Futbol dünyada tüm sporlar içinde en baskın olanı. Ülkemiz için bu durum daha fazla geçerli. Futbolun sosyolojisi ve psikolojisi bizim ülkemizde farklı yaşanıyor. Takımların tarihsel geçmişleri ile taraftar gruplarının kendine özgü özellikleri efsane olguları ortaya çıkarıyor. Şunu baştan kabul edelim ki, bu ülkenin her bireyi futbol ve siyasetten çok iyi anlar. Herkes ortalama bir teknik direktör ve ortalama bir siyaset uzmanıdır. Evde, çarşıda, berberde, metroda, yolda, arabada ortak konuşulabilecek en gözde konu futbol ve siyasettir. Konu böyle olunca ülkemizde futbol ve siyaset hiç olmaması gerekirken iç içe yaşam buluyor. Büyük takımların farklı tutumları ve birbirlerine olan kötü tavırları üzerinden bir millet siyasette olduğu gibi sporda da karpuz gibi ikiye bölünüyor. Olayı dramatize edersek 7'den 70'e futbol uzmanı olmuş milyonları bu ülke içinde barındırıyor. Her ne kadar farkına varmasak da, futbol kişileri eşitliyor. Özellikle statlarda izlenen maçlarda profesör ile çoban aynı küfürlü tezahüratı omuz omuza birlikte yapıyor. Ölümlere kadar varan futbol olayları toplumsal şiddetin de boyutunu ortaya çıkarıyor. 

Türkiye Şiddet Haritası Türkiye Şiddet Haritası

FENERBAHÇE-GALATASARAY DERBİSİ!
Geçen hafta sonu Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynanan lig maçı Türkiye'nin en önemli gündem konusuydu. Ben bu tür maçları hayatı durduran maçlar diyorum. Günler öncesinden başlayan derbi gerilimi Galatasaray'ın galibiyeti ile son buldu. Ama maç öncesi ve sırasında söylenen şarkılarla atılan sloganlar sıradan bir insanın yüzünü kızartması gerekiyor. Bu kadar edepsiz uyarlamalar olamaz. Sözüm her iki takımın taraftarı için geçerlidir. Özelinde cinsel organlı küfürlerin hakim olduğu uyarlama şarkılar tam bir rezalet. Asıl beni üzen nokta stat içinde çok sayıda küçük çocuk ve kadın seyircinin yanında bu eylemlerin gerçekleşmesi. Sanırım futbol kültürü konusunda olumlu bir noktaya gelmemiz biraz zor alacak gibi görünüyor. Profesyonel taraftar gruplarını bir nebze anlıyorum ama sıradan eğitimli vatandaşın bu duruma ayak uydurması bana biraz tuhaf geliyor. Hayatında etmediği ve stat dışına çıktığında hiçbir zaman etmeyeceği küfürleri insanlar çok rahat toplulukla birlikte edebiliyor.

Son cümle: "Futbol kitleleri güzellikte, birlik ve beraberlikte eşitlesin. Küfürde, şiddette ve çirkinlikte değil. Acilen ıslah olmamız dileğiyle..."