İzmir'in Karaburun ilçesinde yaşayan Karakayan çifti, sokakta bakımını üstlendikleri 40'a yakın kedinin, soğuk günlerde üşümemeleri için bozulan çamaşır makinesi ve atık malzemeleri kullanarak kedi evleri yapıyor.

Çalıştığı turizm firmasından emekliye ayrılan 65 yaşındaki 2 çocuk babası Ahmet Karakayan, 14 yıl önce eşi Nilüfer Karakayan ile birlikte doğal güzelliklerinden etkilendiği Küçükbahçe köyüne yerleşme kararı aldı.

Küçük yaşlardan bu yana hayvanları çok seven Karakayan, oturduğu site yakınlarında bulunan 40'a yakın kedinin bakımını üstlendi.

Karakayan çifti, can dostlarının soğuk günlerde üşümemesi için, 2 ay önce evlerinde kullandıkları bozulan çamaşır makinesi ve atık malzemeleri kullanarak kedi evi yapmaya karar verdi.

Çamaşır makinesinin içindeki tamburu ve elektronik parçaları çıkaran çift, kedilerin rahat etmesi için makinenin içine yastık ve örtüler koydu.

Komşuların da destek verdiği çift, tahta gibi atık malzemeleri kullanarak, oturdukları evin sokağına ikinci bir kedi evi daha yaptı.

Üçüncü yuva için çalışıyor

Ahmet Karakayan, AA muhabirine, kedilerle ilgilendiği vakitlerde kendisini çok mutlu ve huzurlu hissettiğini söyledi.

Kedilerin kışın soğuğa ve açlığa dayanamadığını belirten Karakayan, şöyle konuştu:

"Onlar da bu ülkenin vatandaşları, canları ve kalpleri var. Düşünüyorlar, üzülüyor, seviniyorlar, seviyorlar. Kışın biz bakmazsak yaşama şansları yok. Çamaşır makinem bozulunca bundan bir kedi evi yapayım dedim. Onu yapınca 5 kedi girip soğuk havaları orada geçiriyor, 30-40 kedi olunca 'bir çamaşır makinesi yetmez' dedim. Bir tane daha yaptım. Şimdi bir tane daha yapmaya başladım."

Kedilerle arasında çok özel bir bağ olduğunu ifade eden Karakayan, "Onlar saatlerini ve isimlerini biliyorlar. Onları bir hayvan olarak görmüyorum. Hepsi büyümemiş bir çocuk. Bu evleri çoğaltmaya niyetliyim. Evimin arkasında 2 köpek evi var. Onları da ben yaptım. Gaz beton buluyorum, çimentoyla örüp köpek evi yapıyorum. Yeter ki üşümesinler yaşasınlar." diye konuştu.

Nilüfer Karakayan da aile olarak kedilere bakmaya kendilerini mecbur hissettiklerini belirterek, "Duyduğum tek duygu huzur. Onların da canı var. Sevmesinler, bakmasınlar ama dövmesinler ve vurmasınlar. Hayvanlara şiddet haberlerini duyunca çok üzülüyorum. Hiç mi merhamet ve vicdan yok." diye konuştu. (AA)