Bayramda karmaşık düşüncelerime, 

Cevapsız sorularıma yenileri katıldı. 

Memleketim Malatya'yı,

Asrın felaketini yaşayan diğer kentlerimizi,

Çok ağır şartlarda yaşama tutunmaya çalışan insanlarımızı düşündüm.

Bir süre sonra;

'Gün Gelecek Şafaklar Yine Renklenecek!' diyerek teselli bulmaya yöneldim.

Umudumu yinelemeliydim.  

Bir yazıda okumuştum. 

Çok uzak diyarlarda yaşayan bir imparator ülkesindeki tüm bilim insanlarını, filozofları toplayarak onlara:

''Her zaman her durumda geçerli olabilecek kısa bir cümle istiyorum sizden'' demiş.

Bilginler aylarca düşünmüşler ve sonunda imparatorun yanına giderek,

Bir cümlemiz var, o da şu;

''Bu da Geçecek...'' 

Şu yaşamda geçiyor bir şekilde zor ve acılı günler iz bıraksa da.

Zaman zaman düşündüğüm olur.

''Ülkelerin bulunduğu coğrafya bir kader midir?

Orta Doğu ve Türkiye. 

Emperyalistler tarafından, 

Sömürülen, 

Karıştırılan, 

Ayağa kalkması istenmeyen bir coğrafyada yer alıyor.

Bu ülkeleri,

Dış güçlerle işbirliği yapanlar yönettiğinde, 

Zor ve karanlık günler her zaman kaçınılmaz oluyor.

Evren biz yokken de vardı bizden sonra da var olacak.

Elimizde değil ''Doğa Kanunlarını'' değiştirmek.

Tüm felaketlere, başımıza gelenlere karşın bizi ayakta tutabilen,

Yaşama bağlayan her neyse bunlar için,

Tanrı'ya dua edip bırakılan yerden,

Yaşamda kaldığımız sürece olabilecek en iyi şeyleri yapmalıyız yine de.

Omuzlarına ağır yükler konulmayan,

Yaşamın bir şekilde hep koruduğu,

Acılar, felaketler yaşatılmayanlar da var bu alemde.

Bunun neden ve niçinlerini sorgulayamıyoruz.

Şimdilerde öylesine acı yaşamlar ortaya çıktı ki,

Deprem bölgesindeki insanlarımızın çoğu,

İnanç sistemindeki cennet-cehennem kavramlarının üzerinde,

Ölümü yaşadılar.

Malatya'yı düşünüyorum...

Tepeleri karlı, kentin simgesi yüce Beydağı;

Binalar kondurulduğu için şimdi yıkıntı içinde kaybolan o güzelim ovalara,

Fotoğraflarda unutulmaz görüntüler veren,

Uçuk pembe renkli çiçek açan kaysı ağaçlarına,

Hüzünle mi bakıyor acaba?..

Çocukken İsmet Paşa'dan ulu ceviz ağaçlarının gölgelediği yemyeşil yolu, 

Yürüyerek gittiğimiz, 

Kileyik Köyündeki 'Tüysüz Şeftali Bahçeleri' ne durumda şimdi?

Pespembe çiçeklerini bu yıl öksüz açmıştır.

Bu hep böyle sürmeyecek!..

Uzatabilen ancak unutmayan Tanrı'nın da yardımıyla,

Güzelim Malatya'mız, 

Yıkılıp kaybolan diğer kentlerimiz, 

Ve de sıkıntılı günler de yaşayan Ülkemiz,

Yeniden ayağa kalkacak.

Yepyeni şeyler olacak.

''Bu da Geçecek...''