İzmir’de son günlerde artmaya başlayan sıcaklıklarla termometreler 34-35 dereceleri göstermeye başladı. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, sıcaklıkların Mayıs ayı sonuna kadar artmasını beklediklerini ve 1945 yılı Mayıs ayında kırılan sıcaklık rekorunun bu yıl kırılabileceğini söyledi. Doğan Yaşar, yaşanan kuraklıkla beraber İzmir’in ana su kaynağı olan Tahtalı Barajı’nda da 2008 yılında olduğu gibi dibi görebileceklerini ifade etti.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, geçtiğimiz günlerde yaptığı uyarıyla sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyredeceğini belirterek, sıcaklıkların 4 ila 12 derece artışa geçeceğini duyurmuştu. Mayıs ayının son günlerinin yaşandığı bugünlerde İzmir’de de sıcaklıklarla arttı. Hava sıcaklığının birkaç gündür 34-35 derecelerde seyrettiği İzmir’de, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, Sıcaklıkların daha da artmasını beklediklerini ifade ederek, 77 yıllık Mayıs ay sıcaklık rekorunun kırılabileceğini söyledi.

“77 yıllık rekorun kırılması bekleniyor”
Prof. Dr. Doğan Yaşar, Pazar gününe kadar havaların oldukça sıcak geçeceğini tahmin ettiklerini belirterek, “İzmir’de Mayıs Ayı sıcaklık rekoru 1945 yılında 37.6 dereceyle kırılmıştı. Bu yıl da o rekorun kırılması bekleniyor. Rekor kırılmasa bile bu yıl son yılların en sıcak Mayıs ayı oldu. Bu meteorolojik bir olay. İklim değişikliği, küresel ısınma gibi şeylere bağlanıyor ama bu biraz daha farklı bir olay. Örneğin geçtiğimiz Mart ayı, son yılların en soğuk Mart ayıydı. Ege’de Mart ayında ortalama sıcaklık 10.2 iken, 6.1’e düştü. Sıcaklık düşüşü Türkiye genelinde de 3.7 olarak kayıtlara geçti. Bu soğumayla beraber kuraklığa girdik. Yağmur yağışları Mart ayında yüzde 35 oranla, Nisan’da yüzde 60 oranla azaldı” dedi.

“Tahtalı Barajı’nın dibini göreceğiz gibi duruyor”
İzmir’de yıl içerisinde sıcaklık farkının 17 ila 19 derece arasında değiştiğini söyleyen Prof. Dr. Doğan Yaşar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Eğer kışın çok soğuk geçerse, yazın sıcak geçecek demektir. Şu an bunu yaşıyoruz zaten. Bu beklediğimiz bir şey ama bizim asıl korkmamız gereken sularımız. İzmir’in ana su kaynağı Tahtalı Barajı’nda geçtiğimiz yıl yüzde 72’lik bir doluluk oranı varken, bu yıl yüzde 62’ye düştü. Çok hızlı bir düşüş yaşıyoruz. Sanırım 2008’deki gibi Tahtalı Barajı’nın dibini göreceğiz gibi duruyor. İkinci büyük sorun ise orman yangınları. Yangınlar sıcaklıkla paraleldir. Örneğin 2008 yılında son 80 yılın en soğuk kışını yaşamıştık. Aynı yıl yaz aylarında ise orman yangınları rekorları kırıldı. Bu yıl da çok soğuk bir Mart ayı geçirdik ve şu anda da çok ısındı. Orman yangınları açısından tehlike çanlarının çaldığını gösteriyor. Ormanlarımıza çok çok dikkat etmek lazım. Bu tür sıcak dönemlerde yangın başladığı zaman engellenmesi kolay olmuyor.” (İHA)