Doğduğumuz günden itibaren başlayan toplum içinde bireylerin birbiriyle ve devletle olan anlaşmazlıklarında hukuki bilgisine başvurulan , bireyleri ilgili yerlerde temsil eden haklarını savunan ve  bunu meslek olarak benimseyen kişilere avukat diyoruz.

Sosyal Güvenlik uzmanı olarak, meslek grupları içinde emeklilik konusunu anlatmak belki de en fazla avukatlara zordur. Konuyu hukuki olarak bakan ve aslında bütün detaylarını en ince ayrıntısına kadar bilen avukatlarımıza sadece konuyu ana başlıkları ile hatırlatmak ve yol haritalarında yemeğe atılan tuz kadar bir fayda sağlamak amacıyla kısaca emekliliği özetlemeye çalışmak isterim.

Avukatların emekliliği  1.10.2008 de çıkan 5510 sayılı kanun ile değişiklikler yapılarak Bağ-Kur emekliliği olarak belirlendi.Bu tarihe kadar SSK şartlarında emekli olan avukatlar bu tarihten sonra büroları varsa zorunlu olarak Bağ-Kur kapsamına alındı.

Avukatların yıllardır ödediği topluluk sigortası 1.10.2008 den sonra Bağ- Kur olarak değişti. Biliyorsunuz , 5502 sayılı kanun ile 20.05.2006 tarihinde Sosyal Güvenlik Kurumu kuruldu. Hemen akabinde 1.10.2008 tarihinde 5510 sayılı Kanun yürürlüğe girdi ve Sosyal Güvenlik’te üç ayrı çatı tek çatı altında birleşti.

5510 sayılı kanun ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar ,1479 sayılı Bağ-Kur ve TC.Emekli Sandığı kanunları birleştirilerek genel sağlık sigortasına ilişkin hükümlerle birlikte yeniden düzenlendi.

Böylece , 1.10.2008 sonrasında avukatların çalışma şekillerine göre emekliliği dört farklı şekilde uygulanmaya başlandı.

1)AVUKATIN DEVLET MEMURU STATÜSÜNDE 657 SAYILI KANUNA TABİ ÇALIŞMASI

5510 sayılı kanun öncesinde 657 sayılı kanuna tabii devlet memuru statüsünde çalışan avukatlar bu kanun sonrasında da görevlerine devam etmeleri halinde 4c statüsünde emekli olacaklardır. Primlerinin yattığı son yedi yılın(2520 gün ) üç buçuk yılından bir fazlası  (1261 gün ) emekli sandığına yani 4c statüsünde prim yatması halinde , 4c (657 ye tabi) den emekli olacaklardır.

2)AVUKATIN BİR FİRMADA HİZMET SÖZLEŞMESİ İLE ÇALIŞMASI

5510 sayılı kanun öncesi veya sonrası bir firma da hizmet akdiyle çalışan avukatların emeklilik statülerinde bir değişiklik söz konusu değildir.4a statüsünde primleri yattığı müddetçe emeklilik yaşı geldiğinde primlerinin yattığı son yedi yılın(2520 gün ) üç buçuk yılından bir fazlası  (1261 gün )  4a statüsünde olması halinde 4a SSK dan emekli olacaklardır.

SSK statüsünde hizmet sözleşmesi ile primleri yatan avukatın her ay primleri 30 gün üzerinden yattığı müddetçe genel sağlık sigortası prim borcu da oluşmayacaktır.Sözleşme ile bir şirkette 4a statüsünde primleri  yatarken kendine ait büro açması halinde primleri 30 gün üzerinden 4a statüsünde yattığı müddetçe Bağ-Kur primi de ödemeyecektir.

 

3)KENDİ BÜROSU OLAN AVUKATLAR

Kendine ait bürosu olan avukatların topluluk sigortası ödeyerek SSK (4a) statüsünde değerlendirilmeleri 1.10.2008 itibariyle sona ermiştir.5510 sayılı kanuna kadar topluluk sigortası ödeyerek emeklilik primlerini tamamlayan avukatlar bu tarihten sonra zorunlu Bağ-Kur kapsamına alınmıştır.Böylece avukatlar ticari kazanç ve serbest meslek kazancı nedeniyle Bağkur statüsünde değerlendirilmeye başlanmıştır.5510 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren gelir vergisi mükellefi olmadığı tespit edilen avukatların sigortalılıkları sona erdirilmiştir.Bu tarihten sonra dilerlerse isteğe bağlı Bağ-Kur ödeyeceklerdir.

Bugün için emeklilikte en düşük maaşın Bağ-Kur da olması nedeniyle mümkünse SSK (4a) dan emekli olmak hedef olmalıdır.

