Bir gün Konfüçyüs T'ai Dağı eteklerinde öğrencileriyle dolaşıyormuş.
Bir kadıncağızın feryadını işitmiş.
''Niçin Böyle Ağlayıp Sızlanıyorsun?'' diye sorduğunda;
''Kocamın babasını bir kaplan parçaladı. Kocam ve oğlum da aynı sona uğradılar'' cevabını almış.
Konfüçyüs;
''O halde bu kadar tehlikeli yerde neden oturuyorsun?''
Kadın;
''Çünkü burada zulmeden insan yok...''
O zaman bilge Konfüçyüs yanındakilere dönerek şunları söylemiş.
''Evlatlarım! Bunu hiç unutmayın. Zalim bir yönetim bir kaplandan daha korkunçtur...''
Dünyadaki karışıklıkların, zalim yönetimlerin nedeni dozundan çok fazla politika kullanılması, dinin, inançların ve de her şeyin içine politika katılmasıdır.
Bunun en güzel örneği şimdilerde Afganistan'da yaşanmaktadır.
Ülkemizde politikanın çirkin yüzünün 1950 yılından itibaren ortaya çıktığı söylenebilir.
Bu yıllardan itibaren gerçek devlet adamlığı kavramının ortadan kaldırıldığını hep anlatırdı şimdi yaşamda olmayan büyüklerimiz.
Gerçekten de bu ülke 1950'li yıllardan bu yana bir türlü düzlüğe çıkamadı ve çıkarılmadı.
Örneğin, ülkede nüfus yıllar içinde dengesiz bir şekilde arttı. Bakma olanağı çok sınırlı olan ve az çocukla kalması gereken kesimin 5-10 çocuk yapması küçük hesaplar ve çirkin politikalar nedeniyle engellenmedi.
Sorunları çok ve eğitimi yok olan bu insanların çocuklarının bir kısmı şimdi işsiz, problemli ve bir takım suç örgülerinin içinde.
Sokakları adeta çıkılamaz hale getirdiler.
Polislerimizle çatışıp onları şehit etmeye kalkıyorlar.
Diğer yandan ülkesini seven, elinden gelen her türlü hizmeti veren düzgün ve dürüst kitle ise, vurdumduymaz, her geçen gün bozulan bir toplumla baş etmek zorunda.