(Eral Aytemiz/EGE MECLİSİ)-Sayim Tütüncü ile pandemi döneminde elektrik sektörünü konuştuk. İşte Sayim Tütüncü ile gerçekleştirdiğimiz sohbetten öne çıkan kısımlar...

Sektörünüz pandemiden nasıl etkilendi?

(Sayim Tütüncü)-Öncelikle bizlerin sağlığı için büyük fedakarlıklar gösteren tüm sağlık çalışanlarına teşekkür ederim. Bu zor zamanları hep birlikte önlem alarak atlatabileceğimize inancım tam. Ülkemizde ilk vaka görülmesinden bu yana biz de firmamız içerisinde en üst düzeyde önlemler aldık ve çalışanlarımızı doktorlar ve iş güvenliği uzmanları eşliğinde bilgilendirdik.

Pandeminin ilk dönemlerinde elektrik sektöründe çok kısa süreli bir duraklama olsa da, ilerleyen zamanlarda ürünlerimize olan talep artarak devam etti. Ben bunu elektriğin ve elektrik malzemelerinin insan hayatındaki yerine ve ürün kalitemize bağlıyorum.

Dünya’da tam kapanma yaşanan dönemler dahil olmak üzere durmayan sektörler var. Sağlık, inşaat, gıda, ulaşım ve ulaştırma, madencilik gibi sektörler insanların temel ihtiyaçlarına yönelik faaliyet gösterdikleri için durmaları pek mümkün değil. Bizim ürünlerimiz de bu sektörlerin bazılarına doğrudan bazılarına ise dolaylı yoldan çözümler sunmakta. Bu sebepten dolayı biz pandeminin başlangıcından günümüze kadar hiç durmadık 

Örneğin sağlık sektörünü ele alalım. Pandemi bizlere, gelişmiş ülkelerdeki hastaneler dahil olmak üzere, hasta yatak kapasitesini artırmamız gerektiğini gösterdi. Bunun sonucunda da hem ülkemizde hem de dünyada hastane projelerinde bir artış gözlendi. Bizim ürünlerimizin bir kısmı hem bu şantiyelerde hem de inşaatı tamamlanan tesislerde kullanılmakta. Bu da elektrik sektörünün insan hayatı ile ne kadar iç içe olduğunun bir göstergesi. 

Yani özetleyecek olursam, elektrik sektöründe faaliyet gösteriyorsanız; durmanız veya yavaşlamanız pek mümkün değil. Çünkü odağınız insanların yaşamını kolaylaştırmak.

Şirketiniz ve içinde yer aldığınız sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz? 

(Sayim Tütüncü)-TP Elektrik’i kurduğumuz tarihten bu yana önce insan dedik. Elektrik sektörüne nasıl daha pratik ve uygun çözümler sunarız konusu üzerinde durduk. Bu konuyu sadece TP Elektrik veya elektrik sektörü özelinde düşünmemek gerekir. Hangi sektörde faaliyet gösterirseniz gösterin, insanların hayatına olumlu yönde dokunmayı hedeflemelisiniz. Bir şirketi uzun vadede ayakta tutan kaynak kod budur. 

Elektrik sektörünün geleceği doğaya uyum çerçevesinde ilerliyor. Sektörümüzde faaliyet gösteren firmaların bu yönde ilerlemeleri gerektiğine inanıyorum. Biz de bu konuda gerekli adımları attık. 

Gündemimizdeki birincil hedefleri az önce bahsettiğim “insan odaklı” anlayıştan yola çıkarak karbon ayak izimizi azaltmak olarak oluşturduk. Bu yöndeki faaliyetlerimizden kısaca bahsetmem gerekirse; üretim tesisimizi mümkün olduğunca çevreci hale getirdik. Fabrikamızda; atık su arıtma tesisi mevcut. Kağıt ve karton atıklarımızı geri dönüştürüyoruz. Ayrıca,  yakın bir zamanda da üretim tesisimizin çatısını tamamen güneş enerjisi panelleri ile kaplayacağız. Yılın yaklaşık 300 günü güneş alan bir şehirde bulunmamız bize yüksek miktarda elektrik üretebileceğimiz bir fırsat sunuyor. Böylece elektrik ihtiyacımızın %90’ını yenilenebilir enerjiden üretmeyi hedefliyoruz. Bu proje sayesinde hem elektrik sektöründe hem de bölgemizde rol model olarak alınan bir firma olmayı hedefliyoruz.

