Bağımlı kişilik psikiyatri kitaplarına göre, bir tür ruhsal bozukluk ve noksanlıktır. Bu özellikte olanlar herhangi bir örgüte düşük, orta ve yüksek derecede bağımlılık gösterirler. O örgütten sağlanacak çıkarlar ön plandadır bu kişilik ve kişiler için. Kendisine kazandırılanlara karşı minnettarlık duygusu içinde olup, bulunduğu örgüt ile olan bağının kopmasını istemez bu tip insanlar. Ara yerde önemli bir sorun yaşansa da, bağını tam koparmayıp, ilk fırsatta ona olan bağlılığını tekrar göstermesi onun bağımlı hasta kişiliği nedeniyledir.
Bağımlı kişiliği yüksek derecede olanlar, bu özelliği taşıyanlar kendilerine hiç güveni olmayan, kendini değersiz hisseden ve ruhsal açıdan normal olmayan kişilerdir. İşte bu problemli yapıdakilerden İç ve Dış güçler çok kolaylıkla faydalanabilirler.
Çıkarcılığa gelince, eğer bir kişide çıkarcılığa cahillik de eklenmişse bu ittifakta empatiye yer yoktur. O zaman burada sosyopatlık ve psikopatlık söz konusudur artık. Yalnız şu var ki, her çıkarcı cahil değildir. Etrafınıza, çevrenize baktığınızda çıkarcılarının bir çoğunun okur-yazar ve bir yerlere gelmiş kişiler olduğunu da görebilirsiniz.
Çıkarcılığın ve cahilliğin bir diğer yönü de ortak bir güce dayanmasıdır. Bu ortak güç zayıflamaya başlarsa o zaman zulüm artar. Bu ikili kişilik yapısı önemli bir görevde yer aldığında ise; ''Zalim Olma Dozu'' artabileceğinden işte o zaman onun bulunduğu toplum çok önemli ve çözümü zor sorunlarla baş başa kalabilir.
