Türkiye geçen Ağustos ve Eylül aylarında öğrencilerin yurt sorununu konuştu. Yaşanan ekonomik krizle birlikte ev kiralarının olmasından daha fazla artması, Anadolu'dan büyükşehirlere üniversite eğitimi için gelen gençlerimizi zor durumda bırakmıştı. O günlerde yaşanan bu olumsuz tablo karşısında herkes gençler için seferber olmuş, çözüm üretilme konusunda çalışmalar yapılmıştı. İZSİAD olarak Yönetim Kurulu Başkanımız Hasan Küçükkurt liderliğinde biz de İzmir Büyükşehir Belediyesi ile işbirliğine gitmiş 117 üniversiteli genç kardeşimizin barınma sorununa çözüm getirmiştik. Geçenlerde Başkan Tunç Soyer'in organizasyonunda eğitim bağışçısı iş insanları bu gençlerle bir araya geldi. Başkan Soyer ve Başkan Küçükkurt, gençlerimizin yurt sorununa katkı koyan isimlere ayrı ayrı teşekkürlerini sundu. Salonda bir yerel yönetimle, bir STK'nın  omuz omuza verdiğinde nasıl güzelliklerin ortaya çıkabileceğinin en güzel fotoğrafı vardı. İyi ki bu pırıl pırıl gençlerle yolumuz bir şekilde keşişmiş. İyi ki, böyle bir toplantıda onların aydınlık ve umut dolu yüzlerini görme şansımız oldu. Ülkem adına umut doldum, moral buldum. Bu gençlerin elinden tutmaya gerek yok. Yeter ki, yollarına taş konulmasın, engel çekilmesin. Ülkedeki sosyal durum herkese eşit şartlar sunmuyor. Ama şartları eşitlemek öncelikle devlet  kurumlarına ilave olarak STK'lara düşüyor. Edirne'den, Diyarbakır'dan, Balıkesir'den gelen gençlerimiz artık İzmir'in gençleri olmuş durumda. 

GENÇLER EN İYİ YATIRIM ADRESİ!
Yazılarımda sık sık eğitime yapılan yatırımlardan bahsediyorum. Bu ülkede yapılacak en güzel iş, gençlerin geleceğine dokunacak işler yapmaktır. Artık üniversite öğrencileri için barınma sorun olmaktan çıkmalı. Öğrenci sayısına yakın yurt kontenjanı olmalı. Balıkesir'den gelen bir öğrenci kardeşim yurtta kalmak için 8 bininci yedek olduğunu görünce çözüm olarak Manisa'daki akrabasına gidip gelmek zorunda kalmış. Bu örnekleri yok etmek hepimizin görevi.

Son cümle: "Gençler yarınlara umuttur. Umudu sürdürmek için desteğe devam..."