İzmir…

Doğduğum, güzel kent.

Bu kentte geçti çocukluğum. Alsancak’ta Gazi İlk okulunda okurken, o günlerin güzelliği halen aklımdadır.

Sokaklarında yürüdüm, kimi zaman umut dolu, kimi zaman hüzünlü.

Sokaklarında bisiklet bindim, sonrasında motosiklet.

Eğitim yaşantımın kilometre taşlarının bu kentte tamamladım.

Ve halen İzmir’de, bu kentli olmanın gurur ile yaşıyorum.

Geçenlerde düşünceler daldığım bir sırada bir de baktım ki, akademik çalışma alanım etik ile olan temasım 20 yıl olmuş…

Bu kentte, kentin kalbinde yaşanmış bir yirmi yıl.

Yani bu kente adanmış yirmi yıllık bir borcum var.

Ve bunu ödemek için İzmir’de etik ile ilgili tıp ya da sosyal anlamda olsun, farklı konularda seminer, panel veya söyleşiler düzenlemeye karar verdim.

Bu anlamda akademik veya toplumsal kurumlarla bağlantı halinde olacağım.

İzmir’e ve İzmirlilere “Etik” vefa borcumu ödemek için yine yollarda ve aktivitelerle, hangi meslekten veya hangi çalışma alanından olursa olsun, talep ettikleri takdirde İzmirlilerle buluşacağım.

Bunu gerçekleştirmek için çalışmalara başladım bile.

Sevgi ve saygıyla, içtenlikle buluşmak üzere…

*(Hiç kimse alınmasın sakın, sadece İzmir olması gerekmiyor. Elbette talep olursa Ege bölgesinin tüm illerine de kollarımızı açıyoruz. Manisa, Aydın, Muğla, Bodrum, Marmaris, Uşak, ve hatta Balıkesir… Etik ve ahlâkın üstünlüğünü aktarmak, doğru bir toplum oluşmasının yollarının anlatmak için her yerde olacağız.)