Bağ-Kur  (4b) statüsünde  çalışan avukatların başka bir yerde SSK (a) statüsünde çalışma imkanı yoksa emekli olduklarında alacakları maaşın düşük olmaması için ödeyecekleri ,Bağ-Kur primini doğru seçmeleri gerekir.

Kendi işyerinde vergi mükellefi olarak çalışan avukatların ödeyecekleri primler prime esas kazancın alt sınırı ile bunun 7.5 katı arasında değişmektedir. Kazanç beyanı ile ödenen primlerde asgari kazanç tutarının belirlenmesi halinde her ay ileride alacağınız emekli aylığı yaklaşık 4 lira azalmaktadır.Bağ-Kur emeklilik şartlarında en az 9000 gün prim ödenmesi gerekmektedir. Emeklilik şartlarından olan yaş ise bazen 25 yıllık Bağ- Kur prim ödemesine rağmen tamamlanamamaktadır.

Kendi işyerinde serbest çalışan avukatların her ay 30 tam gün prim ödemeleri zorunludur. Ayrıca 5510 sayılı kanun sonrası  bağımsız çalışan avukatlar ,diğer vergi mükellefleri gibi tüm sigorta kollarına tabi tutulduklarından %33.5 oranında prim öderler.

4) SÖZLEŞMELİ ÇALIŞAN AVUKATIN KENDİNE AİT BÜROSU OLMASI HALİNDE 

5510 sayılı kanun ile vergi mükellefi olarak kendi bürosunda Bağ-Kur primi ödeyen avukat Mart 2011 sonrası SSK (4a) statüsünde sözleşmeli olarak ayda kaç gün adına SSK (4a) primi yatıyorsa o kadar gün Bağ-Kur ‘a eksik prim öder.

Emeklilik başvurusu yapmadan önce adına yatan toplam primlerin son 7 yılın (2520 gün ) 3.5 yılı (1261 gün ) hangi kuruma fazla prim yattıysa o kurumdan emekli olur.1.10.2008 öncesi sigorta başlangıcı olanların tamamı için emekli olacağı kurum belirlenirken son 3.5 yıl kuralı uygulanır.

Ülkemiz de emekli aylıkları bireyin adına yatan primlere göre hesaplanmasına rağmen hala daha en iyi emekli aylığı Emekli Sandığı(4c),SSK (4a) ve Bağ-Kur (4b)  olarak sıralanır.Bu nedenle ilk sigortalılık tarihi 1.10.2008 olanların mümkünse Emekli Sandığı (4c)  , değilse SSK (4a) statüsünde emekli olmak için gayret etmesini öneririm.

 

AVUKATLARIN 1.10.2008 DE 5510 SAYILI KANUN İLE ELDE ETTİKLERİ HAKLAR

5510 sayılı kanun öncesi topluluk sigortası ödeyen avukatların sadece emeklilik zamanları geldiğinde emekli olabiliyorlardı. Sağlıktan, iş göremezlik ödeneği gibi temel hakları yoktu.5510 sayılı kanun öncesi sadece uzun vadeli sigorta primleri yattığı için emeklilik halinde sosyal güvenlik şemsiyesi altında yerlerini alıyorlardı.

5510 sayılı kanun sonrası avukatlara iş kazası veya meslek hastalığı sonucu;

*Geçici iş göremezlik geliri,

*Meslekte kazanma gücünü en az %10 oranında kaybetmesi halinde sürekli iş göremezlik geliri,

*İş göremezlik geliri alırken vefat etmesi halinde yakınlarına cenaze ödeneği, ödenmeye başlandı.

Yine 5510 sayılı kanun ile;

 *Avukatın yetim maaşı alan kız çocuğuna evlenmesi halinde yetim maaşının 24 katı çeyiz parası,

*Avukatın doğum yapması halinde doğumdan önce ve sonra olmak üzere toplamda 16 hafta geçici iş göremezlik ödeneği,

*Doğum yapan avukata veya avukatın çalışmayan doğum yapan eşine emzirme ödeneği,

*Vefat halinde yakınlarına cenaze ödeneği, verilmeye başlandı.

Yine 5510 sayılı kanun sonrası avukatlar sağlıktan diğer vergi mükellefleri gibi yararlanmaya başladılar. Aynı şekilde eş ve çocukları da sağlıktan yararlanıyorlar.

Yaşamın temel taşlarından olan adaleti avukatlarımız dağıtır. Hayatta en öldürücü yara haksızlık yarasıdır. Ne yapsanız iyileşmez. Hakkın ve Hukukun bekçisi avukatlarımız başımızdan eksik olmasın.

SEVGİ VE SAYGILARIMLA

DİLEK ETE

 

www.dilekete.com