İzmir iş dünyası, 24 Temmuz Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü’nü kutlayarak “Özgür basın” vurgusu yaptı. Demokrasinin teminatının basın özgürlüğü olduğuna dikkat çeken iş dünyası temsilcileri, Türkiye’nin son dönemde bu konuda geri kaldığını ve bu konuda demokratik adımların atılması gerektiğini ifade ettiler.

BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı:
“Demokrasinin olmazsa olmazı basın özgürlüğüdür”


Öncelikle 24 Temmuz Gazeteciler Günü tüm basınımıza ve değerli temsilcilerine kutlu olsun. Gazeteciler Günü adıyla kutlanan bu günün, Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü olarak da kabul edilmesinden dolayı, ülkemizde daha da bir anlamlı hale geldiğini söyleyebiliriz. Ne yazık ki bugün Türkiye’de özgür basından söz etmek çok zor. Basının üzerindeki baskıların fazlasıyla olduğu bir dönemde, cezaevinde gazetecilerin tutulduğu bir atmosferde Gazeteciler Günü’nü bir mücadele günü olarak kabul etmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Demokrasinin olmazsa olmazı olan basın özgürlüğünde dünyaya örnek bir ülke olma umudu ve hayali ile tüm gazetecilerin bu özel gününü kutluyorum.

GİFED Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Serter:
“Basın özgürlügü demokrasinin teminatıdır”

Basın özgürlüğü demokrasilerin teminatı, en değerli varlıklarından biridir. Yasama, yürütme ve yargının özgürlüğü kadar önemli olan basın özgürlüğünün olmadığı bir ülkede tam anlamıyla bir demokrasiden, demokratik kurumlardan bahsetmek maalesef mümkün değildir.
Türkiye geçmişten günümüze basın özgürlüğü konusunda mücadele veren, hiçbir koşulda kalemini satmayan, canı pahasına mesleğinin etiğine bağlı kalan gazetecilerin verdiği bu onurlu mücadele karşısında saygıyla eğiliyor, tüm baskılara rağmen mesleğini icra eden tüm gazetecilerin bu özel gününü kutluyorum.

İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt:
“Mesleklerini her şeye rağmen yapan gazetecileri kutluyorum”


Türkiye’de sansürün kaldırılmasının yıl dönümü olarak her yıl 24 Temmuz’da kutlanan bu gün, 1948 yılından bu yana Gazeteciler günü olarak kutlanıyor. Demokrasilerde dördüncü güç olarak kabul edilen basının özgürlüğü, işlevini yerine getirme noktasında özel bir önem taşıyor. Günümüzde basın mensuplarının her türlü zorluğu göğüsleyerek mesleklerini icra ediyor olmalarını takdir ediyor, daha özgür, daha demokratik bir basın için mücadele veren, mesleğini yapan tüm gazetecilerin gününü kutluyorum.

İZİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Betül Sezgin:
“Kalemler özgürce fikirlerini söyleyebilmeli”

Demokrasilerin olmazsa olmazı özgür bir basındır. Basının özgür olmadığı, belli siyasi fikirlerin güdümünde gazeteciliğin makbul olduğu bir ortamda başta demokrasi olmak üzere birçok değer erozyona uğrar.
Türkiye’nin son yıllarda basın özgürlüğü karnesi ne yazık ki hiç iç açıcı değil. Gazetecilerin cezaevinde olduğu bir ülkede demokratik atılımların yeterli olduğunu, demokrasinin tüm kurumları ile işlediğini söylemek mümkün değildir. Susturulmuş düşüncelerin olmadığı, kalemlerin özgürce fikirleri söyleyebildiği bir basın özlemiyle, tüm gazetecilerin gününü kutluyorum.

EGİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Pınar Kılıç:
“Dileğimiz daha özgür ve bağımsız medya”


Demokrasilerin teminatı nasıl ki yasama yürütme yargının bağımsızlığı ve özgürlüğü ise, basının özgürlüğü de en az bu güçlerinki kadar önemlidir. Günümüz Türkiye’sinde basının tekelleştiği, muhalif basının zorluklara görevini yapabildiği çok zorlu bir dönem yaşıyoruz. Bu noktada kalemini koruyan, fikirlerini kimsenin güdümüne sokmadan yazmaya devam eden gazetecilerin 24 Temmuz Gazetecilik Günü’nü kutluyor, daha özgür, daha bağımsız medya dileğimi ifade etmek istiyorum.

KESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mutlu Can Günel:
“Kısa sürede yapıcı adımlar atılmalı”

24 Temmuz 1908 günü 2. Meşrutiyetin ilanı ile İstanbul’da çıkan gazeteler, sansür memurlarını matbaalara sokmayarak basın özgürlüğü noktasında bu günün temelini attılar. Bu olayın yıldönümü olarak Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, 1948 yılında aldığı kararla bu günü Basın Bayramı olarak ilan etti. 1971'de ise adı "bayram" olmaktan çıkan ve "Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü" olarak değiştirilen bu gün, günümüzde de aynı hedefle kutlanmaya devam ediyor. Türkiye’nin basın karnesine baktığımızda modern demokratik ülkeler içinde son derece kötü durumda olduğu da bir gerçek. Demokrasinin teminatı olan basın özgürlüğü konusunda Türkiye’nin kısa sürede yapıcı adımlar atması, tekelleşmeye bağlı olarak farklı fikirlerin dillendirilmesine müsaade etmeyen tektipçi anlayışın kırılması tek temennimizdir.
Bu uğurda mücadele eden, bedel ödeyen tüm gazetecilerin gününü kutluyor, basın özgürlüğü adına şehit düşmüş tüm gazetecileri saygı ile anıyorum.