Yine çok önemsediğim ve katkıda bulunmaktan dolayı gurur duyduğum yeni bir projemiz daha var; E-mobilite. Karbon salınımını önlemek için elektrikli araçların kullanılması çok önemli. Elektrikli araçlar gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak adına katkı sağlıyor. Bu yüzden uzunca bir süredir elektrikli araç kullanıyorum. Şu an hali hazırda; elektrikli araç şarj prizi, şarj fişi ve şarj uzatma prizleri ürettik. Dünyanın önde gelen yerli elektronik üreticilerinden biri ile de şarj prizlerinin tedariği konusunda son aşamaya geldik. Bu ürünlerimizi şu an Avrupa pazarlarına tedarik ediyoruz. Yakın bir tarihte kendi laboratuvarımızdaki testlerden başarı ile geçen ve ilk prototipi ile kendi aracımı şarj ettiğim “Elektrikli Araç Şarj Ünitesi”ni belgelendirip seri üretime geçirmeyi hedefliyoruz.

TP ELEKTRİK HAKKINDA

(Sayim Tütüncü)-1954 Muğla doğumluyum. Asıl mesleğim teknik öğretmenlik. İstanbul Yüksek Teknik Öğretmen Okulu Makine Bölümü mezunuyum. Eğitim hayatımda elde ettiğim kazanımları hayata geçirebileceğim alanın öğretmenlik mesleğinin yanı sıra bir işyeri kurmakla da olabileceğini düşündüm ve bu sebepten dolayı 1989 yılında TP Elektrik’i kurdum. 

50 m2’lik mütevazı bir atölyede başladığımız üretim serüveni şimdi İzmir Kemalpaşa’da bulunan 40.000 m2’lik üretim tesisinde devam ediyor. Aralarında ağır sanayi kollarının da bulunduğu 20’den fazla sektöre, 5500’den fazla ürün tedarik ediyoruz. Güncel olarak 65 ülkeye ihracat yaparak yerli sermayenin büyümesine ve döviz girdisinin artmasına katkıda bulunuyoruz. 

TP Elektrik’i diğer firmalardan ayıran en önemli özellikler üretim prensiplerimiz olarak düşünüyorum. Bunlar kısaca; ekonomiklik, fonksiyonellik, yaratıcılık ve özgünlük. Ar-Ge çalışmalarımızı da sektörden elde ettiğimiz verilere dayanarak bu prensipler ile yürütüyoruz. Müşteri odaklı bir yapımız var. Uzun soluklu işbirlikleri sağlayarak, güvenli bir iş ortağı olmayı hedefliyoruz. Şirketimizin mottosunu da bu eksende “Güvenilir Endüstriyel Bağlantı” olarak oluşturduk. Tabii ki güvenilir olmak sadece sözde olmuyor. Bunların bağımsız kuruluşlarca onaylanması da gerekiyor. Bu sebepten dolayı, ürettiğimiz tüm ürünleri öncelikle kendi laboratuvarımızda test ediyoruz. Ardından ulusal ve uluslararası bağımsız kuruluşlardan aldığımız onaylar sonucunda dünya pazarlarına sunuyoruz. 

Bunların yanı sıra, bir öğretmen olarak en çok önem verdiğim konulardan biri de genç nesillerin ülkemize kazandırılması. Şirketimizde yeni istihdam edilecek personelleri genellikle genç kuşaktan seçiyoruz. Mevcut yöneticilerimiz de bu genç arkadaşlara mentorluk yapıyorlar.