Bakan, Sayıştay tarafından denetlenen, yerel yönetimlere ait belediye şirketlerinde çalışan işçilerin iş güvencesinin sağlanması amacıyla verdiği kanun teklifinde, 4734 Nolu Kamu İhale Kanunun istisnalar maddesine, “Belediyelerin, kendileri tarafından kurulan ve sermayesinin yarısından fazlası kendilerine ait olan belediye şirketlerinden hizmet alımları” bendini ekledi. 

Kamuda taşerona kadro konusunun yalan rüzgarına döndüğünü ifade eden Bakan, “Hükümet işçiye verdiği sözü tutmadı. Geçtiğimiz günlerde açıkladığı orta vadeli programda yer vermediği gibi, ‘kiralık işçi yasası’ da yürürlüğe girdi. Hükümet, verdiği sözün arkasında durmamıştır. Hükümet, yüzbinlerce insanın umutlarını sömürmüştür” dedi.

‘ÇAĞDAŞ KÖLELİK’ SİSTEMİNİ TOPYEKÜN KALDIRMALIYIZ

Belediye şirketlerinde sendikalı ve iş güvencesiyle istihdam edilen işçilerin, yapılabilecek yeni bir ihaleyle iş güvencesi olmayan bir taşeron şirkette çalışma riskiyle karşı karşıya kaldığını belirten Bakan, “İş barışını ve güvenliğini tehdit eden bu durumun ortadan kaldırılması, belediye şirketlerinin Kamu İhale Kanunu kapsamında hizmet alım ihalelerinde istisnalar kapsamına alınması ile mümkün olabilir. Böylece kamuda çalışan binlerce işçi bu şekilde iş güvencesine kavuşabilir. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde meclis üyesi olduğum dönemde şu an meclise sunduğum kanun teklifini, önerge olarak vermiştim. O önerge temenni kararı olarak çıkmıştı.Şimdi ise kanun teklifi olarak TBMM'ye verdik.Kamuda taşeron zulmü bitene dek bu işin peşini bırakmayacağız. Ülkemizin toplumsal yaralarından biri olan taşeron sisteminin kaldırmak, kamuda çalışan taşeron işçilerin kamuda istihdamını sağlamak ve ‘çağdaş kölelik’ haline gelen bu sistemi topyekün ortadan kaldırmak zorundayız” ifadelerini kullandı.

HÜKÜMET İNSANLARIN UMUDUNU SÖMÜRMÜŞTÜR

Taşeronun kaldırılmasının hem parlamentoda grubu bulunan tüm siyasi partilerce kabul gördüğünü, hem de toplumda konuyla ilgili bir beklenti olduğunu belirterek, hükümetin ‘taşeronu kaldıracağız’ vaadini hatırlan Bakan, “AKP 1 Kasım seçimlerinde işçiye ‘taşeronu kaldıracağım’ sözü verdi. Seçim sonrası da dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu ‘kamuda taşeronu kaldırdık’ diye açıklama yaptı. Ancak sonradan anladık ki  işçiler, ‘özel sözleşmeli personel’ adı altında yine iş güvencesi olmadan, yine eşit işe eşit ücret olmadan kadrosuz çalışmaya mahkum edildi. Öyle ki taşeron konusu, hükümetin geçtiğimiz günlerde açıkladığı orta vadeli programında yer almadığı gibi, ‘kiralık işçi yasası’ da yürürlüğe girdi. Hükümet, verdiği sözün arkasında durmamıştır. Hükümet, binlerce insanı yine kandırmış, yine umutlarını sömürmüştür” diye konuştu.