz manzarası içindeki modern tesislerde tedavi olanağı sunmaktadır. Kaplıca suyunun Sağlık Bakanlığı'nca belirlenmiş tedavi özellikleri, hekim kontrolünde banyo uygulamaları şeklinde romatizmal (osteoartrit, romatoid, spondilartropatiler, bölgesel ağrı sendromları) ve nörolojik hastalıkların (miyaljiler, inme sekelleri vb) kronik dönemlerinde, ortopedik sekellerin yardımcı - tamamlayıcı tedavisinde kullanılabilir niteliktedir. Birçok hastalığın tedavisiyle birlikte sunulan huzurlu ve doğal ortam, yüzme havuzları, tenis kortları ve diğer spor tesisleriyle hem yaşlılar, hem gençler için dinlenmek ve dinçlik kazanmak için son derece uygundur. Balçova'da bulunan Agamemnon Ilıcası'nın varlığı ilk çağlardan bu yana bilinmektedir. Söylenceye göre Troya savaşında yaralanan Kral Agamemnon ya da onun bazı askerleri bu ılıcalarda tedavi görmüş ve şifa bulmuşlardır. Başka söylencelerde Büyük İskender'in ordusundan askerlerin de bu ılıcada tedavi olduğu anlatılmaktadır. Balçova'da uzun yıllardır hizmet veren Termal Tedavi ve Teşhis Merkezi'nde bulunan fizik tedavi merkezi, Türkiye'nin ve Avrupa'nın en büyük ve önemli saygın merkezlerinden biridir. Özellikle romatizmal, ortopedik, nörolojik hastalıklara ilişkin bilimsel çalışan bir tesistir. Su sıcaklığı 63 dereceyi bulan kaplıcalarda 3.3 oran değerinde radyoaktivite bulunmakta ve şifalı su sodyum bikarbonat ile klorür içermektedir. Agamemnon Kaplıcaları üst solunum yollarının kronik iltihapları, nefritler, bazı iltihaplar, romatizma sendromları, metabolizma bozuklukları ve deri ve eklem hastalıklarının tedavisinde yararlıdır.

BERGAMA
Bergama ilçesi kaplıca ve tedavi merkezleriyle, eski çağlardan bu yana sadece İzmir'de değil dünya üzerinde tanınan bir ilçedir. Bergama Asklepion, İzmir'de kaplıca geleneğinin başladığı, eski çağların en ünlü kaplıca ve tedavi merkezi olarak biliniyor. Kapısında "Ölüm bu kapıdan içeri giremez" yazan Asklepion eski çağların en önemli hekimleri Satyros ve farmakolojinin babası olarak tanınan Galenos'un ders verdiği bir yer olarak, tıp tarihi açısından da büyük önem taşıyor. Asklepion aynı zamanda tıbbın sembolü olan çift yılanın ilk defa tanımlandığı sütunun da bulunduğu merkez olarak tanınıyor. İlçede bugün yerel halk tarafından kullanılan ancak tesis bulunmayan çok sayıda sıcak su kaynağı bulunmaktadır. Bu suların böbrek taşı, kum, romatizma, kireçlenme, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları ve damar tıkanıklıklara iyi geldiği bilinmektedir.

ÇEŞME
İzmir'in Çeşme ilçesi, doğası, havası, suyu, tarih ve kültür zenginliğinin yanı sıra termal su kaynaklarıyla da ünlü bir tatil beldesidir. Ilıca ve Şifne'de kaplıcaların bulunduğu modern konaklama tesisleri bulunmaktadır. Ilıcadaki kaplıcaların metabolizma bozuklukları ile raşitizm, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları, karaciğer ve idrar yollarının ağrılı hastalıklarının tedavisinde yararlı olduğu bilinmektedir. Şifne bölgesindeki kaplıca suyu ise romatizma, raşitizm, kadın ve idraryolu rahatsızlıkları ile mide - bağırsak rahatsızlıkları, egzama ve kan çıbanı gibi cilt hastalıklarına karşı değerlendirilmektedir.

DİKİLİ
Kesintisiz 20 kilometre sahili, Mavi Bayrak'lı plajlarıyla Dikili, yaz tatilcilerinin yanı sıra şifalı sulardan yararlanmak isteyenlerin de tercih ettiği bir ilçedir. Çok sayıda sıcak su kaynağı bulunan ilçedeki kaplıcalar, termal turizmi hareketlendirmekte ve fizik tedavi amacıyla yurt içi ve yurt dışından gelen konukları ağırlamaktadır. Nebiler Köyü'nde, Hayıtlı'da, Kocaoba mevkiinde bulunan kaplıcalarda konuklar şifalı sudan yararlanabilmektedir. Buradaki ılıcaların ağrı dindirici, kısmi felç, böbrek taşı, kum, romatizma, kireçlenme, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları ve damar tıkanıklıklarında şifalı olduğu bilinmektedir.

BAYINDIR
İzmir'in kaplıcalarıyla ünlü bir başka ilçesi de Bayındır'dır. İlçenin Ergenli ve Dereköy bölgelerindeki tesisler şifalı sularıyla yoğun ilgi görmektedir. Buradaki kaplıcalarda kişiye özel banyolar bulunmaktadır. Bayındır'daki şifalı suların romatizmal hastalıklar, kireçlenmeler, sedef ve benzeri deri hastalıkları, yumuşak doku romatizması, bel ve boynu fıtıkları, kronik ağrılara iyi geldiği bilinmektedir.

SEFERİHİSAR
Tarih, kültür, deniz, doğal yaşamı hedefleyen citta clow-sakin şehir turizm hareketiyle en çok ziyaret edilen kıyı beldelerinden Seferihisar, kaplıca ve sıcak su kaynaklarıyla da İzmir'de yoğun ziyaretçi almaktadır. Yemyeşil mandalin bahçeleri arasından geçerek ulaşılan ilçede şifalı olduğu bilinen halkın günübirlik yararlandığı kaplıcalar bulunmaktadır. Seferihisar'daki kaplıcaların genellikle romatizma, cilt ve üst solunum yolları ile kırıkların tedavisinde etkili olduğu bilinmektedir.