Türkiye’de tarım alanlarının % 13,7’sinde meyve üretildiğini, bu alanın 3 milyon 284 bin ha. (2015) tekabül ettiğini vurgulayan Balbay, “Akdeniz İhracatcı Birlikleri Genel Sekreterliğinin verilerine göre 2015 yılı taze sebze, taze meyve ve narenciye ihracat rakamlarına baktığımızda toplam 3,4 milyon ton ve 2,1 milyar dolarlık ihracat yapıldığı görülmektedir. Bu rakamların içinde 816,5 ton ve 627,3 milyon dolarlık kısmını yaş meyve oluşturmaktadır.

Yine bakanlığın Web sayfasına baktığımızda ülkemizin dünyada lideri olduğu ürünler sıralamasında; kiraz, incir, kayısı, ayva birinci sıralamada gelmektedir. Devamında vişne, kestane, kavun, karpuz, elma, ceviz, zeytin gibi ürünlerimizin yer aldığını görmekteyiz.

Bu ürünlerdeki üretim payımıza baktığımızda; kirazda %21,5, incirde %26,7, kayısıda %19, ayvada %23, vişnede %13, zeytinde %8,2, kestanede %3 gibi dünya üretimi içerisinde hafife alınmayacak oranlarda üretmekteyiz” diye konuştu.

Balbay bütün bu gerçekler ortadayken meyve üreticilerine destek verilmemesinin tarımsal faaliyet yürüten çiftçilerimizi üreticilerimizi bölmek yok saymak anlamına geleceğini ve iktidarın bunu yapmaması gerektiğini ifade etti.

 TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesinde Balbay İzmir-Ödemiş’te Başbakan tarafından “Milli Tarım Projesi” programında Başbakanın havza bazlı üretime destek verileceğini "herkes kafasına göre değil havzasına göre ekim yapsın" ifadelerini kullandığını hatırlatarak şunları söyledi:

“Tarımsal üretimde desteklemelerde üretici arasında ayrım gözetilmemeli.  Tarımda üreticilerimizin sorunları genelde ortak. Girdi maliyetlerinin yüksekliği, ilaç, elektrik, sulama ve kredi borçları olmak üzere büyük bir çaresizlik içinde üretim yapıyorlar. Burada hükümete kafanıza göre değil bölgelerde üretilen ürüne göre destek verin diyorum.”

  Balbay Kemalpaşa kirazına destek verilmemesine ilişkin ise şu değerlendirmelerde bulundu:

“941 havza bazında desteklenecek ürün listesinde yer alan ürünlere bakıldığında Başbakanın, Bakanın ve AKP yöneticilerinin kiraz yemediğini anlıyorum.  İzmir Milletvekili de olan Başbakan’a sanırım bu liste sunulmadı.  Aksi takdirde dünyaya ün yapmış Kemalpaşa kirazına desteklemede bulunulmamasını kabul etmeyecektir. 3 milyon ağacın bulunduğu, 86 bin dekar alanda 60 bin ton üretimin yapıldığı, % 60 ila 80 oranında dünyanın pek çok ülkesine ihracatın yapıldığı bir ürünü desteklememenin bir izahının olması gerekir.  Ben Sayın Başbakan ve bakanı birilerinin kandırdığını düşünüyorum ve derhal listenin gözden geçirilmesini tavsiye ediyorum.“

Desteklenecek ürünlerin listesine bakıldığında ülkemizin hiçbir yerinde meyve yetişmediği gibi bir sonuç çıktığına dikkat çeken Balbay, “İzmir-Kemalpaşa’da öne çıkmış kiraz, şeftali gibi meyvelerle birlikte, diğer illerimizle özdeşleşmiş patatesten-kayısıya, üzümden-incire, sofralık zeytinden-armuta bütün meyvelerin de desteklemeler dışında bırakılmasını anlamak mümkün değil” diye konuştu.

Balbay Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’ten şu sorularına yanıt istedi.


1. 941 tarım havzasının ürün listesi belirlenirken çiftçi birliklerinden, ziraat odaları, ziraat mühendisleri, veteriner hekim gibi meslek odaları ile akademik odalardan görüş alınmış mıdır?  Bu kurum ve kuruluşların görüşleri neler olmuştur?

2. Dünyada lideri olduğumuz ürünlere desteklemede bulunmamanızın sebebi nedir?

3. 2015 rakamlarına göre Türkiye’de tarım alanlarının % 13,7’sinde üretimi yapılan meyve neden destekleme dışında tutulmuştur? Yani meyveye destekleme neden yok?

4. Bakanlığınızca uygulanan bu tasarruf meyve üreticilerimizi olumsuz etkilemeyecek midir? 

5. 2.617.022 ha ekilen yem bitkilerine destekleme yapılırken, 3 milyon 284 bin ha. da yetiştirilen meyveye neden destek verilmemektedir?

6. İzmir-Kemalpaşa ilçemiz için desteklenecek ürünler listesinde “arpa, buğday, tritikale, yem bitkileri, zeytinyağı” yer alırken, ülkemizde üretimde lider olduğu kiraz, şeftali gibi meyveler neden destekten mahrum bırakılmıştır? 

7. Ülkemizin pek çok ilinde yetiştirilen patatesten-kayısıya, üzümden-incire, sofralık zeytinden-armuta, şeftaliden-kiraza üreticilerimizin girdi maliyetleri ve çevremizde cereyan eden savaşlar nedeniyle pazarlama sıkıntısı yaşadıkları bu dönemde neden destekleme dışında bırakılmışlardır?

8. 941 tarım havzasında ilan edilen ürünlere ilişkin desteklemeler hangi kriterlere göre ve nasıl hesaplanarak yapılacaktır?